İyi okumalar.
Multimedia-> Alev GüçlüPlanımın gerçekleşip gerçekleşmeyeceğinden emin değilim. Ama iyiler kazanır? Değil mi?
İntikam ile dolmuşsanız sürekli kurbanınızı gözetlersiniz. Her adımını izlersiniz. Kiminle? Ne zaman? Nerede? Ne yapıyor? Kocasının onu aldattığını düşünen koca kadınlar gibiyim ama olsun.
Bildiğim kadarıyla -ki tamamını biliyorum- evinde bir davet düzenliyor. Zengin züppe, aklı sıra reklam olacak kendine yeni kurban bulacak. Ama avlanan o olacak, bense gözü dönmüş bir avcı.
Ben de davete gidebiliyorum. Ailelerimiz eski arkadaşlardı ki iyi arkadaşlardı da. Ailemi kaybetmiş olsam da ben gidebilirim. Saf ve temiz kızı oynayabilirim.
Çok açık olmamasına dikkat ederek aldığım şarap rengi elbiseme baktım. Diz üstündeydi ama çok da kısa değildi. Kolsuz, yakalı ve arkası V şeklinde dekolteliydi. Üstüme tam oturan bu zarif elbiye bir de kendime baktım. 8 ay önce bana böyle olacağımı anlatsalar güler geçerdim.
Dudaklarıma tenimin bir iki ton koyu bir ruj sürdüm. Gözlerime gölge verdim ve en sevdiğim -kardeşimin en sevdiği- kokuyu, vanilya kokusunu sürdüm. Göz altı morluklarımı ve çökmüş yüzümü olabildiğince iyi ve sağlıklı görünmesine çalıştım ki başarabildim de. Hazırdım.
Davette tanıdığım kimse yoktu. Ben de asıl odaklanmam gereken yere odaklandım ve kaldım. Kabul ediyorum, üstündeki koyu lacivert takım ile çok hoş görünüyordu.
Topuğumun çıkardığı seslerle havaya girerek "Duyduğuma göre saf kızlardan hoşlanıyormuşsunuz Alev Bey?"
Bana döndü ve derin kehribar renkli gözlerindeki o ışıltıyı gördüm. Şaşkınlığı anlaşılıyordu. Dudaklarıma bir sırıtış yerleştirdim "Maalesef ki o kızlardan değilim ben" kulaklarına doğru yaklaşarak "ama size göre olmak isterdim, tabi bir erkek için kendi benliğimi bozmam" diye fısıldadım.
Kulaklarından çekildim. O da gülüyordu. "Merhaba. Beni etkilemek konusunda iyiymişsiniz" dudaklarını yaladı. Tiksiniç. "Adını bilmediğim bu genç ve güzel bayan da kim?"
Gözlerinin içine baktım, güzel bir gülümseme ile "Ben Gece" gerisi ile ilgilenmediğini biliyordum.
"Tamam Gece, buranın sıkıcı ve fazla resmi havasından kurtulalımister misin?"
Sırıtıyordu pislik, kokuşmuş çöp torbasında boğulursun "Olur, nereye peki?"
Her dediğimin bilincindeydim. Elbetteki bedenimi ona vermeyecektim.
"Çok güzel bir mekan biliyorum. İçkileri de kalitelidir." hayatımda pek içki içmemiş bir 23 yaşında bir kadın olarak "Elbette!"
Elimden tuttu ve büyük, ihtişamlı kapıya doğru yürümeye başladı. Beni de arkasında sürüklüyordu.
Son model, siyah arabasına bindik. Emniyet kemerimi taktım.
Hiç bir zaman ve asla hiç bir şekilde tereddüt etme.
Bana baktı ve gür sesiyle konuşmaya başladı. Açık camdan giren hava onun sarı saçlarını dalgalandırıyordu. Hoştu. "Ee Gece, anlat bakalım biraz kendinden?" dudağım yukarı doğru kıvrıldı.
"Ben Gece Yıldırım. Ailesini kaybetmiş ama güçlü bir kadınım. Adli tıpta çalışıyorum ama geçici ve yardımcı olarak. Öyle iyi bir gelirim yok. Kitap okurum pek bir şey yok sanırım"
"O zaman sana büyük kütüphanemle tanıştırayım o zaman."
Gülümsedim, kitap okuyan birine benzemiyordu. Yani tanıdığım hoş bir karizması olan genç adamlar klübünde bir ilkti. "Sen dökül bakalım. Sen anlat."
"Beni bir yerlerden tanıdığını düşünüyorum. Adımı nerden biliyorsun?"
"İlk ben sordum" daha mantıklı bir cevap gelmemişti aklıma gerçek olarak.
"Tamam, inatçı prenses, Alev Güçlü. Büyük bir şirketin varisiyim. Kadınları severim" beynimin bana bunu kendi kendine yarattığını düşündüm ama yüzündeki ifadeyi görünce anladım ki gerçekten söylemiş. Sapık, pis, kokuşmuş, şempanze poposu.
Sesimin normal çıkmasına özenerek "Nereye gidiyoruz?"
Bana bakmadan konuştu "Küçük, bahçeli ve güzel evime gidiyoruz. Gece gece başımız o yüksek sesten ağrımasın değil mi?"
Tanrım!
Ben ağzımı açacaktım ki ne diyecektim ki. Düşünmeme bile fırsat kalmadan arabası durdu ve indi. Kapımı açtı ve büyük ellerini bana uzattı. Elini tuttuğumda fark ettim ki elim çok küçükmüş.
Elele bir şekilde -garip hissettirse de- evin normal boydaki kapısına doğru yürüdük. Kapıyı açtığında eve ilk beni girmemi istercesini öne doğru adım attırdı. İçeri girdiğimde sıcak havayı tenimde hissettim.
Krem rengine boyanmış, kirişlerinde ise güzel çiçekli yine aynı şekilde krem renginde duvar kağıdı vardı. Salonda yanmayan eski görünümlü şömine vardı. Kanepelersoluk yeşil renginde ve rahata benziyorlardı.
"Sen içerde otur istersen, ben gidip kahve yapıp geliyorum" kahve iyiyeişaretti ki ben de yine asiliğime döndüm. Onun arkasından mutfağa yöneldim.
Kahveyi kupalara boşaltırken beni farketmiş olmalı ki arkasına döndü ve beni farketti. "İstemedim" omuz silktim.
"Ben konuşup beni dinleyecek misin?" tam anlamasam da başımı hafif öne eğerek onayladım.
Kanepeye doğru ilerledik. "Uzun zamandır... gerçekten uzun zamandır kimse ile konuşmamıştım. Belli kişiler hariç. Kendimi his bakımından kimsye yakın hissetmedim ve şu an içimi dökmek istiyorumçünkü artık dayanamıyorum. Patlamak üzereyim. 8 ay önce..." 8 ay önce, başım dönmeye başladı bi an. "...çok sevdiğim birini kaybettim. Benim için değerli birini. Onunla olmadı diye ona zarar veren birinin sonunda bu dünyadan çok daha iyi bir yere temizliği ile gitti. Tanrım kuzenimin böyle bir şey yapacağı aklımın ucundan bile geçmezdi..." Ne kuzeni?! "...ilk onu aldatıyor sonra onunla olması için onu zorluyor! Ama o günden sonra o güzeller güzeli ablası benden nefret etmeye başladı biliyorum." gözlerime baktı ve bir şey yapmadı. "sen olduğunu biliyorum Gece, ben sandığın kişi değilim." ayağa kalktı ve yukarı çıktı.
Kaçmayı düşünüyordum ki aşağı indi. Elinde yıpranmış beyaz bir kutu vardı. Yanımdaki koltuğa oturdu.
"Bu Selen'den sana kalmış ufak bir şey."
"Neden sende peki?"
"Bana bırakmıştı." Kutuyu bana verdi.
"İçinde ne var bilmiyorum ama bunun senin için olduğunu biliyorum."
Elimi kutuda gezdirdim ve uçuşan cesaretimi yakalayıp kutunun kapağını sıyırarak açtım. İçinde fotoğraflarımız, en sevdiği parfümü -ona ben almıştım-, ve güzel kaplı, dümdüz turuncu renkli kapağı olan bir defter vardı. Alev'e döndüm.
"Okumalısın." Bir an için burada olmasına sevindim ama yine de bu onun suçlu olup olmadığını değiştirmiyordu.
Elimi kapakta gezdirdim. Ve ucunda duran kiliti yavaşça döndürdüm.
Küçük Kardeşinden Sevgili Gece'ye...
Bu bölüm de biraz kısa oldu ama umarım okumalar arttıkça uzayacaktır. Vote yapan ve okuyan herkese sonsuz teşekkürler. :D

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece'nin Sokakları
General FictionSesiz, ıssız ama bu sevdiğim sokaktayım yine. Kardeşim için yapıcaktım bunu. Gözünü bile kırpmadan kardeşime yaptığından dolayı ölmek için yalvaracaktı bana. Ama ölmeyecekti, acı çekicekti. Elinde neyi varsa alıcaktım. Kalbi ile başlayacaktım. Ama o...