Tüm gece uyumayı başaramayan genç kadın, yataktan kalktı ve banyoya gitti. Yüzünü soğuk suyla birkaç kez yıkadı.
Kafasını kaldırdı ve aynadaki görüntüyle birlikte çığlık atmak istedi. Saçları çıkmış, göz altları hafif morarmış, göz altı torbaları şişmişti. Odasına gidip kapatıcıyla yüzündekileri kapatmaya çalıştı ama başarılı olamadı. Bu halde dışarı çıkamazdı.
Sekreterini arayıp bugün ki işlerini evine yollamasını söyledi. Mutfağa gidip kahvaltısını hazırladı. Yedi ve kaldırdı. Tam işi bitmişti ki kapısı çaldı. Dosyalarını getiren adama teşekkür edip gönderdi. Çalışma odasına çıktı. Dosyalarla meşgul oldu.
Uykusu yoktu ve gelmiyordu. Yerini mi yadırgamıştı? Hayır olamazdı. Nişanlısını mı kafasına takmıştı? Belki. Ailesine ne açıklama yapacağını düşünmemiş değildi. Ama uyuyamama sebebi karnındaki gitmeyen kıpırtılardı. Bu Toprak'ın dün geceki halinden sonra hep vardı.
İşlerine odaklandı. İki saat sonra herşey bitmişti. Kadın tekrar uyumayı denedi ve bu kez başarılı oldu.
Normalde hep somurtuk gezen Toprak; bugün istemsizce yüzünde duran gülümseme ve mutlulukla başlamıştı güne. Her şeye gülüyor, alttan alıyor, sorunlara kızmıyordu.
Şirketteki herkes aralarında fısıldaşıyordu. E normaldi. Sonuçta yirmiye yakın yıldır böyle mutlu olduğu görülmemeşti. Çoğu çalışanı, dün geceki ikişkisinin daha öncekilerden çok daha iyi olduğunu düşünüyordu? Başka ne olabilirdi ki?
Kimsenin bilemeyeceği bir nedenden dolayıydı mutluluğu. Hem ortaklık yapacağı şirketle neredeyse aynı seviyeye gelmişler hemde etkilendiği kadın onun alt komşusuydu. Başka bir şey tabiki yoktu.( yalannnn :D)
Hiç odasına girmemişti bugün genç adam. Hep çalışanlarla ilgilenmiş, işlere müdehale etmişti. Aklından hiç çıkartamadığı bir görüntü ile.
Ortaklıklarına 4 gün kalmıştı ve adamın çalışmasına bile gerek yoktu. Güneş herşeyi iki saatte halletmişti.
Onu bu akşam yemeğe çıkartacaktı. Hem dün düşüneceğini söylemişti. Yeterince düşünmüştü genç adam göre.
Sekreterine akşam için çok sevdiği restoranta iki kişilik rezarvasyon yaptırtmıştı.
Onu hem yakından tanıyacak hemde teşekkür edecekti. Bu sayede de beraber vakit geçirmiş olacaklardı.
Saatler birbirlerini kovalamışlardı. Adam şirketten çıktı ve evine gitti
Yukarı çıkıp, üzerini değiştirdi. Aşağı indi ve kadının kapısını çaldı. Biraz bekledi ve kadın kapıyı açtı. "Toprak" dedi şaşkın sesiyle. Adam kafasını kaldırdı.Kadın yeni uyanmış görünüyordu." Ben.. Akşamki iyiliğin için teşekkür amaçlı seni yemeğe götürmek istiyorum" dedi adam. Kadın kararsız kaldı. Üzerine baktı "On beş dakika müsaade isterim" dedi.
Adam şaşırdı. On beş dakikada nasıl hazırlanacaktı ki? " Emin misin? Bir saat falan?" dedi tereddütlüce." Ben başkalarına benzemem" dedi ve ekledi kadın" İçeri geçsene?" adam içeri girdi ve ayakkabılarına eğildi. Kadın onu durdurdu." Daha evi temizletmedim yani geçebilirsin" dedi. Adam kafasını salladı ve evi inceleye inceleye salona geldi.
Bu arada kadın hızlı bir duş almıştı. Islak saçlarını bir çırpıda kurutmuş ve eliyle şekillendirmişti. Dolabından siyah; kalın askılı, dizinin bir karış altında biten, belinin kıvrımının sonuna kadar gelen bir dekoltesi olan elbisesini aldı. Üzerinde hiçbir detay yoktu. Siyah stilettolarını giyindi, siyah ufak bir el çantası aldı. Şaçlarını beğenmeyip tepede bir topuz yaptı. Siyah ama hafif bir makyaj yapıp kırmızı rujunu sürdü. İnce gri uzun zincirli küpelerini taktı. Hazırdı. Hızla aşağı indi.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİ
ChickLitAldatılmış bir kadın Sevgililerle arası hiç iyi olmayan adam Aynı apartmanda kalırsa Aşk da onlara misafirliğe gelir mi?