who are you?

275 37 7
                                    

Jongin bir eliyle tam gözüne gelen güneş ışığını engellemeye çalışırken bir yandan da diğer eliyle komodinin üstündeki telefonunu arıyordu. Telefonu bulduktan sonra yataktan biraz doğrularak gözlerini hafifçe araladı ve saate baktı.

"11.34 mü? Ah, daha çok erken." diyerek yüzü koyun uzandı tekrar.

Fakat sağ tarafında bir eksiklik hissedince bu sefer sıçramıştı yataktan.

"Bacon?"

Gözüyle odayı taradı fakat hiç kimseyi göremeyince ayağa kalkıp alt kata indi. 'Karnı acıktı herhalde' diye düşünürken mutfağa girdi ve etrafı kolaçan etti. Yaklaşık 15 dakika içinde evdeki her yeri kontrol ettikten sonra pencereden kaçmış olabileceğini düşünerek lavaboya çıktı.

Diş fırçasını alıp macununu da sürdükten sonra geniş banyoda volta atarak dişlerini fırçalamaya başladı. İşi bittikten sonra çeşmenin önüne geçerek ağzını çalkaladı. Eliyle çenesini bir yokladıktan sonra, bugün traş olmasına gerek olmadığına kanaat getirdi. Yüzünü de yıkayıp havluyla kuruladıktan sonra aynadaki yansımasına baktı.

Sarı saçları alnını kapatırken bembeyaz süt gibi cildi parlıyordu. Gözlerindeki eyeliner ise ona başka bir hava katıyordu.

Saçlarını hafifçe düzelttikten sonra odasına geçti. Mavi Rilakkuma'lı pijamalarını çıkarttıktan sonra siyah dar bir pantolon ve krem rengi bir kazak giydi. Alt kata inip, portmantodan arabanın anahtarlarını da aldıktan sonra evden çıktı. Evde yiyecek pek bir şey yoktu ve alışveriş yapması gerekiyordu. Markete doğru sürerken aklı aynı zamanda da Bacon'daydı. Onu dün bulmasına rağmen kanı çabuk kaynamıştı ve kaçıp gitmesini kendine yedirememişti, onu bulmak istiyordu. Tekrardan evde bakmayı unuttuğu bir yer var mı diye düşünürken aklına aynadaki yansıması geldi. Bugün gerçekten şirin görünüyordu. Sarı saçları ve minik gözleri tıpkı bir köpek yavrusu gibi görünüyordu. Marketin olduğu sokağa dönerken ani bir frenle arabayı durdurdu. İleriye doğru sıçramasının ardından gözlerini irice açtı. Evet, aynadaki yansıması (!) gayet şirindi.

Fakat Jongin esmer ve kahverengi saçlıydı.

Geçirdiği şokun ardından hemen arabayı ters yönde sürmeye başladı. Evin önüne geldiğinde aynı hızla arabayı durdurup, kapıları bile kilitlemeden eve doğru koşmaya başladı. Kapıyı açar açmaz üst kata doğru doğru koşmaya başladı. Tuvaletteki aynaya baktığında karşısında korkudan ve koşmaktan dolayı, kış ayında bile terden kıpkırmızı olmuş esmer ve seksi bir adamla karşılaşmıştı.

Tamam bu oydu.

Peki ya az önce gördüğü sarışın çocuk? Jongin delirmeye başladığını düşünerek tuvaletten çıktı ve alt kata inmeye başladı.

"Sanırım Bacon'u çok düşünmekten halisülasyon gördüm." diye kendini avutarak salona ulaştığında koltuktaki minik figürü görmesiyle olduğu yerde kaldı.

"BACON!!" Koşarak köpeğe doğru gitti ve sıkıca sarıldı. Biraz fazla sıkmış olacak ki köpek hırlamaya başlayınca Jongin de onu yere bırakmak zorunda kaldı.

"Lanet olası, neredeydin sen? Senin yüzünden kafayı yemek üzereydim." Esmer genç sinirden bağırmaya başlayınca köpek korkarak üst kata doğru koşmaya başladı. Jongin ise onu takip etti.

Köpek banyoya girince peşinden genç adam da peşinden beyaz ağırlıklı geniş odaya girdi. Küvetin içinde zıplayan köpeği görünce gülümsemeden edemedi Jongin.

"Ne yani, yıkanmak mı istiyorsun?" diye sordu küvetin içindeki minik canlıya. Cevap olarak tatlı bir havlama aldıktan sonra az önceki siniri geçmiş olacak ki gülümsemeye devam etti.

"Peki, nasıl istersen Baconnie~" Suyu açtıktan sonra üstünü değiştirmeye gitti Jongin, tabii ki bu sırada minik köpek de esmer olanın adımlarını takip ediyor, o nereye giderse peşine takılıyordu. Altına gri bir eşortman üstüne de rastgele dolaptan seçtiği Avengers t-shirtini giydikten sonra tekrardan banyoya gitti. Bacon ise küvetin dolmuş olduğunu görünce hızlıca içine atlamış ve banyonun yarısını çoktan ıslatmıştı bile. 'Sanırım zor bir iş olacak' diye düşündü içinden Jongin, kendi şampuanını eline sıkarken.

##########

Gayet sakin bir şekilde yıkama faslını atlattıktan sonra Jongin minik köpeği kolzetin üstüne oturttu ve banyo dolabından kullanmadığı eski bir havlu çıkarttı. Minik köpek kurulanırken yerinde durmayınca Jongin isyan etmeye başladı. "Ah hadi ama, az önce iyiydik ya seninle."

Tüylerini hafif nemli kalacak şekilde kuruttuktan sonra eliyle taramaya başladı.

"Tüylerin gerçekten çok uzun, kesmemizin bir mahsuru olur mu?" diye sordu minik köpeğin tüyleriyle oynarken. Cevap olarak sinirli bir hırlama alınca ise sustu. Arkasını dönüp dolaptan krem çıkarttı ve tekrar köpeğe döndüğünde ise, Bacon yine ortalıklarda yoktu.

"Işınlanabiliyor mu bu köpek?" diye sordu kendi kendine. Kapıya doğru giden ıslak pati izlerini gördükten sonra alt kata indiğini anladı.

Jongin alt kata indiğinde ıslak pati izlerinden oluşan bir yol ve ucunda da ıslak bir tekli koltuk vardı. Esmer genç hem sinirlenmiş hem de bunu şirin bulmuştu. Fakat bir eksik vardı. Bacon -yine- ortalıklarda görünmüyordu. İşin tuhaf yanı ise, koltuktan sonra gelen hiçbir pati izi de yoktu. Cidden bu it ışınlanıyor falan olmalıydı.

Elbet yine bir yerlerden çıkar diye düşünerek kendini kuru bir koltuğa attı Jongin. Bıkkınlıkla etrafta televizyon kumandasını aramaya başladı. Ve belki de tüm gün boyunca yaşadığı tuhaf şeylerin en büyüğünü o an yaşadı.

Televizyon kendiliğinden açılmıştı.

Jongin ayağa kalkıp acaba kumandanın üstüne mi oturdum diye bakınırken birden ekranda bir çocuk belirdi. Bu çocuk Jongin'e hiç yabancı gelmiyordu. Onu daha önce nerede görmüştü? Dün yılbaşı gecesi kutlamasında mı? Yoksa daha önce iş yerinde mi? Belki de--

Sabah!

Sarı saçları alnını kapatırken bembeyaz süt gibi cildi parlıyordu. Gözlerindeki eyeliner ise ona başka bir hava katıyordu.

Sarışın, beyaz tenli. Evet bu oydu. Peki o, kimdi?

Jongin korkuyla birkaç adım geriye doğru gitmeye çalıştı fakat arkasındaki tekli koltuk onu engellemişti. Birden birde ıslak koltuğa oturan Jongin ağzından zorlukla birkaç kelime çıkarabilmişti.

"S-sen, b-ben, k-kim? Ha?"

Sadece kelime. Çünkü bunları bir cümle haline getirmek zordu.

"Sen sormadan ben söyleyeyim istersen. Ben Byun Baek Hyun. Bundan böyle seni korumakla görevlendirilmiş tatlı bir meleğim."

Sarışın çocuk aegyo yaparak kendini tanıttığında Jongin'in aklından milyonlarca şey geçiyordu. Ama hepsinin konusu birdi;

Byun ne meleği?

##########

Multimedyada minnoş bir PuppyHyun görebilirsiniz *^*

my guardian angel Where stories live. Discover now