KOPYA

110 7 0
                                    

Burçinden..

Bu sabah yine alarmını sesiyle uyandım. Yurttaki diğer kızlar çoktan uyanmış, okula gitmek için hazırlanıyorlardı. Banyoda yüzümü yıkadıktan sonra bende hazırlanmaya başladım. Kaldığım yurdu seviyorum ama hiçbir zaman kendi evimdeki rahatlığın yerini tutmuyordu. Aslında Antalya da ailemle birlikte yaşıyordum. Çalışkan bir öğrenciydim ve liseye geçiş sınavında iyi bir derece yapmıştım. Ve İstanbul da Girişim Kolejinde burslu olarak okuyordum. Annem doktor, babam ise avukattı. Aslında maddi durumumuz gayet iyiydi. Fakat ben kendi ayaklarımın üzerinde durmak istiyordum. Ve yine kazandığım burs ile bu devlet yurdunda kalıyordum.

...

Okula geldiğimde Kıvanç ve Selin beni girişte bekliyordu. Selin, sınıftaki en yakın arkadaşım ve aynı zamanda sıra arkadaşımdı. Kıvançla ise 9. Sınıfta tanışmıştık. Fakat 12. Sınıfta karma yapıldığı için aynı sınıfta değildik. Yan sınıfımızda okuyordu ama her teneffüs bizim sınıfımızdaydı. Yanımızdan hiç ayrılmazdı. Hep üçlü olarak takılırdık. Diğer öğrencileri de pek umursamazdık.

Sınıfa girdiğimizde her zaman ki oturduğum sırada yeni gelen bir öğrenci oturuyordu. Üzgünüm ama başka bir yere geçmesi gerekiyordu. Çünkü o sıra benimdi. Bugünkü matematik sınavına pek çalışmamıştım ve sıraya silik bir şekilde formüller yazmıştım. Ve o formüllere ihtiyacım vardı.

"Pardon, o sırada ben oturuyorum. Kalkar mısın ?"

"Tapusunu da göster bari."

Oldukça yumuşak sesime karşı, oldukça sert bir sesle verdiği cevabıyla ağzım aralandı. Yeni geldiğim bir okulda ve sınıfta birisi bana sırasından kalkmamı söyleseydi hemen kalkardım. Demek ki yeni sınıf arkadaşımız biraz arızaydı. Hatta baya arızaydı.

"Sıramdan kalk."

Oldukça sert bir şekilde söylemiştim. Fakat pek etki ettiği söylenemezdi. Çünkü hâlâ alaycı bakışları üzerimdeydi.

"Kalkmazsam ne olur ? Haa, dur ben soyleyeyim. Kopya çekemezsin değil mi ?"

Harika! Bir de formülleri yazdığımı farketmişti. Daha fazla ileri gidersem şikayet edebilirdi. Mecburen arka sıraya oturdum.

....

Sınavdan çıktığımızda kağıdın yarısını boş teslim etmiştim. Ve bunun tek sebebi o çocuktu. Öğle arasından sonra sonuçlar açıklanacaktı. Ve ben bu sefer batmıştım.

Öğle arasında Kıvanç ve Selinle yemekhaneye çıktık. Yemeklerimizi alırken yine o çocukla karşılaştım.

"Sınavın nasıl geçti kopyacı"

Bir insan bu kadar yüzsüz olabilir miydi ? Hem sınavımın berbat geçmesine neden olmuştu hem de yanıma gelip dalga geçiyordu. Bir de üstüne kopyacı diyordu.

"Ben kopyacı değilim. Sayende kopya da çekmedim. Sen yeteri kadar çekmişsindir zaten. Sayemde tam not alırsın."

"Ordan bakınca ders notları umurumda gibi mi gözüküyor ?"

Sesi fazla umursamazdı. Bir şey söylemeden yemeğimi alıp masaya geçtim. Bu çocuğun derdi neydi ? Ne yani kopya çekmemiş miydi ? Sonuçlar açıklanınca her şey belli olacaktı.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 26, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

OKUL AŞKIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin