Evet ben oyum herkesin nefret ettiği şımarık kız. Herkes bana param için ve ailem için yaklaşıyor ve ben bu yapmacık insanlardan bıktım. Ailemin ne kadar zengin olduğu milleti ne kadar ilgilendiriyorsa beni de bir o kadar ilgilendirmiyor. Biz neden normal bi aile gibi olmadık ki. sadece yemekten yemeğe ailemin yüzünü görüyorum ve bu hiç de hoş değil. Keşke kardeşim olsaydı da onla dertleşip onla vakit geçirseydim. kardeşim olmasa da 16 senedir yanımda olan Pelin var ve iyiki de var ailem onla görüşmeme kızsa da ben gizli gizli onla buluşup konuşuyorum ve bu bana çok iyi geliyor.bide ben ne yaparsam yapayım aynısını yapan Sera var. Herkes gibi oda benim hayatımla ilgileniyo ve ben bundan hiç hoşlanmıyorum.
Büyük bir kahkahayla ürküldüm ve hemen oturduğum banktan kalkarak etrafa baktım ve ağacın altında oturan çocuk dikkatimi çekti.Alaylı bir tavırla gözlerini dikmiş bana bakıyordu. Oturduğu yerden kalkıp bana doğru yürümeye başladı .Üstünde nefret ettiğim okulun üniforması vardı. Hayal sanat okulu o okul bana ne kadar saçma gelse de bi çok aile çocuğunu oraya yazdırmak için çabalıyor. genelde bu parka hiç kimse gelmez ve ben burada kendi kendime sorunlarımı aşmaya çalışıyorum ve buraya her zaman gelirim ve bu çocuğu hiç burada görmedim.
"Demek herkes senden nefret ediyo"
kulaklarımı dolduran alaylı ses dikkatimi dağıtmaya yetti.Sert bi ifadeyle karşımda duran nefret etiğim okulun ünüformasını giyen çocuğa baktım. Siyah saçlara ve kahverengi gözlere sahipti. Kahverengi gözlerini dikmiş benden cevap bekliyordu.
"Seni ilgilendirmez kimin benden nefret ettiği" dedim.
"O zaman bağırarak konuşmasaydın bende duymasaydım" dedi ciddi bir sesle.
Gerçekten bağırarak mı konuşmuştum ben farkında bile değilim artık ne kadar dolduysam.şaşkınlığımı belli etmeden sinirle çocuğa baktım.
"Duymamazlıktan gelseydin sende"
"Ama ilgi çekiciydi" dedi. Sırıtarak bana yaklaştı ve parmağını alnıma kayarak başımı geri itti ve "hala o gün ki gibi küçük kız gibisin " dedi ve yürümeye başladı.
Afallayarak "ne demek istedin sen " diye bağırdım. Çocuk arkasını bile dönmedi duymamazlıktan gelerek devam etti yürümeye "Beni tanıyomusun !" diye bağırdım.
Çocuk arkasını döndü geri geri yürümeye devam ediyordu yüzünde sıcak bi gülümseme vardı.
"Olamaz mı? Olabilir.." dedi ve koşarak uzaklaştı.
Ben durduğum yerde öle kala kalmıştım o çocuk kimdi nereden tanıyo beni diye düşünmeye başladım. Bir kac yağmur damlası sayesinde kafamdaki sorulardan kurtulurken saatin geç olduğunu farkettim ve koşar adımlarla evin yolunu tuttum.
---
Kapıdan içeri girince evde bir çok insanın olduğunu fark ettim. Bugün annemin 37. yaş günü partisi vardı o çocuk yüzünden aklımdan çıkmıştı. hemen odama doğru yürümeye başladım dün akşamdan hazırladığım elbisemi giymek için odamın kapısını açtım.hızlı bi şekilde ışıkları açıp dolabıma doğru yürüdüm. Dün akşam seçtiğim beyaz renkte olan kısa elbiseyi elime aldım ve giymeye başladım.Elbisem oldukçada sade ve şıktı.Sırt tarafında kalp şeklinde dekoltesi vardı.Elbisemi giydikten sonra hemen makyaj masasına oturup ilk önce saçlarımı yapmaya başladım. Elbisemde sırt dekoltesi olduğu için saçlarımı yandan salaş bir şekilde ördüm. Daha sonra makyajımı yapmaya başladım. Hafif bir makyaj olacağı için önce aylaynır çektim ve rimeli elime aldım onu da sürdükten sonra son olarak da ten renginde olan dudak parlatıcımı sürdüm ve makyajım bitti.Koluma toz pembesi ve altın sarısı olan bilekliklerimi taktım.Dün akşam yatağımın altına koyduğum toz pembesi ve üzerinde ufak beyaz taşlarla süslenmiş platform topuklularımı giydim ve hazırdım. Hızlı adımlarla annem ve babamın yanına gittim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın İlk Notası
Teen Fiction"Sen koskocaman müzik, Ben sana aşık ufacık bir nota. Öylesine uzak, öylesine yalnız.."