~Sancılı doğum günü

67 6 0
                                    


"Senin zevkine güvenemeyeceğimi bir kez daha kanıtlatın ya bana bravo sana."
Hoşnut olmayan gözlerle aynada ki yansımama diktim bakışlarımı.Pelinin özenle doğum günüm için seçtiği elbise ultra mini straplez  bir elbiseydi. Asıl önemli nokta ise elbisenin rengiydi. Boğaları kızdırmak için matadorun elinde salladığı bayrakla eşdeğerdeydi.

"Bir de gitmiş en sevimsiz rengi almışsın."

sinirle yeni yıkadığım saçlarımı geriye attım. Üst kısımlar kurusa da alt kısmında yaşlık vardı. Banyodan çıkar çıkmaz kurutmam gerekiyordu aslında. Nasıl kuruyacaktı bu altlar? Saçma düşüncelerime karşı ayaklarımı inatla yere vurdum.

"Delirttin beni pelin delirttin."

Şanssızlığıma bir küfür daha savurdum. Bugün benim doğum günümdü ama ben nelerle uğraşıyordum. Aslında ben hatayı en başında Pelinin zekine kendimi bırakırken yapmıştım.

"Acilen tatile çıkmamız lazım bizim. Süt gibisin kızım ya."

"Haklısın Pelincim. Hatta şimdi çıkıp gidelim. Nasıl olsa bikini giymeme gerek yok çok amaçlı bir elbise ben bununla plajda güneşlenirim."

ellerimi çırpıp sevinçle yerimde zıpladım. Pelin bana boş bakışlar atarken ben de ona gözlerimi devirip, kaşlarımı çattım. Umulmadık yerde böyle patavatsız konuşmalarıyla ünlüydü, alışmam gerekirdi aslında bu duruma.

"Ben bu elbiseyle hayatta oraya gidemem."

giyinme odasına yönelttiğim adımlarım Pelin tarafından durduruldu.

"Asla buna izin vermem. Çünkü konseptimiz kırmızı."

"Tüm hazırlıklar benim için değil mi? Ve ben de doğum günü kızıysam istediğim gibi davranabilirim buna kimse karışamaz."

elimi kışkışlarcasına Peline doğru salladım. Her zamanki gibi Pelin tarafından kale alınmadığım için şimdide öyle olmuştu.

"Miray lütfen beni kırma ya, bir günden hiçbir şey olmaz. Hem çok güzel oldun çok yakıştı bu elbise sana."

Pelin kolumu tutmuş kendi halinde sallıyordu. Bu onun nazlanma ve ikna etme taktiğiydi, kolum morarana kadar durmazdı da. İkinci bir seçenek sunmuyordu. Ya kabul edecektim ya da ettirecekti.

"Kolumu kopardın Pelin tamam dur."

tiz bir çığlık atarak kolumu bırakıp boynuma atıldı.

"Beni kırmayacağını biliyordum."

zor bela Pelinin üzerimdeki ağırlığını azaltıp befes almak adına küçücükte olsa yer açtım kendime.

"Kolumu kurtardım bu sefer bedenimi işgal ettin Pelin."

Benden ayrılıp kahkaha atarak gülmeye başlayan Peline, anlamaz bakışlar yollayıp gülmesi bitene kadar beklemeye başladım.

"Ayy Miray ya ben senin bedenini nasıl işgal edeyim. Onu yapsa yapsa Emre yapar."

ve bir kez daha gülme krizine girdi. Bugün bu kız sinirlerimi zıplatmak için yeminli miydi anlamıyordum ki. Kafasına bir şaplak atıp sinirle soludum.

"Çüş Pelin. Zihninde ne fanteziler yaşıyorsun sen ya."

Pelin vurduğum yeri sıvazlayarak konuştu.

"Emreyi söylediğime değil de fantezilerime mi kızıyorsun?"

sinsi gülümsemesiyle başını ovmaya devam etti. Bu sözlerin altında kalmayacağım için şaplak attığım yerin tersine bir tane daha patlattım.

Sırların İntikamıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin