"Gitmek zorunda mısın?" dediğimde bana dönüp suratımı avcunun içerisine aldı, ardından dudaklarıma öpücük kondurdu "Malesef. Okulum var bebeğim." derin nefes aldım "Ugh, farkındayım ama...bari iki gün daha kalsaydınız?" kıkırdadığında elinden tuttum, yatağa oturup onu kucağıma oturttum, kafamı göğüslerine yasladığımda kollarını başımın etrafına doladı "Siz gelmeye çalışsanız?" yanaklarımı şişirdim "Bilmiyorum sevgilim," dedim köprücük kemiğine öpücük kondurup "Gelmeye çalışacağım, söz."
Bir kaç dakika boyunca öyle kaldığımızda Dylan kafamı kaldırıp gözlerime baktı, ardından eğilip dudaklarını dudaklarıma sürttü gülümseyip daha fazlası için uzandığımda dudaklarını aralayıp bana yardımcı oldu.
Ellerimi kalçalarına indirip onları sıktığımda ağzıma doğru boğukça inledi, nefes nefese geri çekildikten sonra gözlerini gözlerime dikti. Yutkunup bana baktığında onu kucağımda tutarak ayağa kalktım, ardından Dylan'ı yatağa yatırıp üzerine çıktım. Sırıtarak bana bakarken bende ona gülümsedim, saçlarımdaki ellerini suratıma getirdi ''Sakalların,'' dedi, parmağını dudaklarıma götürüp siyah pirsingime dokundu ''Seni çok seksi yapıyor.'' dudaklarımdaki elini uzanıp öptüğümde gözlerini yavaşça kapattı, dudaklarından ismim döküldüğünde kalçasını kaldırıp kendisini bana sürttü.
İstem dışı olarak dudaklarımdan hırlama gibi bir inleme çıktığında ellerimi tişörtünün içerisine sokmuşken kapı tıklatıldı.
''Siktir git,'' diye inledim, ardından Mike'ın kahkahasını duyduk ''Çocuklar bölmek istemezdim ama kızların uçağa yetişmesi gerekiyor.'' hayal kırıklığıyla kafamı boynuna gömdüm ''Tanrım,'' diye inledim ''Bir saat daha kalamazlar mı?''
Dylan kafamı kaldırdıktan sonra gözlerime baktı ''Springfield'a gelmeye çalışacağını söyledin,'' kaşlarım istemsizce kalktı ''Yani, sevişecek miyiz?'' kıkırdarken kafasını salladı, ardından daha fazla kıkırdamaya başladığında dudaklarını yakalayıp öptüm ''Pekala,'' dedim üstünden kalkmaya yeltendiğimde ''Seni şimdilik bırakıyorum.''
***
OF SAKALLI LUKE BANA HİÇ İYİ GELMİYOR AQ
