2

116 16 17
                                    

Haziran 2007 Günümüz

Balıklamanın kenarında oturmuş balıkları izliyordum. Düşünüyordum sadece; neden çevremle bu kadar ilgisizdim? Aileme destek çıkmak yerine tüm gün odamda yatıyordum. Belki de hata bendeydi. "O balıklar eminim bakışlarından rahatsız olmuşlardır" bu Tommy'di. Sırıtarak yanıma oturdu. "Kavga ettiler" dedim uzun bir açıklamaya gerek duymadan. "Bazen bizimkiler de kavga ediyorlar Elsa. Her çift kavga eder. Hem barışacaklarından eminim" "Ya tabii" ona inanmak istiyordum ama her gün gerginlik yaratacak başka bir kavga ediyorlardı.
Sessizce balıkları izledik dakikalarca. Suyun sesi ve nefes alıp verişlerimiz dışında tek bir hareket yoktu. Sonunda "Dean'lar futbol sahasındalar. Belki bakmak istersin." Dedi. Gülümsemeden edemedim.

Ekim 2005

"Hey Tommy!" Thomas' ın yanına koştum. Yerimde duramıyordum. Ayaklarım benden izinsiz hareket ediyordu sanki. " Ne var Elsa" sinirliydi. "Sana bir şey anlatmalıyım Tommy" "Hey bak şimdi olmaz birazdan maç başlayacak ve ben kaleciyim" "Evet, evet biliyorum. Şeyi soracaktım..Im.. sizin şu karşı takımın kaptanı kimdi?" "Ne? Dean mı? Nolmuş ona?" "Evet o şey..o.. boşver başarılar Tommy!"
Sahadan koşarak ayrıldım. Caddeye çıktığımda hala koşuyordum. Böyleydim işte heyecanlandığımda, sinirlendiğimde ya da ani bir duygu patlaması yaşadığımda koşuyordum. Yerimde duramıyordum. Cadde boyunca koşmaya devam ettim. En sonunda yorulduğumda soluklanmak için bir banka oturdum. Hala aklımda Dean vardı. Hoş çocuk dedim içimden.

"Ne! Dean'dan mı hoşlanıyorsun?" Maç bitiminde Thomas' a anlatmaya gitmiştim. Ona güveniyordum ve aslında iyi karşılayacağını sanmıştım. "O çocuk tam bir züppe! Hem de beni sakatlamaya çalıştı! Onu sevmiyorum Elsa."
Tüm gün tartışmıştık. O beni vazgeçirmeye çalışmıştı, ben de onu. Ama ikimizde başarılı olamamıştık.

Haziran 2007 Günümüz

Thomas'a anlatmamın üstünden iki sene geçmişti. Ben hala Dean'dan hoşlanıyor, o ise hala Dean'ı sevmiyordu. Sadece kabullenmişti.

"Kendimi berbat hissediyorum. Eve gitsem iyi olacak." Diyerek balıklamanın kenarından kalktım. Yanımda yürümeye başladı. Sessizce parkın yanından dolanarak eve gittik.
Eve geldiğimde annem çoktan yatmıştı. Babam nerdeydi bilmiyorum bile.

Sabah kendimi uyanmak için zorladım. Kendimi bitkin hissediyordum, sanki hiç uyumamışım gibi. Kendimi yataktan attığımda evde ses olmadığını farkettim. Aşağı indiğimde, evde gerçekten kimse yoktu. Panik duygusu bir virüs gibi benliğimi sarmalamaya başladığında dışarı çıktım. Ambulans sesinin susturduğu kalabalık, hemen yan evde toplanmıştı. Thomas' ın evinde. Kalabağı yararak ne olduğunu anlamaya çalıştım. Thomas' ın annesi Marry Teyze ağlıyordu. Thomas burada değildi. Endişe panikle benliğime karışmış, başımın dönmesine sebep oluyordu. Sonra onları gördüm; annem Marry Teyze'ye su verirken, babam yüzünü sıvazlıyordu. Kafam karışmış, tüm duygularım birbirine geçmişti adeta. Yanımdan geçen sedyeye odakladım kendimi, görmeyi beklediğim manzaradan farklıydı. Mark Amca sedyede solgun suratıyla uzanıyordu. Thomas? O nerdeydi? Mark Amca'nın neyi vardı?
Gözlerim her tarafı hızla tararken gözlerimin dolmasına engel olamadım. Kalabalığın sesi uğultu gibi geliyordu artık. Sanki onları duyuyormuşumda anlamamıyormuşum gibi.
Babam beni sarsıyordu. "Elsa, hey beni dinle!" Dikkatimi ona verdiğimde devam etti. "Sen burada kalıyorsun. Ben annenle birlikte hastaneye gidiyoruz. Git Thomas' a destek ol. Her nerdeyse" Dediklerini anlamam için biraz beklemem gerekti. Thomas neredeydi?
"Baba?" Tam arkamdan Thomas' ın sesini duyduğuma yemin edebilirim. Gözlerimi kapatıp tuttuğum nefesimi dışarı verdim. Arkamda olanlara anlam veremeyen, yüzü bütün duyguların geçit yoluymuş gibi değişen Thomas' ı gördüm. "Çok üzgünüm Tommy" ağzımdan istemsizce dökülen kelimeler sinir bozucuydu. Herkes kötü bir şey olduğunda yalandan üzgünüm derdi ya da birine bir şey anlattığında anlıyorum demesi gibi. Ama ben bunların ötesinde gerçekten üzgündüm. "Neler oluyor?" Sesi sonlara doğru yükselmişti. Korkuyordu bunu görebiliyordum. Onu kolundan tutup uzaklaştırmaya çalıştım.
Ambulans çoktan yola çıkmış, kalabalık dağılmaya başlamıştı.
Thomas' ın uzaklaşan görüntüsü dikkatimi çekene dek etrafa bakmaya devam ettim. Thomas koşuyordu. Sanki yüzleşmek istemediği bir gerçekten kaçıyormuş gibi. Peşinden koşmaya başladım ancak gözlerimin buğusu etrafı görmemi zorlaştırıyordu.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 21, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Together\\SangsterHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin