Yeni bölümü bekleyenler var mıydı??? Medyada Asminimiz vaar !! Değerlendirmelerinizi bekliyorum...
Zırıl zırıl öten bi telefonla uyanmak sanırım hayatımdaki en kötü uyandırılma şekli ama nedense en çok bu şekilde uyanıyorum.
Gözlerimi aralayıp sabahın köründe kimin aradığına baktım. Arayan Mine'ydi. Telefonu açıp uykulu sesimle
" ne var Mine !!?? Sabahın köründe ne diye uyandırıyosun uykumdan Allah için"diye homurdandım.
"ne sabahı Allah aşkına Asmin saate bakar mısın saat bir! Bir!! Tabi kim bilir yine saat açta döndük eve. Neyse konumuz o değil. İki gün sonra üniversiteye merhaba partisi var Berklerde gidiyoruz dimi"
"tabi gidiyoruz Mine. Kaçar mı kızım bu parti"
yataktan yavaş yavaş kalkıp aynanın karşısına geçtim. Bu sırada Mine"süper o halde bir saate sendeyim alışverişe çıkalım ne dersin"
"tamam o zaman ben bi duşa girip hazırlanayım, görüşürüz"
Mine de onaylayınca banyoya gidip hızlıca duşumu aldım. Her zaman ki gibi kremlerimi de sürüp giyinme odama geçtim.Şöyle bi ne giysem diye bakınıp beyaz dar jean, üstüne de bordo büstiyerimi giydim. Ayağıma şeffaf stilettolarımı geçirip makyaj masasına oturdum.Kırık fön çekip, gözlerimi belirginleştiren bi makyaj yaptığımda ayna da kendimi süzdüm.
"ayna ayna söyle bana benden güzeli var mı bu dünya da"
diyip bi kahkaha attığımda
"senden güzeli yok bu dünya da prenses"
diye cevap aldığımda yerimde sıçrayıp topuklarımın üzerinde arkamı döndüm. Ses tabi ki dadımdanmış, aynadan geldiğini hiç düşünmedim nede olsa(!)
"ama dadıııı korkuttuun" diye nazlı çocuklar gibi dudağımı büzerek konuştum."aa-aa benim minik prensesim korkmuş mu? Ayol gel sarılayım" diyerek kollarını iki yana açtı tabi bende o boşluğu hemen doldurdum.
"seni çok seviyorum dadı. Annnemi hatırlamasam da bana onun yokluğunu hiç hissettirmedin" kollarını biraz daha sıkılaştırıp
" benim küçük meleğimsin sen bende seni seviyorum" diyip saçlarımı öptü. Sonra beni kendinden uzaklaştırıp "çok güzel olmuşsun nereye böyle" diye sorup imalı imalı bakışlar attı.
Birazdan Mine gelecek alışverişe gidicez iki gün sonra üniversiteye merhaba patisi var onun için" diye açıklama yaptım. Kaşlarını çatıp" kahvaltı yapmadan olmaz doğruu aşağı" diyip popoma bi tane vurdu.
Kıkırdaya kıkırdaya merdivenlerden inip bahçeye çıktım az sora tepsiyle yanıma gelen dadıma teşekkür edip öptükten sonra kahvaltımı yapmaya başladım. Vişne suyumun son yudumunu içerken Mine bahçeden içeri girip bana el sallayınca hızla ağzımı peçeteyle silip yanına ilerledim.
Mine babamın iş ortağının kızı ve çocukluğumuz beraber geçti diyebilirim. Bazen kavga etsek de çok iyi anlaşırım. Kötü günümde hep yanımda olmuştur. Mesela çok beğenerek internetten sipariş verdiğim çantamı çaldırdığımda bir saniye olsun yanımdan ayrılmadı.
Şaka bi yana cidden çok iyi bi dosttur. Sıkıca sarılıp öptükten sonra dadımla vedalaşıp evden çıktık.
Mine arabasıyla gelmemişti bu yüzden benim arabama atlayıp Nişantaşına yola çıktık. On beş dakikanın sonunda arabayı park edip her zaman ki butiğimize geçtik.
Kapıdan girer girmez Sinan Bey bizi karşıladı.
"hoş geldiniz Asmin hanım" "sizde hoş geldiniz Mine hanım. Buyrun şöyle geçelim" önden bize özel kıyafetlerin olduğu bölüme geçerken bir yandan da ne tarz şeyler baktığımızı soruyodu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
¤ BANA DOĞRU ¤
Teen FictionBir bebek kendini ne kadar savunabilir ki ? Ya da sizin istekleriniz aslında onun istekleriyle ne kadar benzer olduğunu nasıl anlayabilirsiniz ki ? Anlamak zordur. Bir bebeği tıpkı bir oyun hamuru gibi şekillendirmek sizin elinizde. Onu istediginiz...