Sana Bir Sır Vereceğim

52.Bölüm "Bu yaşadıklarımızın hepsi..."

Naz'dan

"Çok küçüktük daha... ama çook. Bir gün ablam rahatsızlandı. Acilen hastahaneye gittik. Doktor kalp hastası olduğunu ve hastalığın ilerlediğini ama Nihat diye bir doktor olduğunu ve araştırmalar yaptığını söyledi. Ablamı alıp bahsi geçen adamın yanına gittik. Bir iğne...sadece bir iğne... Ablamı 'ŞİFACI' yaptı. O gün oraya bir aile geldi. Adam bağırıp çağırarak "Oğluma ne yaptın?" deyip duruyordu. Çocuk geçmişe gidip bazı şeyleri değiştirebiliyor. O çocuk ablamı geri getirebilir tabii bu yaşadıklarımızın hepsi başka bir özel çocuğun elinde değilse..."

Tilki'den

"Ne demek bu yaşadıklarımızın hepsi başka bir özel çocuğun elinde değilse? Ne anlamalıyız bundan?" hiç düşünmeden cevap verdi Naz.

" Çok fazla araştırma yaptım bu konuda. Özel olmadığım için de bu araştırmaları yaparken peşime kötü adamlar, Büyük Abiler takılmadı. Elde ettiğim bilgilere göre sizin için ilaç üreten sadece Nihat ve Kuzgun lakaplı kalp cerrahı değildi. Onların ellerindeki bulgulara ve dosyalara bakma imkanı bulduğumda bu ilacın formüllerinde eksik bir parça buldum. Yani iki doktor yalnız başlarına bu ilacı üretemez. Formül 3 doktor arasında paylaştırılmış. Ancak üçü bir araya geldiğinde ilaç ortaya çıkıyor."

Söylediklerinin bizim konumuzla alakasını kafamda kurarken Naz sözlerine devam etti.

"Şimdiye kadar atladığınız bir nokta var. Yani bu zamana kadar dikkat etmediğiniz mühim bir nokta."

Allah aşkına yıllardır özel olan biziz ne atlamış olabiliriz ki? Düşüncelerimden sıyrılıp tekrar ortamı dinlemeye başladım. Savaş, kızın sadece karısının kardeşi olduğunu ve onu teselli edebileceğini düşünürken ne ara bu konuya geldi diye düşünüyordur şimdi. Bunu düşünmemle Savaş söze karıştı.

"Ne atlamış olabiliriz ki? Bizim neler yaşadığımızdan, günlerce bu konuyu düşünüp uyuyamadığımızdan haberin var mı?" yaklaşımı biraz sertti. Sevgi abla ortamı yumuşattı.

"Gerçekten atladığımız bir şey olamaz mı? Hadi daha fazla merakta bırakma bizi Naz"

"Peki hiç sordunuz mu birbirinize neden güçlerimiz aynı değil diye? Sormadınız. Geçmişte kalp rahatsızlığınız ne kadar ağırsa gücünüz de o kadar büyük oluyor. Ve bu üç doktor zamanında kalp hastası bir çocuğu kalbi durmasına rağmen hayata bu ilaçla geri döndürdüler. Ve tahminlerimce o çocuk istediği her şeyi yapabilir. Bir ayrıntı daha gençler, o çocuk üçüncü doktorumuzun çocuğu. Ayrıca doktor yaşıyor. Elinde ise iki farklı ilaç var. Demem o ki; herkes kendinin olan şeyleri daha çok önemser yani ikinci ilaç belki de sadece çocuğunda kullandığı bir ilaç. Burada sormamız gereken soru Nihat'ın ikinci ilaçtan haberi var mı ve ilacın farkı ne?"

Söyledikleri karşısında ağzım açık kalmıştı. Gerçekten de mantıklıydı. Zeynep aramızda en ağır kalp hastasıymış zamanında ve en büyük güç onda. Sonra Duru sonra Savaş...
Gerçekten mantıklıydı.

"Yani sen diyorsun ki böyle bir çocuk var ve neden hiç karşımıza çıkmadı. Gücüyle bizim hayatımıza hükmetmiş olabilir mi? İnanmıyorum." Aylin haklı olarak korkmuştu.

O akşam herkes kendi köşesinde bu konuşulanları düşündü. Naz'ın bizden isteği ona yardım etmemiz ve o çocuğu bulmamız. Ve tabiki Duru'yu geri getirecek çocuğu. Yine hayatımız özelleşti anlaşılan... Yada yine içine edildi.

Çok soru işaretli bir bölüm oldu:) okuyan ve oylayan herkese teşekkürler..... Söylemem gereken bir şey daha var sanırım... Her şeyin bir sonu var:( Ve o sona yaklaşıyoruz. Bundan sonraki bölümlerde her şeye hazır olun. Bu son sakin bölümümüz:)