Düşük Bütçeli Komedi Filmi Olarak; Yaşamak

493 23 1
                                    

Neden bilemedim ama normalde Aristo gibi düşünürken buraya babannem gibi yazıyorum. Biraz fazla depresif ve hayatta tek gayesi aşk olan bir kızmısım gibi algılanmiş olabilirim. Bu ihtimal bayaa yüksek. Ama normal hayatta tanisan bence severdin şimdi öncelikle şu gönül işleri meselesinde oldukça içe kapanigimdir -biliyorum senin açından öyle degilmisim gibi oldu- genelde sırlarımı 2 bilemedin 3 kişiden fazlasına açıklamayı beceremem. Edebiyatı seviyorum. Ama ezberlemeyi değil, okumayı, hissetmeyi. Istiyorum ki bir kitabın özeti beynime şırınga misali enjekte edilmesin. Gerekirse bildiğim her şeyi sorgulatsin ama öğütülmüs halini gormeyeyim. Sonuçta kim enfes yemek dolu bir sofra varken cignenip çıkarılmış bir bulamaci tatmak ister ki?-ne kadar iğrençli bir tombilibuyum-
Cidden eğer kitap okumak sana sıkıcı geliyorsa bu önyargını kırıp baslamalisin bence tombilibu. Çünkü unutma, en kötü kitap karakteri bile seni uzemeyecek kadar melektir. Bir denemelisin derim.
Onun dışında düşünce tarzına ya da kendini ifadeye önem veriyorum. Çünkü Oğuz Atay'ın da söylediği gibi biz birer kitap değiliz, ölmeden önce anlasilmaya mecburuz ve kendimizi en iyi anlatmak da bence kendimize karşı bir zorunluluk.
Kendime güven problemim var gibi geliyor, olmasa sanırım şu an kroya mesajımı çoktan atmistim.
Korktugum şey de buydu. Attığım bir adımdan sonra ikinciyi atmaya yeltenmek. Sonra üç dört derken bir bakmisim ki ben fırtınalı denizde yüzerken o sahildeki sezlongunda beni öylece izlemiş, bir süre sonra sıkılıp kafasını çevirmiş.
Hayatta iki aktif sevgim vardı, platonik tabi çünkü insanlar cümlelerin kölesidir ve söylendiği gibi gözler ruhun aynası da olsa sevgiyi anlatmaya yetmez.
Sevdim.
Gayet normal.
Insan bu efenim, onu canlıdan ayıran düşünme yetisi, bir şeyi sevdirecek elbet.
Oldukça sevdim.
Bundan bir önceki sevgimde, 1 yıl merhaba bile demeden ama gözümü ondan almadan,kirpiklerinden ne düşündüğünü anlayacak kadar çok sevdim.
Bu arada böyle platonigin dibiyken sakin öyle fecriati kafası yaşayıp kimse beni anlamıyor derdinde biri değilim. Bilakis herkesle konuşur, kimin ne diyeceğini de çok umursamam. Ama hani bir şarkıyı yüksek sesle dinlerken bir şey anlatmak olanaksızdır ya benimki de o hesap kalbim yüksek sesle carpiyorsa birine o cümleler birbirine bağlanıp en yakın uçurumdan atliyor.
Senin de var bir ıslık seslin. Vardır bir yıldız gozlun.
Ben zaten kimseye anlatmiyorum diye bunu sectim, beni kimse anlamaz da sen anlarsın diye düşündüm.
Çünkü bu benim günlüğüm gibi bir şey olsa da sana güvenip paylasiyorum.

En başta da dediğim gibi "sen mükemmelsin ve iyiki varsın."

ŞişmanımsıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin