Herkese yeniden merhaba! Evet yeni kitabımızın ilk bölümü, umarım beğenirsiniz bu kitabın maceralı olmasını umuyorum :D Okuduğunuzdaki tepkilerinizi yazın lütfen çok merak ediyorum. Medyadaki şarkıyı da mutlaka dinleyin en sevdiğim şarkıdır! İyi okumalar! Sizi seviyorum! okumayı bırakmayın! ^3^"Ne demek biletim satıldı!" diye bağırdım bana özür dileyen bakışlarla bakan kıza, "Üzgünüz efendim bir yanlışlık olmuş ama maalesef biletiniz başka birine satılmış" söylediği şeyden sonra sakin olmaya çalışarak "O zaman başka bir bilet ver bana" dedim. Suratıma çekinerek baktıktan sonra yarım saattir oynadığı bilgisayara bakarak "Sadece ekonomi bölümünde bilet var efendim" dedi, bir süre suratına tepkisiz baktıktan sonra gözlerimi kapattım derin bir nefes alıp gözlerimi açmadan "Sorumlunu çağır bana!" diye tekrar bağırdım. "Hayır çağırmana gerek yok bize ekonomi bölümündeki bileti verin lütfen" benim yerime bilet alan ajusshiye dönerek "Benim için ekonomi sınıfında uçuş yapmak zorunda değilsin ajusshi" dedim o ise pis pis sırıtarak parmağıyla omzumu ittirdi "Ben değil sen uçacaksın Mark" "Ajusshi!" Beni dinlemeden bileti aldı ve ilerlemeye başladı "Ya ajusshi!" "Al bakalım, iyi uçuşlar" diyerek bileti bana uzattı, öylece bilete bakarak "Benim orada oturacağımı düşünmüyorsun değil mi?" dedim "Fazla uzatma zaten şu son günde yaşadığın şeyler yüzünden fanlarının bazıları sana tepkili, solo olan birinin sahnede kalması ne kadar zordur biliyor musun? Daha fazla zorlaştırma işleri al" diyerek bileti elime tutuşturdu ve ilerlemeye başladı bense elimde biletle arkasından öylece baka kaldım. Tekrar gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım ve elimdeki bilete sinirle bakarak ilerlemeye başladım. Hah yok artık bu insanlar burda nasıl yolculuk yapıyorlar!? Aishh cidden, son bir kez bilete bakıp yerimi aramaya başladım. Yerimi ararken bazı insanların bana bakarak fısıldaşdıklarını gördüm. "Ya bu Mark değil mi?" "Omo cidden o" "Ama burada ne işivar?" Onları duymamaya çalışarak yerime geçtim en azından cam kenarıydı. Kulaklığımı takıp gözlerimi kapattım ve arkama yaslandım bir süre sonra yanıma birinin oturduğunu hissettim ama gözlerimi açmadım. Uçak havalanmıştı yolculuğumuz 3 saat sürdüğü için o zaman süresince uyumayı planlıyordum ama etrafta çok ses vardı o yüzden uyuyamadım. Etrafta dolanan hosteslerden birine seslenerek "Pardon bir bardak kahve alabilirmiyim" dedim tam önüme dönecektim gözüm yanımda oturan kıza takıldı, harika bir bu eksikti. Ben ona bakarken o da birden bana döndü bir süre tepkisiz baktıktan sonra sanki bir şey hatırlamaya çalışıyormuş gibi gözlerini kıstı ve öyle baktı, kalbime giren acıyla önüme dönmem bir oldu, acımı belli etmiş olmalıyım ki yanımdaki kız elini sırtıma koyarak "Ya iyiymisn*" diye sordu elini hızlıca itip "Ya, bana neden gözlerini kısarak bakıyorsun!" diye bağırdım o ise şaşırmış bir şekilde bana bakıyordu sonra o da bağırarak "Bana öyle bakan sendin be!" dedi sonra gözleriyle bize bakan insanlara bakıp önüne döndü, ben de hiç bir şey olmmış gibi önüme döndüm. Bu kızdan hiç hoşlanmadım. "Bak gördün mü görme sorunun varmış gibi gözlerini kısarak bakan sensin!" diyerek parmağıyla yüzümü gösterdi bende elimle parmağını ittirip kulaklığımı taktım, bir süre sonra sağ omuzumda oluşan ağılıkla gözlerimi açtım, yanımda oturan kız şuan omuzumda uyuyordu "Ya,uyan,ya" bir kaç kere uyarmama rağmen uyanmadığında son çare olarak saçından tutup çektim ilk çekişimde elini saçına atıp "Ya napıyosun çek o ellerini saçımdan" diye bağırdı ellerim hala saçlarındayken kafasını kendime çevirdim "Omzumu mikrop-" *FLASHBACK"Çek o patilerini saçımdan, napıyosun ya!" "Omzumu mikroplardan temizliyorum, yarım saattir omzumu işgal ettin dürttüm ama nasıl bir uykun varsa uyanmadın bende saçını çekmek zorunda kaldım ayrıca ne dedin sen patimi? ya...* "Hey saçımı bırakmayı düşünüyor musun?" elleriyle saçındaki elime vurduğunda hala saçını tuttuğumu fark ettim sonra hızlıca elimi çekip önüme döndüm gözlerimin dolduğunu fark ettim o ise saçını tutup bana kızgınlıkla bakıyordu "Ya manyak mısın sen? neden saçımı çekiyorsun?" gözlerimi silip ona döndüm "Uyurken omzumu işgal ettin dürttüm ama uyanmadın" ahh hadi ama bu kız bana neden bunu yapıyordu! lafıma daha fazla devam etmeyip önüme döndüm bu kızdan gerçekten hiç hoşlanmamıştım. Eli hala saç dipini ovuştururken dudak büzüp özür diledi, hiç bir şey söylemedim bir kaç dakkika sonra da uçak iniş yaptı. Eşyalarımı toplayıp uçaktan indim, bizimkiler çoktan inmiş beni bekliyorlardı beni görünce hepsi gülmeye başladı yanlarına vardığımda Jackson gülmesini bastırmaya çalışıp elini omzuma attı "Yolculuğun nasıl geçti?" diye sordu ona ters ters bakıp ajusshi ye döndüm "Lütfen biriniz bu yolculuğun hiç olmadığını bunların hepsinin beynimin bir oyunu olduğunu söylesin!" dedim onlarsa gülmeye devam ediyordu göz devirip yürümeye başladım, arabaya binince direk olarak kulaklığımı takıp yolu izlemeye başladım, ahh neden Çin'de konser vermek zorundaydık ki sanki! Kalacağımız otelin önüne geldiğimizde kulakığı hızla çıkarıp arabadan indim "Cidden mi! Cidden bu otelde mi kalacağız!?" diye bağırmaya başladım onlarsa hiç birşey olmamış gibi içeri giriyorlardı. Jb omzumdan tutarak beni içeri ittirdi kapının önüne geldiğimizde derin bi nefes aldım, her zaman derin nefes alıyorum çünkü artık aldığım oksijen yaşamama yetmiyor. Gözlerimi kapatıp içeri girdim bunu yapabilirdim. Ajusshi odamızın anahtarlarını dağıtırken bana geldiğinde gözlerime baktı, gözlerimi kapatıp bir süre öylece bekledim sonra onun yakasından tutup "Bana bunu neden yapıyorsunuz!? Onsuz yaşamak zaten zorken neden onun olmadığını hatırlatıp duruyorsunuz!?" diye bağırdım o ise sadece bana sarılıyordu ben gözümdeki yaşalrı umursamayıp onu ittirmeye devam ediyordum "İstemiyorum burada kalmayacağım!" ağlamam şiddetlenmişti tutmaya çalıştığım hıçkırıklarım her nefes alışımda kaçıyorlardı. Uzun zamandır ağlamak için bu anı bekliyormuş gibi ağlıyordum.Etraftaki insanlar aralarında fısıldaşarak yanımızdan geçiyorlardı ama ben umursamadan ağlamaya devam ediyordum. Bir süre öyle ağladıktan sonra, sakinleştiğimde beni odaya çıkardılar odanın önüne gelince yine gözlerimden yaşlar akmıştı Asena beni kendine çevirip sarıldı o da ağlıyordu herkes ağlıyordu "Yeter artık Mark evet bu çok zor onun olmayışı evet çok zor onu unutmak ama artık kabullenmen gerekiyor Glory öldü ama o hala senin yanında seninle yaşıyor Mark o seni asla bırakmaz ağlama artık eminim o da ağlıyordur şimdi üzme onu. Bunu kendine yapmayı bırak onun öldüğünü kabullen ve onun için en iyi şekilde yaşa lütfen!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bad Sleep (P.P ve Y.C.'lerin devamı)
Fanfiction"Her kötü uykudan seni uyandıracağım..." -Unutur musun peki? Unutabilir misin gerçekten? +Babaannem ben daha çok küçükken vefat etmiş. Yüzünü hayal meyal hatırlıyorum, şöyle arada fotoğraflardan bakıyorumda insan tuhaf oluyor. Bana çok emek vermiş...