Sanki biraz yıpranmışız. Gönlümüz papatyalardan mezar oluşturmuş da biz hala dışarıya gül bahcesiyiz. Kime bu yorgunluğumuz? Neye bu küskünlüğümüz? Ya döktüğümüz gözyaşları, baş ağrıları, gozaltı morlukları... değdi mi? Sizinkiler geri geldi mi yoksa sadece benim gökyüzüm mü ömür boyu yüreğimden göçtü?
Gitmeden önce "bana kitap yazar mısın?" diye sorudu kıramadım sevdiğimi, yazmaya başladım. Kitap haline getirip hediye edecektim, tüm sayfalara onu anlatacaktım ama nasip olmadı yarım kaldım. Meğer ne zormuş canından çok sevdiğin, kokusunu bilmediğin, dokunmaya bile fırsatın olmadığı kişinin günaydın mesajıyla uyanamamak.
Zordur çoğu erkek için dokunmadan sevmek. Adam gibi sevmek olarakta değiştirebilirsiniz. Kadınlar için zor olanlarda var. Bazı hem cinslerim gibi sadece erkekleri suçlayamam. Bazı kadınlar içinde zordur onların tribini çekmeyen, onlar için para harcamayan, tipi güzel olmayan adamları sevmek. sizler sağ olun yüreği çöp kutusuna dönmüş arkadaşlar. Döktüğümüz gözyaşları sizin sayenizde sizin kararsız, metrobüs koltukları gibi boş kalmayan yüreğinizi sayesinde. Çok mu zor? Bir insanda dış görünüşten önce karakter aramak.Benim gökyüzüm çok güzeldi, tabi bir erkek için güzel kelimesi biraz abez kaçabilir ama her konuda çok güzeldi. Kitap okuma şekli, ses tonu, gülüşü, beni yarım bıraksa bile yüreği çok güzeldi. Sevmesi de güzeldi ama bana değil her içtiğinde anlattığı kıza. Onu güzel seviyordu. Sanırım canımı yakan kısımlardan biride bu. Canımı yakan diger durumda şuydu, Hiç durmadan konuştuk o anlattı, ben anlattım baya samimi olduk. Sevdim çok sevdim. Karakterini sevdim, kitap okumasını sevdim, ses tonunu sevdim, hayal kırıklığını sevdim. "Buluşalım" dedi gitmedim, gidemedim. 2 ay sonra hiç konuşmayacağımızı bilseydim giderdim. Buluşmaktan korktum. Çünku bana göre fazla mükemmeldi, fazla güzeldi ve ben çirkindim hâlada çirkinim ve o hâla güzel. Eğer gidersem çirkin oldugumu görecekti ve belkide daha erken gidecekti. Büyüzden onun kokusundan, bakışlarından, sarılışından mahrum bıraktım kendimi. Ondan bana kalan sadece 53,197 mesaj, 24 ses kaydı, 85 fotoğraf var. 53,197 mesajın içinde sadece beni sevindiren 10 tane mesaj vardı. Ne acı. Sanırım hayatın bana oynadıği en acımasız oyunu buydu. Oysa ben gitme diye bulut değilde gökyüzü gibi sevdim. Gökyüzüm olsun dedim. Ama dediğim ile kaldım...
Sıkı tutunun hayal kırıklıklarıma gidiyoruz.
