Wolves vs. Vampires

Asya??? Evet asyayı savaşın babası Selim kaçırdı. Ve asyanın babası Nobi sinir krizleri geçiriyor. Asya aklınıza bile gelemeyecek işkenceler görüyor. Savaş da gerilim filmi gibi elinde mısır patlağı işkence odasındaki kameradan olan bitenleri izliyor.
Gelin bide Nobinin yaşadıklarına bakalım.
Tabikide doğru bildiniz sinir krizleri arasında kurtların kalesine 5 düzine vampir yolluyor bu vampirler en tehlikelileri. Bu olay erene söylenmiyor çünkü ikizini canından çok sevdiğini herkez biliyor. Ya gider ablasını kurtarır gizlice yada orda katliam yapar ve bu da yeniden vampirlerle kurtadamların savaşının başlaması demek olur.

Savaştan;
"Baba fazla ileri gitmiyor musun kızı öldürceksin biz sadece ona acı çektirmek istedik ne yani ölüm değil sonuç"
"Ne oluyo bu asya denen vampiri çok sahiplendin sen bakıyorum da hem o vampir ölümsüz o"
"Kalbine kazık saplamazsan"
"Savaşş sen benim işlerime karışma hem söylediğin iyi oldu şu eğlenceden sonra öldürürüz"

"Baba bana öyle yapsalar diyorum sen ne yapardın"

"Benim bişey yapmama gerek yok sen kurtulurdun. Ya oğlum sen hayalini kurmuyormuydun bi vampire işkence etme hayali şimdi içeri gir ve şu vampirin tırnaklarını tek tek çıkar"

"Tamam" dedim ve işkence odasına girdim. Üstü kan içinde giysileri parçalanmış ağlamaktan rimeli akmış bi asya vardı karşımda o saçı fönlenmiş makyajlı güzel giyinen sıcacık bi gülüşü olan değil. Yanına gittim ve eğildim.
"Seni kurtarıcam ağlama artık seni babana götürücem tamam mı?"

"Lütfen..... Lütfen kurtar beni sen tek umudumsun savaş lütfen" dedikten sonra ona gülümsedim. Sonra ayağa kalktım ve korumamı aradım.
"Evet savaş bey"

"Melek butik varya evimin yanındaki git ordan kadın giysileri al başka yerden makyaj eşyası al sonra maşa falan bişeyler al bi kadının ihtiyacı olan şeyler."

"Savaş bey yoksa yengemizmi bu şanslı bayan"

"Saçmalama arkadaşım o bu olaydan kimsenin haberi olmıyacak ben sana söylemedim sen bana almadın"

"Tamam efendim"
asyanın tırnaklarını sökmem için verilen kerpetenle ipleri kestim ve masanın üstünden asyanın telefonunu alıp cebime attım. Asyayı kucaklayıp kurt hızımla şatodan uzaklaştım. Ah çocukluğumdan beri öldürmek istediğim kızı kurtarıyordum. Aklımın ucundan geçmezdi bu.
Apartman dairesi olan evime geldim. Asya duşa girdi bense ona alınan giysilere bakıyorum.

"Bu elbise ne lan askısı yok kızlar nasıl giyiyo"

"Hahaha ona straplez elbise denir savaş" dedi asya havlusuyla saçını kurularken.

"Ne ara çıktın banyodan sen aptal"

"Çok yorgunum uyuycam ben hem senin evinde.... ayyy her neyse bakım eşyası ne olcak sende"

"Var var bak burda" dedim ve makyaj eşyası ve bakım eşyası olan poşeti uzattım.

"Vay vay vay!!! Teşekkürler savaş benim için babanı Selim abiyi önüne aldın da keşke yapmasaydın sana da belki bana yaptıklarını yapar yani şey özür dilerim sanada çektircem ben"

"Önemli değil hem alışkınım verdiği cezalara yine bi ceza verirde sen nasılsın canın hâlâ acıyomu" dedim ve kolundaki kocaman çiziği gösterdim.

"Öpcen mi allah allah!!! Tabikide acıyor ama işte vampir olduğumdan yavaş yavaş geçiyor" dedi ve yatağa yatıp üstünü örttü.

"Şey iyi uykular her neyse" dedim ve eğilip baktım uyumuştu. Allahım ben niye kurtardım bu yarım akıllıyı. Erkekler yatağa yatar yatmaz uyur kızlar değil bu da erkek doğcakmışta bi yanlışlık olmuş. Sivilceli şişman çirkin pis kokan bi kız değil olsa şimdiye ben öldürmüştüm. Ama aski sırâ kumral ela gözlü fiziği güzel bi kız.  Gelde aşık olma ama ben bu vampire aşık olmam hem gözleri gerçek ela değil ki lens onlar normalde kırmızı. Benim yerimde olsa bi berke kesinlikle aşık olurdu. Deerkeen içerden bi ses geldi daha doğrusu önümde duran dünyanın 8. Harikasından.

"Sen... Sen..."

"Ne oldu nutkun tutuldu savaş"

"Aaaa ne nutkum tutulcak normal sıradan kızlar gibisin"
Üzerine tulum giymişti. Bahçıvan tulumları varya onlar gibi ama pantolonu uzun değildi kısaydı mini yani tulumun altına 0 kollu tshirt giymiş. Ayakkabı olarakta topuklu converse.

"Ne? Topuklu converse mi? Ben bunu sadece taylor swiftte görmüştüm. Nerden buldu bunu o"

"Aaa moda bunlar canım ya kafayı mı yedin sen topuklu ayakkabının topuğunu kesip conversenin altına yapıştırmadım ya"

"Yaparsın sen onu deli kız"

"BENİ ÇABUK BABAMA GÖTÜR SEN BENİM KÖTÜ YANIMI GÖRMEDİN SAVAAAŞŞŞ"

"Abla sakin tamam tamam hem burası apartman dairesi selin hanım yalı şato saray villa falan değil "

"Tamam tamam beni babama götür ve bana abla deme aynı yaştayız" dedi ve içeri gidip iki bavul getirdi

"Bunlar benim senin eşyalarınada baktım aldım beğendiklerimi bavula koydum o bavul içerde"

"Ben seni babana bırakıp gelcem orda yatıya kalmıycam"

" kalıcaksın baban seni bulursa napcan"

"Sağol çok düşüncelisin ama sen karışma benim hayatıma"

" sen neden karıştın benim hayatıma he"

"Acıdım sana da ondan"

"Ya sen mi acıycaksın senin gibi katı biri burda acıncak durumda olan biri varsa o da sensin tamam mı"

"Neyime acıncak benim ya ben sana acıdım asya sertim katıyım sinirliyim ama duygusuz değilim aynı şeyler bana yapılsa hoşuma gitmezdi"

"Sen bana biye acıdın he herkeze acımazsın sen niye acıdın"

"Çünkü ben seni....." Deerkeen kapı çaldı ve ikimiz de ilk kapıya sonra birbirimize baktık. Sonra kapıya doğru adımlar attık ve yutkunduk.

Asyadan;

Yutkundum ve kapının kulpunu aşağı doğru ittim ve açtım karşıma bi teyze çıktı savaş geldi ve baktı. İkimizde çok şaşkındık. Ben savaşın babasını beklerdim ama.

"Ya yavrum ne bu ses valla bi uyutmadınız siz anlaşamayan iki evlimisiniz ne kocan seni dövüyomu yoksa"dedi ve bana endişeli endişeli baktı. Bende güldüm.

"Evet o benim karım biz daha yeni evliyiz de ufak bi tartıştık bu kadar bi daha olmaz emin olunki"

"Tamam tamam hadi" dedi ve gitti bende kapıyı kapatıp koltuğa yattım.

"Ya sen ne diyosun savaş ne evlisi"

"Ne deseydim babam bunu kaçırdı bende onu kurtardım şimdi mızmızlanıyomu deseydim"

" tamam tamam da kadın öğlen mi uyuyodu ne tuhaf"

1 saat sonra;
"Geldik geldik yuppi" diye sevinç çığlıkları arasında savaşın boynuna atladım. Ve savaşın telefonu çaldı.

"Baba.....ama.....neden nasıl ya yapamazsın beni evlatlıktan reddedeneZsin.......... Oooo daha neler ya.........ne nerden biliyosun o  bi kere yalandı..... Dinleme cihazı mı yaaa.....senin şerefinede sanada" dedi ve yüzüne kapattı.
Yüzü çok asıktı daha deminki neşesi yoktu.  Ne oldu diye sordum.

"Babam beni evlatlıktan reddedermiş çünkü bi kızı helede bi vampir kızı kaçırmam onurumuzu zedelermiş şerefimiz yerle bir olurmuş. Beni evlatlıkran reddetmemesi için senle evlenmem gerekiyormuş. Bunu senin babanlada konuşmuş babanda kızım bi kurt tarafından kaçırıldıysa onla evlenicek bizimde bi onurumuz var demiş ve sende bende evlatlıktan reddediliriz. Ve ben senle evlenmem"

"Ay bende çok meraklıyım ya senle evlenmeye peki napıcaz" dedim ve arkadan babamın sesi geldi.                  

"Siz ikiniz evleniceksiniz"