one.

576 45 12
                                    

"Günaydın..", gözleri uyumaktan şişmiş bir şekilde kameraya doğru bakıp, "Ben hala uyanamadım sanırım çünkü.. gözlerim.. ah gerçekten, insanların nasıl uyanır uyanmaz mutlu olduklarını ve yataktan sürünmeden kalktıklarını anlayamıyorum." dedi ve kameranın kayıt tuşuna basıp vlog kayıdını durdurdu. Bir süre yatakta öylece oturup gözlerini duvara sabitledi, dün gece o bardan eve nasıl geldiğini bilmiyordu. Ağrıyan başına rağmen beynini zorlayarak geceyi hatırlamaya çalışıyordu.

02:35
İzleyicilerine söz verdiği şeyi gerçekleştirmek için bir gay bara gelmişti, bulunduğu barda çekim yapmalarına izin veriyorlardı. Barda onu tanıyan bir çok kişi vardı, elinde kamerasıyla kendini çekip bir şeyler söylerken yanına sürekli insanlar gelip kameraya sarhoş bir biçimde konuşuyorlardı. Kyungsoo en sonunda kamerasını kapatıp barmenin olduğu yere doğru gitti ve hafif başlayarak bir tekila istedi, birkaç shottan sonra eve gidip güzelce dinlenecekti. Barmen tuzladığı bardağı üzerinde bulunan limonu ile ona uzattı. Telefonunu alıp gelen mesajlara cevap vermeye başladı, kakaotalk'a girdiğinde yeni kişilerde birisi gözüküyordu. İlk başta hatırlamasa da daha sonradan kafedeki çocuk olduğunu hatırladı, oldukça iyi görünüyordu ama  sanırım aynaya fazla bakmıyordu ne kadar çekici olduğunun farkında değil gibiydi. Profiline tıklayıp fotoğraflarına bakarken bir youtube hesabının olduğunu öğrendi. Fotoğraflarına bakıp shot attıktan sonra ağzında limon ile barmenden bir tane daha istedi. Daha sonradan Youtube'a  girerek videolarını izlemeye başladı, onun karşısında utançtan konuşamayan çocuk videolarında adeta başka birisi olmuştu. Birkaç dans videosu vardı,  Kore Ulusal Sanat Üniversitesinde dans bölümünde öğrenci olduğundan bahsediyordu. Yorumları okuduğunda kızların çoğunun dans ederken etkilenip kendilerinden geçtiğini  görüyordu, "Ah~ Dans ederken nasıl da kendinden geçiyor~ Eminimki  yatakta daha arzulu bir yüz ifadesi gösteriyordur~" yorumunu görmesiyle kahkahayı basmıştı. Yorumu tekrar tekrar okuyup kahkaha atıyordu, önündeki shotı attıktan sonra dişlerinin arasında limon ile yüzü buruşmuş bir halde hala gülüyordu. Yorum aklından çıkmıyordu, bir süre sonra videoyu izlerken onunla aynı yatakta olduğunu hayal etmeye başladı. Altında o yüz ifadesiyle yattığını hayal ediyordu ona,"İçime gir, hadi içime gir." diye yalvarıyordu. Kyungsoo videolarını izlemeye devam etti, arka arkaya sayamadığı kadar shot atmıştı. Daha fazlasını istiyordu, onu delice sarhoş edecek bir şey istiyordu. Birisiyle birlikte olmayalı çok uzun zaman olmuştu, cinsel tercihini açıklamadan önce gizli yaşamak zorunda kalıyordu. Ve bu karşı taraf için oldukça zorlayıcı oluyordu. Düşüncelere dalmışken Kyungsoo üçüncü kokteylini bitiriyordu ve gerçekten sarhoş olmuştu. Sarhoşken oldukça sessiz olup bir köşede uyuyakalırdı. Oturduğu sandalyeden kalktı ve barın bir köşesine doğru yürümeye başladı. Etrafta dans eden insanlar doluydu, yürürken tanımadığı eller vücudunu taciz ediyordu. Bundan rahatsız olmuyordu, şuan birisiyle birlikte olma fikri bile ona olağan geliyordu. Ama böyle bir şey yapmazdı, onun için öncelik sevgiydi. Birisini sevmeden onunla birlikte olamazdı. Boş koltuklardan birisine oturdu, uykulu halde telefonuna bakmaya çalışıyordu. Bar görevlileri yanına gelip ona iyi olup