Bir sabah Nasrettin Hoca yatağından kalkmış. Elbiselerini giymiş. Kahvaltısını yaptıktan sonra şehre gitmek üzere eşeğini almak için ahıra gitmiş. Bir de ne görsün? Eşeğin yerinde yeller esiyor! Hemen dışarı çıkmış. Sağa sola bakınmaya başlamış. Ama eşek yok! Hocanın bu halini görenler de merak etmişler.
- Hoca ne oldu?
- Eşeğimi çalmışlar!
Hoca çok üzülmüş. Komşuları iyice başına toplanmışlar ve konuşmaya başlamışlar.
- Ah hocam ah! Sen nasıl böyle tedbirsiz davrandın!
- Kilit var mıydı kilit?
- Dikkatli olman gerekiyordu hocam!
- Ahırın kapısına kilit takacaktın hoca!
- Keşke bir bekçi tutsaydın.
- Bu devirde ahırı kale gibi sağlam yaptırmak lazım hocam!
Hoca çok sinirlenmiş. ''Yahu hep beni suçluyorsunuz. Hırsızın hiç mi suçu yok?''