~5~

305 122 22
                                    


D.K

Bölüm 5

'EZTOK'

•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

Gece saat kaça kadar gelmelerini bekledim bilmiyorum. Çünkü beklemedim. Onlar gider gitmez yatıp uyudum.

Üzerimdeki elbisenin uzun olması işime gelmişti ve rahatça yatabiliyordum.

Herkes odalarına dağılmaya başladığında masanın üzerinde kalan abur cuburlardan biraz atıştırmıştım.

Gözlerimi ovuşturarak yataktan kalktım. Saat kaç olmuştu? duvarda saat aradım fakat bulamayınca odadan çıktım.

Salonda ki herkes telaşla oradan oraya koşuşturuyordu. Yanımdan geçen ve diğerlerine göre daha sakin görünen kızı kolundan tutarak durmasını sağladım. "Ne oluyor?" Kız bir süre beni inceledikten sonra "Gidiyoruz." dedi ve hızla yanımdan ayrıldı.

Ne olduğunu anlamaya çalışmak için fazla uykulu hissediyorum kendimi.

Odaya dönüp cam kırıklarına dikkat ederek yarısından fazlası kırılmış olan aynadan kendime baktım.

Birbirine giren saçlarımı düzeltip odaya döndüğümde, yataklardan birinde kurabiyelerle bütünleşmiş Ege'yi, diğer yatakta telefonunu öpen Efe'yi ve dolaptaki tişörtleri benim yatağıma fırlatan Savaş'ı görmeyi beklemiyordum. Bunlar ne ara geldi yahu?

"O kurabiyelerden biri neden kafanda? Peki senin telefonunu öpmenin anlamı ne? Senin kıyafetleri neden yatağa fırlattığını sormama gerek var mı?"

"O kurabiyelerle benim aramda tamam mı?"

"Şuna baksana. Dünyanın 8. harikası resmen." Bana doğru çevirdiği telefonun ekranındaki mankene baktım. Bu mu? Nasıl manken olmuş lan bu?

"Sizde hazırlanmaya başlayın artık."

"Nereye?"

"Gidiyoruz."

"Günün cevabı bu mu seçildi yahu? Gittiğinizi görebiliyorum da nereye?"

"Sende geliyorsun ve EZTOK'a gidiyoruz."

"O ne lan? Türkçe konuşsana!"

Omuz silkip kıyafetleri çıkarmaya devam etti. "Hadi ama! Biri düzgün bir şey söyleyebilir mi artık? Şu EZTOK tam olarak ne?"

"Okul, araştırma merkezi, hastane ve daha bir çok amaçla kullanılan bir kamp yeri."

"Peh. Hiç ilgi çekici değil."

Ege ve Efe saçma salak hareketlerle taklidimi yaparken onlara göz devirerek, Savaş'ın yatağa attığı kıyafetlerin üzerinde zıplamaya başladım. Çünkü amaçsızım.

"İn şurdan!" Omuz silkerek zıplamaya devam ettim.

Benim hemen ardımdan Efe'de diğer yatakta zıplamaya başladı. Son olarak Ege'de bize katıldığında Savaş sinirli bir şekilde bize öldürücü bakışlarını atıyordu.

Damarlarımdaki KimyasalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin