2.

8 1 0
                                    

Onun burada ne işi vardı.Yoksa peşimden mi gelmişti buraya.Suratında endişeli bir ifade vardı ama onunla göz göze gelince suratındaki ifade yok oldu sonra kolumu bıraktı ve yoluna devam etmeye başladı.Ne oldu şimdi,bu niye birşey demedi ?Neden beni dövmedi ?Neden kızmadı?Aklımda deli  sorular.

Peşinden koşmaya başladım ve kolundan yakaladığımda kafası bana döndü.Ona anlamayan gözlerle baktım."Beni mi takip ediyorsun sen?".Sanki bu dediğim ona komik gelmişti, yüzünde alaycı bir ifade oluştu.

"Neden seni takip edeyim?Çok mu önemlisini?"dedi ve beni ezen bakışların sinirlerimi alt üst etti.

"Yani geçen gün olanlardan sonra birşey dersin..."lafımı tamamlamama izin vermedi ve sözümü kesti.

"Geçen gün hiç birşey olmadı.Unut gitsin. "Dedi ve yoluna devam etti.

Ardından rümeysa'nın yanıma geldiğini hissettim ve kafamı ona çevirdim.Rümeysa o çocuğa bakıyordu.Daha ismini bile bilmiyordum."Sen ne konuştun onunla?"derken endişeli gibi görünüyordu.

"Boşver ya saçma bir mevzu zaten. "Dedim bana şaşkın gözlerle bakmaya başladı.

"Sen deli misin?"dedi ve yüzünde bir gülümseme oluştu."Sizin aranızda birşey mi var?".

"Oha rümeysa saçmalama."dedim.Bir kere konuştuk diye aramızda birşey mi olacaktı.

"Bilmem ben eğer varsa şanslısın."dedi.Ve gülmeye başladı.

"Of kapat şu konuyu öyle birşey yok!".Hem niye şanlı olacakmışım ki.Aramızda birşey olursa şanslı olan o olur."Birşey soracağım."
"Kim bu çocuk bana biraz anlatsana?".

"Ya burada konuşmayalım bir bank'a oturalım orada konuşuruz."dedi.

Yürümeye başladık ve dışarı çıktığımızda karşımızda boş bir bank vardı ona oturduk.Bugün hava bulutluydu.Sanki her an yağmur yağacakmış gibi.

Banka oturduğumuzda rümeysa bana döndü."Bak Cansu o çocuk biraz zor beğenir yani demek istediğim şey okuldakilerle pek takılmaz."dedi.

"Yani?"Rümeysa sanki birşey demeye çalışıyordu.

"Yani onunla boştan yere hayaller kurma senin iyiliğin için diyorum,o seni üzer."

"Rümeysa saçmalama ben öyle birşey düsunmemistim hem sen nereden çıkartıyorsun böyle şeyleri."dedim.Nerden çıkardı ki bunu.

"Ya tamam öyle olmasa da boşver iste o öyle önüne gelene bakmaz bakarsa bile oyun oynar dalga geçer.Ben senin iyiliğin için dedim."dedi.

"Tamam ya konuşmayalım bunları."dedim.Gerçekten öyle birisi miydi?Aman ya zaten dışarıdan da öyle duruyor.Nasıl biri olabilirdi ki başka."Adı ne bunun?".

"Adını bilmiyor musun? "Sessiz bir şekilde kıkırdadı."Adı Batuhan ama herkes Batu der."dedi.'Batuhan'güzel isimmiş ama onunla ilgili başka güzel olan birşey olacağını sanmıyorum.

"Anladım.Neyse ya eve gideyim ben istersen sende gel."dedim.

"Daha sonra geleyim ya bende eve gideyim artık."dedi rümeysa.

"Tamam hadi yukarı çıkalım da çantalarımızı alalım".

"Tamam."

--------

Okuldan ayrılmıştım ve yolda yürümeye başladım sanki bir gariplik vardı.Sebebini galiba biliyordum.Sanırım birisi beni takip ediyordu yolda durmadan arkama baktım ama kimse yoktu.Birden fark ettim ki Batunun kavga ettiği yere gelmiştim aslında durmadan yoluma devam etmem gerekirdi ama yerdeki cam parçalarını görünce merak ettim ve oraya gittim.Burada Batun'un kafasında şişe kırmışlardı ve büyük ihtimalle kafası kanamıştı.Okulda kafasına pek dikkat etmemiştim ama sanırım kafasında ufak bir yara bandı vardı.Onu okulda gördüğüm anı gözümün önüne getirince fark ettim kafasında yara bandı olduğunu. Yere uzandım ve elime bir tane cam parçası aldım cam parçasına bakarken her zamanki sakarlığım tuttu ve elimi kestim."Ah!"sesli bir şekilde inledim cam parçaları çok keskindi ve ben elimi çok derin kesmiştim.Normalde böyle durumları pek abartmam ama bu sefer gerçekten çok derin kesmiştim ve çok acıyordu.Elimden kan damlaları akarken kolumda bir el hissettim ve kafamı o elin sahibine çevirdim ve irkildim.Çünkü bu Batuydu burada ne işi vardı yoksa beni takip eden o muydu?

"Sen burada ne arıyosun"dedi.

"Asıl sen burada ne arıyorsun."dedim.Çünkü bu soruyu onun değil benim sormam gerekiyordu.

"Ben buralara uğrarım öyle bazen ama senin evinin burda olmadığı kesin."dedi."Ne arıyosun burada!".

"Ya sanane merak ettim geldim işte yeni taşındık biz buraya sokakları geziyor olamazmıyım."dedim.Ben buna neden hesap veriyorum ki.

"Olamazsın."dedi

"Sen nerden biliyorsun?"dedim."Yoksa beni takip eden sen miydin?".

"Seni biri mi takip ediyor?".dedi.Sesinde endişe vardı.

Evet beni takip eden o değilmiş anlaşıldı şimdi daha çok korkmaya başladım."Yoo kim takip edecekmiş ya beni öylesine dedim işte".Elimi ondan çekmeye çalıştım ama izin vermedi."Bıraksana ya elimi zaten acıyor."

Cebinden bir yara bandı çıkardı ve yüzünü bana çevirdi."Peçeten var mı ?"dedi.

"Çantam da var."dedim ve diğer elim çantama gitti.Bir tane peçete çıkardım ve ona verdim.

"Çok derin kesmişsin."dedi o bana üzülüyormuydu?
Endişeli bir şekilde elime yara bandını yapıştırırken yüzüne baktım.Yüzü çok güzeldi sanki hiçbir belaya bulaşmamış hayatında hiç kavga etmemiş gibi belki de benim sandığımdan daha pis işlere bulaşmıştı.Kahverengi gözleri vardı ve çok güzeldi insanlar gözlere genellikle yeşil ve ya mavi gibi bal rengi ve ya ela gibi renkler olduğunda güzel derlerdi ama onun gözünün rengi diğer kahverengilerle aynı olsa da farklı bakıyordu anlamlı bakıyordu.Elimi bıraktı ve kafasını bana çevirdi.

"Gidebilirmiyim sahip?"dedim samimi olmaya çalışarak.

"Gidebilirsin."dedi emir verir gibi.Yürümeye başladım ve kolumda tekrar aynı eli hissettim ve kafamı ona çevirdim."Dikkat et."dedi sanki endişeli gibiydi.
Kafamı salladım ve yoluma devam ettim Sanırım bu gece bana uyumayıp düşünmek için bir sürü malzeme çıkmıştı.

Selaam :D şuan baktımda pek bi okuyanım yok ama umuyorum ki zamanla çoğalır.Karanlık ilk kitabım olduğu için ve tecrübem olmadığı için bazı yerlerde zorlanıyorum ama zamanla onları da hallederim.Kitabıma oy vermeyi unutmayın... :3













Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 17, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin