İki Dirhem Bir Çekirdek

Okulun 'Yeni' Kızına Merhaba De!

pink_cad'den herkese merhaba!

Bir çok genç kurgu ve fanfiction hikayesinin vazgeçilmezi, tutkuyla bağlı olunan klişe konusu nedir? Tabi ki , çile çeken kadınlar.

Onca kadının bulunduğu bir okulda , bir tanesi vardır ki , o hepsinden farklıdır . 'Yeni kız ' ise, tamamen farklı bir başlık olsa gerek.

'Yeni kızlar ' ikiye ayrılırlar;

Kızımız , yeni okuluna gelir. Öğrenciler kendi aralarında ayrılmışlardır zaten; silik tipler, inek tipler, kötü çocuklar, aşırı iyi çocuklar , kötü kızlar ve içinde şeytan saklayabilme yetisine sahip yardımsever kızlar. Yazar, yeni kızı avucunun içine alır ve istediği gurubun içine bırakır. Kendi dünya görüşüne göre yapmaz bunu. Yeni kızın masum olması , gelenektir.

Yeni kız , masumdur , hiç sevgilisi olmamıştır ve kesinlikle bakire olduğu sürekli vurgulanır. Kötü kızlardan ayrı, kötü çocuklardan ayrı çeker.

Bu süre içinde , aşık olur, barlara gider, kavgalara karışır ve birkaç bölüm sonra o çok övülen bakireliğini kaybeder. Tüm bunlar olurken , uğraşması gereken ödevleri , sorumlulukları ve onu denetleyen ebeveynleri uzay boşluğunda kaybolur.

İkinci seçenek şöyledir ;

Kızımız, insanların sandığı kadar 'yeni' değildir. O , geçmişte de o okuldadır. Fazla kiloları olan , kesinlikle bakire olan, kesinlikle sevgiliye , arkadaşa ya da onu seven herhangi canlıya sahip olmayan bir birey olarak yaşar gider. Ebeveynlerinin kendi işleri vardır ve içlerinden herhangi biri , içeride ağlamakta olan kızın odasının kapısını açmaz.

Kızımız, sevdiği kötü çocuktan 'kötü' muamele gördükten sonra -çocuk kötü olduğundan bu oldukça doğaldır- nihayet gurur yapar. Değinmeden geçmeyeyim. Bu kötü muammeleye örnek vereyim, değil mi? Örnekler , anlatımı canlandırır.

Örneğin ;

"Yere düştüğüm anda sınıftaki herkesin güldüğünü duydum. Neden beni sevmediklerini düşünürken , 'o' yaklaştı. Bana elini uzattığında, ortalık aniden sessizleşti . Kalkmak için elini tuttum ve 'o' da elini çekti. Kahkahalar geri dönmüştü ."

Bu sizi tatmin etmediyse, küçük bir araştırma ile daha iyilerini bulabilirsiniz.

Herneyse. Konuya dönelim.

Hırslanan genç kızımız, güzel olmaya karar verir. Kendi görünüşü ile ayaklarının üzerinde duramayacağından öyle emindir ki , görünüşünü iki-üç ayda değiştirir.

Başlarda betimlenen kız buharlaşır. Kızımız , daha güzel, daha ince, daha kötü , daha hırslı ve 'yeni' olmanın verdiği mutlulukla okuluna döner.

Kimse onu tanımaz. Ancak herkes, 'yeni' kızdan öylesine etkilenir ki , erkekler tacizde sınır tanımazken , kızlar ölesiye kıskanır. Çünkü, esas kız çok güzeldir.

Her hikayede olduğu gibi, esas kız ergenlik geçirmez. Ergenlik onu öyle bir geçirir ki Barbara Palvin'e dönüşür.

Hikayenin sonunda, kızımız amaçlarına ulaşır. İntikamını almış, kötü çocuğu kendisine aşık etmiştir. Ama o da ne?! Bir sorun var. Esas kız, yeniden aşık oldu.

Entrikalar , yalanlar , yaşanan onca iğrenç şey ve söylenen sözler unutulur. Aşıklarımız kavuşur.

Kızımızın görüntüsünü neden değiştirdiği , görüntüsü sayesinde neden bu denli sevildiği , yazarın neden böyle bir kurgu yarattığı kimsenin umrunda değildir. Okurlar , parantez içerisinde +18 uyarısı taşıyan bölümü bekler dururlar . Bu sürede, yazarın +18 olup olmadığı ise, yine, kimsenin umrunda değildir.

Günün sorusu: Aramızdan kaç kişi farklı biri olmayı bu denli istiyor?