olmadığını soruyorlardı. Kyungsoo her seferinde eliyle iyi olduğunu gösterip onları başından uzaklaştırıyordu. Gözlerini kapatıp çalmakta olan şarkıya eşlik etmeye başladı, kendine birisini bulmalıydı yoksa birilerinin kalbini kıracaktı. Dakikalar sonra Jongdae bardan içeri girdi ve barın kuytu köşelerinde onu aramaya başladı. En sonunda onu lavaboda klozetin önünde buldu, belli ki içtikleri ona fazla gelmişti. Jongdae onu birkaç kez tokatladıktan sonra kendine getirdi, çalınan bir şeyleri var mı diye ceplerini karıştırdıktan sonra onu elinden tutup kaldırdı ve bir kolunu omzuna atarak yürümesinde yardımcı oldu. İlk önce yüzünde bulunan pisliği temizledikten sonra birazda olsa kendine gelmesi için yüzünü yıkadı. Üzeri berbat haldeydi, büyük ihtimalle istifra edeceği yeri tutturamamıştı. Kyungsoo gözlerini hafifçe açıp, "Jongdae-ya burada ne yapıyosun? Yoksa sende mi benim gibisin? Ama bu duruma kız arkadaşın oldukça üzülecek." dedi ve sersemlemiş bir şekilde güldü. Jongdae dediklerine aldırış etmeden onu barın önünde bekleyen arabaya doğru götürmeye devam etti. Kapıyı açıp Kyungsoo'yu arka koltuğa oturtup kemerini bağladıktan sonra kapıyı kapatıp ön koltuğa oturdu. Kyungsoo başını ellerinin arasına alıp kendine gelmeye çalışıyordu başını kaldırmadan, "Burada olduğumu nasıl bildin?" diye sordu. Jongdae ona elindeki şişenin kapağını açıp uzattı, "Seni her yerde arıyordum, yanımda Jongin vardı-" Kyungsoo Jongin'in ismini duyar duymaz başını hızla kaldırdı ve şoför koltuğunda oturan Jongin'e aynadan bakmaya başladı. Gözlerini kırpıştırıp bunun bir rüya olup olmadığıyla ilgili kendi kendine düşündükten sonra Jongin'in, "Me-merhaba." demesiyle düşüncelerinden arındı. Jongdae onların birbirlerini tanıdıklarını düşünmeden resmi bir şekilde tanıştırdı. Kyungsoo uzattığı şişeyi alıp içmeye başladı, Jongdae onu nasıl bulduklarını anlatmaya devam etti. "Daha sonradan bir gay bara gideceğini düşündüğünü söyledi, video için olabileceğini söyledi. Bildiği en iyi gay barları dolaşmaya başladık ve dolaştığımız birkaç bardan sonra seni bulduk. Bu yüzden ona borçluyum, sende Jongin'e borçlusun yoksa orada öylece kalacaktın." dedi. Kyungsoo göz ucuyla Jongin'e bakıp teşekkür etti. Araba çok sessizdi Jongdae sessizliği bozmak için Jongin'le nasıl tanıştıklarını anlatmaya başladı. "Jongin bir dansçı, oda senin gibi videolar çekiyor. Aynı üniversiteye gidiyoruz, bir gün beraber çalıştık. Ben şarkı söylerken o dans ediyordu. İlk yılımızdaydı, o zamandan beri arkadaşız." Kyungsoo bunun bir şans mı yoksa şanssızlık mı olduğunu bilmiyordu. Sadece uyumak istiyordu, evinin önüne geldiklerinde Jongdae onu arabadan indirip dairesine kadar çıkardı, Jongin gelmek istiyordu ama heyecandan yerinden bile kıpırdayamamıştı. Jongdae Kyungsoo'yu yatağına yatırıp cebinde bulunan telefonunu, kamerasını ve cüzdanını komodinin üzerine koydu. Üzerini örtüp evden çıktı, Jongin arabada kendi kendine gülümsüyordu. Onunla bir şekilde iletişime geçebileceği bir arkadaşı vardı, onunla buluşmalarda karşılaşabilirdi. Yüzünü elleriyle kapatıp küçük çocuklar gibi ayaklarını yere vurarak sevincini dışa vuruyordu. Jongdae apartmandan çıkıp arabaya bindiğinde Jongin direksiyona sarılmış bir halde gözleri kapalı halde gülümsüyordu. Sanırım sonunda şans ona gülmüştü.

My Youtuber Boyfriend.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin