1.Bölüm:Gerçekler

76 12 4
                                    

Yıllar içinde mi değişir hayatlar yoksa saniyeler de mi? Zamanla mı geçer gerçekler yoksa hiç unutulmaz mı? Korkular mı nefretler mi bizi hayata döndüren?

Merhaba ben Sera 17 yaşındayım. Liseye gidiyorum. Hayata karşı hiçbir beklentim yok. İsterseniz ilk olark geçmişimden bahsedeyim size. 11 yaşından bu yana sadece nefretle büyüdüm ben de kendimden nefret ediyorum. Nedeni ise 11 yaşında yaşadığım bir olay yüzünden. 5 yaşında dünya güzeli bir kız kardeşim vardı. 15.07.2009 tarihinde kardeşimin doğum gününü kutlamak üzere annem ve babam bir parti düzenlemişlerdi. Baya davetli vardı ve kutladığımız yer dayımın işlettiği oteldi. Yani İzmir'de hem tatil yaptık hem doğum gününü kutladık.''Abla bana dondurma alır mısın?'' ''Tabiki de alırım doğum günü kızı.'' Annemden izin alıp otelin dışındaki bir dondurmacıya doğru gittik. ''Prenses sen bu bankta otur ben sana çilekli ve çikolatalı dondurma alıp gelcem.'' ''Tamam ablağ'' Dondurmayı almak üzere dondurmacıya girdim ve dondurmasını aldım çıkışa doğru yöneldim. Oturduğu banka doğru yürüdüm. Yokk Arya hiçbir yerde yok. ''Arya saklambacın zamanı değil ablacım hadi gel sana dondurma aldım'' Hiçbir ses yok. Heralde sıkılıp otele gitmiştir diye düşündüm zaten çok yakın ama yine de bir şüpheyle otele doğru yürüdüm. ''Baba Arya otele geldi demi?'' ''Hayır Sera seninle beraber geldi ya'' Baba ben ona dondurmacının ordaki bankalara oturmasını söyledim ama dondurmayı aldığımda yoktu.'' ''Sera bak şakanın zamanı değil nerde olduğunu söyler misin?'' ''Baba gerçekten yok!!'' ''Nerde o zaman Arya Deniz Arya yanındamı?'' ''Hayır değil Onur bir sorun mu var? ''Arya yokk!'' ''Sera'yla birlikte dondurma almaya gitmişlerdi.'' ''Sera yok diyor nerde bu kız Deniz?'' Daha sonra ise şarkıları kapattık ve herkese Arya'yı gördünğz mü diye sorduk. Ben gözyaşlarıyla hıçkıra hıçkıra Arya'yı arıyorum. ''Arya prensesim bak ablacım oyunun sırası değil gel hadi herkes seni arıyor oyunun zamanı değil.'' Ses yok nerde bu kız ?? Kafayı yemek üzereyım. Korkudan dizlerimin üstünü çöktmüştüm. Hıçkırıklarım dinmiyor gözyaşlarım tükendi nerdeyse o benim en değerlimdi ama yok belki birdaha göremicem bence oyun oynuyor diye kendimi teselli etmeye çalıştım ama oyun oynasaydı çoktan ortaya çıkardı. Ölmek istiyorum o yoksa ben de olmak istemiyorum. Daha sonra annem yanıma gelip kolumdan tuttu ve sarstı beni. Gözyaşları içindeydi o da. '' Naptın kızıma söyle ne yaptın ne istedin küçücük kızdan?'' Gözyaşlarım çoğalırken cevap vermeye çalıştım. '' Ben bir şey yapmadım anne yemin ederim ben nasıl onun kötülüğünü isteyebilirim o benim kardeşim aniden yok oldu ortadan lütfen inanaın bana.'' O sırada partiye katılan birçok kişi etrefımızda annemi sakinleştirmeye çalışıyordular ve bana zavallıymışım gibi bakıyordular o an hayatımdaki en kötü andı herkes benim yaptığımı düşündü ama ben yapmadım. ''Kıskandın demi onu kızım bak biz ikinize de aynı sevgiyi gösteriyoruz ikinizde bizim canımızdan cansınız nasıl kıskanırısın küçücük kızı kızım Sera bak bir şey yaptıysan söyle bizi daha fazla üzme kızım.'' Annem bile bana inanmıyordu güvenmiyordu kıskandı dedi ya ben kardeşimi neden kıskanayım söylediği sözlerden sonra hıçkırıklarım artmaya başlamıştı. ''Anne sen gerçekten kardeşime bir şey yapabileceğimimi düşünüyorsun nasıl güven miyorsun bana yazıklar olsun hepinize istediğinizi düşünün ama ben bir şey yapmadım!! Çok sinirliydim ve üzgün tüm söylediklerimi bağırarak söyledim ama kimse inanmadı bakışları çoğaldı nefretleri çoğaldı. Belki hayat budur sadece bir saniyede yalnız kalırsın koskoca dünyada bir saniyede elinden gider her şey bir saniyede herkes nefret eder ve bir saniyede kendinden nefret edersin...

*

Herkesden çok üzüldüm ben bu hayatta herkesten ve her şeyden çok. O günden sonra tek bir kişi vardı beni tek seven bir kişi . Rüzgar. Keşke kalsaydı o da yanımda gitmeseydi sarılsaydım her saniye canım yandığında üzülme deseydi bana sevdiklerim teker teker terk etti beni bu dünyada. Hayatımda iki şeye lanet ettim 1.kardeşimin kaybolduğu gün 2. Rüzgar'ın hızını aşıp geçirdiği ve beni terk ettiği gün. Yalnızım koskoca dünyada sarılan yok seve yok tek şeyim olmuş nefret . Zordu 6 sene kimseyle konuşmamak kimseye değer vermemek kimseye güvenmemek.Gerçekler umutlar ve nefretlerdi beni dik tutan yıldırmayan ama bazen her şeye rağmen başımı yere eydirendi .Zordu herşey zordu yıllardan saniyelere kadar herşey çok zordu. Direndim mi peki? Hyır direnemedim artık dayancak gücüm kalmadı çünkü benim yüzümdendi benim yüzünden bana Abla demiyordu...

Arkadaşlar hikayeme destek olursanız çok sevinirim bu bölümü tanıtım amaçlı yaptım bölümler çarşamba ve cumartesi günleri gelmeye çalışacak bol bol vote ve yorum istiyorum^^

YeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin