Uyandığımda okula gitmek için erken olduğunu anladım. Henüz servisimin gelmesine 1saatten fazla vardı. Sessizce odamdan çıkıp yine sessizce Babamın odasına girdim. Babam diye demiyorum uyurken bile çok yakışıklıydı be adam. Yatakta düz döndü ve bir kolunu yanına doğru düz bi şekilde uzattı. Sanki beni farketmişti. Aldırış etmeden uzattığı kolunun üzerine kafamı koydum. Öylece babamı seyrederken onun ne kadar mükemmel bi adam olduğunu düşünüyordum. Ben derin derin düşünürken birden bana döndü ve gözlerini pörtletip "böö !!" diye bağırdı. Korkuyla sıçrayıp yataktan kalktım.
Babam kahkahalara boğuluyordu resmen.
"Baba ya çok kötüsün." dedim üzüntüyle.
Babamda beni taklit ederek yalandan bir hüzünle ;
"Çok mu kötüyüm bücür ?" Bana bunu söylemesinden nefret ederdim. Bildiği halde inadıma yapıyordu. Ben de her zaman ki açıklamayı yaptım.
"Ne bücürü baba bizi sevgili zannediyolar birlikte görenler."
"E tabii ki insan yakışıklı olunca gencim de tabii. Normal yani " Kendini beğenmişlik yaparak konuşuyordu.
Aslında çok doğruydu bu söyledikleri. Ona hak veriyordum. Ben bişey demeyince tekrar konuştu.
"Ne oldu sustun bücürüm ? " dedi gülerek. Ben de güldüm ve kendi odama gidip hazırlanmaya başladım. Dolabımdan siyah dizimin neredeyse bir karış yukarısında kalan siyah şortum ve mavi t shirt le güsel görünüyordum. Saçlarımı açık bırakıp omuzlarımdan sarkıttım. Çantamı da alıp aşağıya indim babamla gülşen teyze gülüyorlardı. Merak edip sordum.
"Sabah sabah neye gülüyorsunuz böyle ya ? "
Babam gülerek fevap verdi yine .
"Sabah ki şakayı anlatıyordum gülşen ablaya anlatıyordum." dedi keyifle ben hiç bişey demeden kahvaltımı yaptım servisin geldiğini görünce kızgın tavrımdan kurtulup Babamı ve gülşen teyzemi öptüm. Tam evden çıkarken babam seslendi .
"Okul çıkışı hastaneye gel ben adresi mesaj atarım sana. Okul kıyafetini halledelim. "Dedi ben de gülümseyerek kafamı salladım. Servise binince Giray ve gamzeye günaydın dedim.onlarda gülümseyerek günaydınn dediler aynı anda. Onların hemen önüne boş olan yere oturdum. Kulaklığımı taktım ve şark8 dinlemeye başladım. Yanıma bir ağırlık çökünce kafamı çevirdim. Bora banas gülerek
"Günaydın fıstık naber ? " dedi şaşkınlığımı görünce toparlamaya çalıştı.
"Yani ... Şey ben... Yanlış anlamanı istemem... "
"Tamam sorun değil sadece senden beklemediğim bişeydi. O yüzden şaşırdım. " dedim. Tebessüm ederek.
Rahatlamış gibi görünüyordu. Ben de kendimden beklemiyeceğim bişey yapıp konuşmaya başladım.
"Ha bu arada iyi senden naber yakışıklı ? "
Şimdi de Bora afallamıştı.
"Sorun olucaksa bi daha söylemem kusura bakma lütfen." dedim mahcup bi şekilde.
" yok.yok. bi sakıncası yok bundan sonra sen fıstık bende yakısıklı anlaştık mı ?" dedi elini bana doğru uzatırken.
"Anlaştık yakışıklı." dedim elini sıkarak. Dersler bittikten sonra servisin yanına gittim. Ahmet abiye bugün gelemiyeceğimi söyledikten sonra hemen bi taksiye atlayıp babın mesaj attığı adresi tatif ettim. Hastaneye geldiğimde danışmaya babamım odasını sordum. Hastası olmadığı hemen yanına gittim.
"Kerem beye bakmıştım ama ? " dedim gülerek.
"Sen boş boş ver kerem beyi babanı ara sen ." dedi o da gülerek. Masasının önündeki koltuklardan birine oturdum. Tam o sırada içeriye birisi girdi. Hatta daldı. Babam sinirle bakarken ben de kapıya döndüm. Genç bir çocuk kendini kurtarmaya çalışıyordu. Babam çocuğa biraz daha bakınca bakışları yumuşadı. Çocuk sonun da konuştu.
"Hocam. hastanız olduğunu bilmiyordum. Kusura bakmayın ben şu tahlilleri bırakayım. " dedi ve masanın üstüne bir kaç kağıt bırakıp geriye doğru çekiliyordu. Babam gülerek cevap verdi.
"Gel Gökay gel hastam değil , kızım Zeynep " dedi. Çocuğun gözleri bana çevrildi. Sanki kilitlenmiş gibi gözlerime bakıyordu. Ben de memnunca gülümseyip ona döndüm. Sonunda konuşmak aklına geldi.
"M... M..memnun oldum. Ben de gökay." dedi. Konuşurken kekelemişti ama nedenini anlayamadım. Babam oturmasını söyleyince karşımdaki koltuğa oturdu. Yakasındaki isim kartı dikkatimi çekti daha doğrusu soyisim onlar babamla bişeyler konuşurken dayanamayıp sordum.
"Pardon soyisminiz BAŞER mi ? "
"Evet. Bi sorun mu var ?"
