Ezgi, Safari'yi Okan'a emanet ettiği gibi beni arabaya bindirdi anlaşılan hastaneye gidiyoruz. Ama ben gitmek istemiyorum ki biz hastaneye gidersek yayın iptal olacak. Ben Serkan'ı arayamayacağım. Belki o bugün yine bağlanacaktı canlı yayına, yarını beklemekten başka şansım yok..
Ezgi arabayı hastanenin önüne çekti Allah'tan hastane stüdyoya yakın.. Hastaneye girer girmez danışmaya doktorumun burada olup olmadığını sorduk.
-Mehmet ACAR odasında mı?
-Mehmet Bey'in 10 dakika sonra bir ameliyatı var muayene kabul etmiyor.
Ezgi hemen söze atıldı.
-Lütfen Mehmet Bey'e Bilge VAROL'un geldiğini söyler misiniz?
Ezgi'nin ses tonundan ne kadar endişeli olduğu anlaşılıyordu. Ona böyle hissettirdiğim için çok üzgünüm...
Danışmadakiler Mehmet Bey'in bizi beklediğini söylediler.
Mehmet Bey; yani Mehmet Abi, babamın lisedeki en yakın arkadaşıymış. Arkadaşlıklarını o kadar iyi sürdürmüşler ki birbirlerinin düğünlerinde, çocuklarının doğumlarında anlayacağınız birbirlerini mutlu günlerinde de mutsuz günlerinde de hiç yalnız bırakmamışlar. Mehmet Abi bana çok yardımcı oldu, olmaya da devam ediyor şundan eminimki olmaya da devam edecek..
Ezgi odanın kapısını çaldı ve içeri girdik. Mehmet Abi beni hemen kollarımdan tutup sedyeye otutturdu.Tam muayeneye başlıyacaktı ki tam o sırada kapı çaldı.
-Abi beş dakika sonra ameliyat başlayacak gidelim mi ameliyathaneye?
-Koçum ameliyatı bir yarım saat erteletmeye çalışır mısın? Acil bir muayene var da .
-Tabi çalışırım Abi de kim?
-Kardeşimin emaneti...
-Tamam abi anladım, ben yine gelirim. dedi ve kapıyı kapattı..
Bu sesi tanıdım gerçi nasıl unutabilirdim ki hafızama kazınan, aklımdan biran olsun çıkmayan bir sesi. Oydu işte, Serkan. Serkan Doktor. Hem de her zaman geldiğim, Mehmet Abi'nin çalıştığı hastanede..
Artık bunları düşünmeye gücüm bile kalmadı. Ağrı o kadar artmıştı ki. Mehmet Abi hemen ağrı kesiciyi yaptı.İğneyi yaptıktan sonra muayeneye başladı ve yine azından her zaman söylediği o cümle çıktı..
-Bilge nakil işlemlerini hızlandırmamız lazım.
Ezgi hemen konuşmaya başladı.
-Abi iyi diyorsun hoş diyorsun da, her hastaneye gelişimizde bunu söylüyorsun. Ben bu kızı bir senedir her ay en az 2 kere hastaneye getiriyorum. Bazen peş peşe günlerce geldiğimiz oluyor. Sakına dediklerimden sıkıldığım,bıktığım anlamını çıkarma. Çünkü ben ondan ne sıkılırım ne de bıkarım o benim canım, dostum, kardeşim.. Ben nakil merkezine gidiyorum yüz yüze görüşeceğim hastanedekilerin başvurularıyla olacak bir iş değil demek ki.
Ezgi kapıyı kapatıp çıktı.
Mehmet Abi konuşmaya başladı.
-Ben elimden ne geliyorsa yapmaya çalışıyorum Bilge. Sen bana babanın emanetisin..
-Ben seni anlıyorum Mehmet Abi.
dedikten sonrasını hatırlamıyorum ilacın etkisiyle uyuya kalmışım. Uyandığımda elimden birisi tutuyordu Ezgi! dediğimde kimse cevap vermedi, elimi de bıraktı. Ardında kapı sesini duydum. Neydi bu şimdi kimdi o elimi tutan..
Acaba Serkan mıydı? Saçmalama Bilge ne işi var Serkan'ın burada. Ağrım azalmıştı sedyeden doğrulup ayakkabılarımı giydim. Tam kapıyı açıcaktım ki ben açmadan kapı açıldı. Acaba az önce elimi tutan mı gelmişti? dememe kalmadan Ezgi'nin sesini duydum.
-Kızım sen beni deli mi edeceksin, ne işin var ayakta?
-E ne yapayım kimse yoktu merak ettim. Dışarı çıkacaktım.
-Ben olmadan çıkamazsın!
-Emredersiniz Hanımefendi!
-Emrederim tabiki.
Ezgi'nin sesi bir değişik gelmişti kulağıma.
-Ezgi ne oluyo?
-Gel otur şöyle. dedi kollarımdan tutup sandalyeye oturttu.
-Ezgi başlar mısın artık konuşmaya? Lütfen!
-Bilge! Hani ben yanınızdan nakil merkezine gittim ya.
-Evet
-İşte gittim konuştum.
-Eee ne dediler?
-Şey dediler..
-Kızım konuşsana lafı geveleyip durma.
-Bilge ben çok üzgünüm..
-Ezgi sinirleniyorum ama..
-Tamam sen sinirlenme. Lütfen! Sakin ol.
-Başla o zaman konuşmaya.
-Tamam. Bana dediler ki.. Beklediğiniz nakil zor bir nakil. Bir yıldır gelmediyse eğer nakil bu saatten sonra da zor. Ama tabi ümidinizi kaybetmeyin ne zaman ne olacağı hiç belli olmuyor. Ama dediğim gibi nakilin gelme olasılığı düşük. Beklediğiniz nakil de kornea nakli sonuçta. dedi
-Yani bundan sonra asla göremeyeceğim..
-Öyle konuşma Bilge. Bulucaz o nakili, o nakil bize gelicek ben buna inanıyorum. dedi ve ağlamaya başladı.
Hemen Ezgi'ye sarıldım " Lütfen ağlama!"
-Demek ki benimde hayatımda göreceklerim bir yıl öncesine kadarmış. Seni , babamı, abilerimi gördüm..
Keşke annemide görebilseydim...