2.Bölüm: Kağıt Parçası

30 3 0
                                    

Böyle bir şey olma ihtimali aklımın en ücra köşesinden dahi geçmemişti. Bu benim için beklenmedik olaydı. Hemde bir o kadar da imkansız...

"Annee! Lütfen! Bırakmayın beni! Gitmeyin!" Kan gölü içinde yatan anneme ve babama asla duyamayacaklarını bildiğim halde,
ufacık da olsa bir umutla, sesleniyordum.

Yüzümden düşen sıcak damlacıklara karşın direnmeye çalışıyordum. Tabi başarabildiğim pek söylenemez. İnsan ailesini kaybettiğinde ne hissederdiki?

Boşluk mu?
Çaresizlik?

Hislerimi kaybetmem normal mi?

Belkide çoğu kişiden daha iyi görevini yerine getiren beş duyu organımın şimdi çalışmaması?

Hiç bir şeyi anlayamadığım gibi şuan annemin bana kollarını sarıp 'her şey düzelecek benim güzeller güzeli kızım' demesine o kadar ihtiyacım var ki...

Annem ve babamın arasına geçip ellerini sıkıca kavrıyordum ki babamın elinde sıkıca tuttuğu bir kağıt parçası gözüme çarptı. Kağıdı kırılmış umut parçalarımı toparlayarak babamın elinden yavaşça aldım.

Yavaş hareketlerle kan lekeleri bulaşmış, çizgisiz, düz, beyaz kağıdı yırtmamaya özen göstererek açtım.

Yazı babamın el yazısıydı ve daha çok aceleye gelmiş bir görüntüsü vardı. Belli ki babam ölmeden önce yazmıştı.

Son kez yutkunup, göz yaşlarımı elimin tersiyle silip kağıda okumak için bakışlarımı çevirdim.

Az çok ne ile karşılaşacağımı tahmin edebiliyordum ama okumazsam ailemi bu hale getiren her kimse onu bulamayacaktım.

Kağıdı okumaya hazır değildim ama okumak zorundaydım.

İlk cümle şöyle başlamıştı:

-Canım kızım, Başak'ım.

Gözümden bir damla firar etmişti işte...

-Bu mektubu okurken neler hissedebileceğini tahmin edebiliyorum kızım.

Kimse tahmin edemez babaa!! Şimdi o gözümden firar eden damlacıklara diğer arkadaşlarını da yanında götürmeye çalışıyor...

-Neden bu hale geldiğimizi sorguluyor olabilirsin kızım. Senin yerinde ben olsaydım bende 'kim tarafından yapıldı bunlar?!' Der kendimi parçalardım. Ama sen sakın üzülme bitanem. Sana bunları kimin yaptığını, neden yaptığını ve senin ne yapman gerektiğini kısacası her şeyi anlatacağım kızım. Öncelikle şunu hiç unutma Başak'ım. Annen ve ben seni çok ama çok seviyoruz ve her şeyi senin güvenliğin için senden sakladık.

Bende sizi çok ama çok seviyorum. Gözümden firar eden damlacıklar adeta bir yağmur edasıyla gözümden düşüyordu.

-Biliyorsun ki bir şirketin CEO'sunun özel asistanı olmak, her ne kadar kimliğini çoğu kişi bilmese de, ögrenildiği vakit çok tehlikeli bir iş olur. Bende dünyaca ünlü 'Sons-x' şirketinde(apple gibi bir şirket ajjsjdhjs) özel asistandım ve oldukça gizli bir şekilde çalışıyordum. Canım kızım, sen şuana kadar orta gelirli bir ailede yaşadığını sanıyordun; devlet okullarına gidiyordun. Halbuki dünyanın sayılı zenginlerindeniz.

Bu mektupta cidden böyle şeyler duymayı beklemiyordum.

-Yıllardır bu durumu saklamamın nedeni ise Sons-x Şirketi'nin gizli belgelerinin bizim evde olması gerektiğiydi. Öldürülmemizin nedeni de bu belgelerdi zaten kızım. Sana ulaşamadılar çünkü senin bizim kızımız olduğunu bilmiyorlar birtanem. Daha doğrusu evlatlık olduğunu, sana sadece para için baktığımızı sanıyorlar.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 21, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Just SmileHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin