"... iyi ki doğdun!!!" herkes bağırarak bu şaçma şarkıyı söylüyordu. Eskiden doğum günlerini çok severdim. Bir sonra ki doğum günüm hemen gelsin diye her akşam dua ederdim. Fakat şimdi hiç bir şey ifade etmiyordu.
"Hadi üflesene Kiara" dedi Peter'ın annesi. "Bir dilek tut" dedi Alli'nin annesi. Gözlerimi kapadım ve pastanın üstünde duran 5 mumu bir nefeste üfledim. Ben hariç herkes mutluydu. Benden mutlu olmamı bekleyen insanlar varsa, bu saçma düşüncelerinden vazgeçsinler çünkü dün babam öldü ve ben bugün doğum günümü kutluyorum.
Alli'nin annesi pastaya kesmek için mutfağa götürdü. "Ne diledin?" dedi Peter. "Gerçekleşmeyecek bir şey diledim size söylesem bir anlamı olmaz" dedim gözlerimi kapatarak. "Saçmalama Kiara! Hadi söyle. Kim bilir belki dileğin bir gün gerçekleşir?" "Peki" dedim ve konuşmaya devam ettim. "Annem ve babamı hayatımın her hangi bir anında karşıma çıkmalarını, tekrar mutlu olmamızı diledim." İlk önce bana deli gibi baktılar. Alli'nin annesi ile kafamızı annesine çevirdik "Pastalar geldi!"
***
"Her şey için teşekkür ederim" "Tatlım üzme kendini artık daha güçlü bir kız olma zamanı tamam mı?" dedi Alli'nin annesi. Başımı evet anlamında salladım. "Ozaman hediyeleri açalım!" "İyi ki doğdun Kiara seni çok seviyorum hep yanında olucam sakın merak etme." "Teşekkürler Peter" hediye paketini aldım ve hediyemi açtım. "Tanrım Peter bu çok güzel" dedim ve sıkıca sarıldım. Beğenmene sevindim. Belki anne ve babanın resmini koyarsın diye düşündüm." Bana çok güzel bir çerçeve almıştı. "Merak etme, öyle yapıcam Peter"
"Sıra bende! Mutlu yıllar Kiara senin hep yanında olucam çünkü seni çok seviyorum." "Ben de seni Alli" dedim ve paketi açtım. "Dikkat et!" dedi Alli'nin annesi. Sanki yalnış bir şey yapmışım gibi yüzüne baktım. "İçinde ki küçük dostuna zarar vermek istemezsin herhalde" diyerek gülümsedi. Paketi hızlı ama dikkatlice açtım. İçinden çıkan şeye inanamadım. Yavru bir tavşan! "Nasıl çok tatlı değil mi? Bir tane de bana aldık" dedi Alli. "Bu-bu çok tatlı!" "Zor zamanlarında yanında olsun istedim. Biz yanında olamadığımızda yalnız olma istedim." dedi Alli ve ona sıkıca sarıldım. "Hayatımda aldığım en güzel ve en tatlı hediye!"
Diğer çocuklarında hediyelerine açtıktan sonra parti bitti. Evde ben Alli, Peter ve aileleri vardı. Alli ve ben yavru tavşanlarımızla oynuyorduk. Sanırım Peter biraz kısknmıştı aslında onlarında 2 tane kedileri vardı. Luna ve Dash.
"Adına ne koydun Alli?" "Minnie. Sen?" Tavşanıma baktıktan sonra cevap verdim. "Angel."
"Ben susadım" dedim ve mutfaklarına yöneldim. Bardağa suyu doldurdum ve bir yudum aldım. Işığı söndürdüm ve yan odadan gelen Peter ve Alli'nin ailelerinin konuşmalarını dinledim. Alli'nin babası "Kiara'nın bu zor günlerinde yanında olmamız lazım. Biz de kalmasını çok ister fakat biliyorsunuz ki biz daha düzenimizi yeni kurduk. Herkes Başımıza gelenleri biliyordur herhalde?" Alli'nin 2 ablası vardı. En büyükleri Allison. Ortanca ise Madison. Allison 17 Madison ise 15 yaşındaydı.
Yaklaşık bir yıl önce bir sapık Allison, Madison ve Alli'yi kaçırdı. Alli daha 3.5 yaşındaydı. Sapık annesininden ve babasından çok yüklü bir miktarda para istemişti. Parayı zamanında getirmezlerse, geciktikleri gün sırayla kızlarını öldüreceklerini söyledi. Parayı zar zor, borç alarak topladılar.
İlk gün Allison öldü.
İkinci gün Madison öldü.
Üçüncü gün Alli'yi kurtardılar.
Daha yeni düzen kurduk derken, daha borçları yeni ödedik anlamında söyledi sanırım.
Peter'ın annesi "Haklısınız. Sonsuza kadar bizimle kalamaz. Biliyorsunuz biz de Peter'ın abisini yatılı okula verdik. Öz oğlumuzu Zac'i verip Kiara'yı almak istemiyoruz." dedi. "Sanırım yetimhaneye vermeliyiz?"