"Yok hayır bişey daha sorabilir miyim acaba? "
"Tabii ki "
"Yeni okulumdaki arkadaşlarımın da soyismi BAŞER belki tanırsınız ? "
"İsimleri ne ?"
"Giray ve gamze ikizler."
Sen sağlık meslek lisesinde mi okuyosun ?"
"Evet sen onları tanıyorsun sanırım.?"
"Gamze ve giray benim kardeşlerim. "
Ağzım açık kalınca babam konuştu.
"Maviş ağzını kapat sinek kaçacak."
Dediğinde gökay gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı. Çok şaşırmıştım.
Gökay konuşmaya başlamıştı. Ama ben hala şaşkın olduğumdan dinleyemiyordum.
" .... E hocam bugün ki yemeğe geliyorsunuz değil mi ? "Dedi ben ne yemeği olduğunu hala anlamamıştım.
Babam bakışlarını bana çevirdi ben de ona baktığım için göz göze gelmiştik.
"Gider miyiz maviş ?" dedi babam
"Ne olduğunu anlamadım ama gideriz ." dedim gülerek. Babam bana cevap verdi.
" hastanenin düzenlediği bir yemek herkes çocuğuyla eşiyle ailesiyle gelicek ben de bu durumda ailemle gidicem."
Dedi ailesi bendim biz iki kişilik bi aileyiz.
Gökay : "akşam görüsürüz o zaman iyi akşamlar." deyip odadan çıktı. Babamla ben de çıktık. Önce formayı halledip sonra bi avm ye gittik . bana bi elbise almamız gerekiyordu. Gideceğimiz yer şık bir restaurant mış babam öyle söyledi. Tabii ki hiç vazgeçmediğim renk olan mavilere baktım. Babam ise kırmızı bir elbise gösterdi ve bunu aldığını söyledi. Babama güvendiğim için bişey demedim. Dediğim gibi tarzını severim. Güzel giyinir
Eve gidince hemen kısa bir duş alıp saçlarımı kuruttum.maşa ile doğal bi şekilde bukleler yapınca saçı bırakıp istemeyerek makyaj yaptım. Bence makyaj saçmaydı insan olduğu gibi görünmeliydi. Yüzüme bi sey sürmedim göz kalemi, eyeliner sürdüğüm için mavi gözlerim ortaya cıkmıştı. Dudağıma da pudra tonlayında bir ruj sürdüm. Dolabımdan siyah steletto ayakkabılarımı ayağıma geçirip çantamı elime aldım. Aşağı indiğimde babam tv izliyordu. Beni farkedince gözleri fal taşı gibi açıldı.
"Lan ben bu elbiseyi bu kadar kısa düşünmemiştim!!" dedi sinirle.
"Sen seçtin babacım "dedim neşeyle.
Aslında giydiklerime yanımda olduğu sürece karışmazdı. Beni koruyacağı için.
Şimdi anlamıştım niye bu elbiseyi aldığını
Uzun olacağını düşünüyordu. Ama tabii ki yanıldı. Arabaya binince hemen bir şarkı açtım en sevdiğimi tabii ki "demet akalın - gölge" bu şarı şimdilik favorimdi. Şarkıya eşlik ederken babam şarkıyı kapattı ve arabadan indi. Ben de inip yanına gittim. Koluna girdim biraz yürüyünce valeye döndü ve konuştu.
"Dikkat et çizik bile olmasın.!" dedi. Babam arabasına aşıktı. Hele bir de arabası honda olunca ben de bir honda severdim.içeriye girdiğimizde buranın harika bir yer olduğunu farkettim. Garson babamı tanıdığı için masamızı gösterdi. Masaya giderken bütün gözler neredeyse bize çevrilmişti. Masaya gittiğimizde gökay bizi farketti. Gamze ve giray da kafasını bize çevirince şok oldular ve aynı anda ;
" OHA ZEYNEP ? " dediler. Ben bu hale gülerken babam sandalyemi çekti oturdum ama hala bana ufo görmüs köylü gibi bakıyorlardı. Gökay durumu anlattı. Aynı zamanda gökay giray ve gamzenin anne babası da buradaydı. Yemekten sonra gençler dans ediyorlardı güzel bir müzikle . babam , gökayın babası erdem amca ve sanem teyze birlikte sohbet ediyorlardı.gamze ve giray dans ediyorlardı. Ben ve gökay da tabaklarımızdaki yemeklerle meşguldük. Gökay bana yaklaştı ve dans etmek ister misin diye sordu. Ben babama baktığımda gülümsedi ve olumlu anlamda başını salladı. Ayağa kalktığımızda bakışları üstümüzde hissedebiliyordum. Gökay kulağıma yaklaşıp herkes bize bakıyor diye fısıldadı. Ben de farkındayım dedim.
"Kaç yaşındasın " diye sordu merakla .
"18 " diye cevap verdim. Tam bişey daha soracakken giray ve gamze geldi.
Giray konuşmaya başladı.
"Eş değişimi abicim."
Gülerek giraya yaklaştım ve onla dans etmeye devam ettim.
Müzik bittiğinde masaya oturduk ve babam "çok iyiydiniz" diyerek bize gülümsedi.
Ardından sanem Teyze konuştu.
" çocuklar yarın akşam zeyneplere davetliyiz haberiniz olsun " dedi.
S
ŞİMDİ OKUDUĞUN
mavişin serserisi
HumorAslında dünyadaki en sevdiği insan olan babasının zoruyla geldiği ve sevmediği bir şehirde yaşayan Zeynep ' in gerçekten yaşamayı öğreniş hikayesi ve hayatı hakkında bilmediği gerçeklerin ortaya çıkışı...