Hırsızlık Vakası

111 8 3
                                    

Büyük bir gümbürtüyle uyandım. Uçak iniş yapıyordu. Etrafıma bakındım. Eyfel kulesine baktım. Doğduğumdan beri bu anı beklemiştim. En büyük hayalim Eyfel kulesini görmekti. Ve uçaktan indim. Çamtamdan adres kağıdını çıkardım. Hemen otelime yerleşmem gerekiyordu. Elimdeki adres kağıdına bakarken
Birden bir şey kolumu çekiştirdi. Arkama döndüğümde maskeli birisinin çantamı çekiştirdiğini fark ettim. Sauvetage. S' il vous plaît aider ( imdaaat, yardim edin ) diye bağırdım. Ama boşuna ! Adam çantamı kapmış kaçıyordu. Peşinden koştum gözden kayboldu.

Bir köşeye oturup ağlamaya başladım. Tabiki de çantanın derdinde değildim. Ama içindeki para, benim en büyük birikimimdi. Telefonum da gitmişti. Annemlere de haber veremezdim. En yakın karakola gittim. Polisler harekete geçti. Saatlerce hırsızı aradılar ama bulamadılar. Polis bana kalacağım yere gidip dinlenmemi söyledi.
Ağlayarak yola koyuldum. Adresi buldum. Otelin parasının önceden ödendiğini düşünüyordum. İçeri girdim, gözyaşlarımı sildim. Bayan adımı sordu. "Kayla Çınar"
Bayan öyle bir kayıt yapılmadığını söyledi. Şimdi kayıt yaptırmam gerekliydi. Kayıt yaptırdım yaptırmasına ama fiyat.... Tam €500.

"Nolur yaşadıklarımın hepsi bir rüya olsun." Dedim. Ve koluma baktım. Olamaz !!!! Yok işte yok. 5 parasız kaldım ortada. Ağlayarak dışarı çıktım. Ne beklerken ne olmuştu !
Hayal kırıklığıyla bir telefon kulübesine gittim. Cebimi karıştırdım, yaşasıııın ! Cebimden bir kaç kuruş çıktı. Bu beni sevindirmişti. Hemen parayı içine attım. Numarayı çevirdim. Ama bendeki şans bu kadar. Telefon bozuk çıktı. Orada yere yığıldım. Uyandığımda etrafımda birileri vardı. Hastane gibi bir yerdeydim. İnsanların ne dediğini anlayamıyordum. Sanki bütün Fransızca bilgim yok olmuştu. Bu Fransızlar ne kadar da görgüsüz! Uyanınca hemen beni yanliz bıraktılar. Ve yine yanlız kaldım.

***************
Uykum geldi. Eyfel kulesinin oralardaydım. Belki bir yardım eden olur diye meydana çıktım. Ve orada sızmışım. Normalde öğlen uykusuna yatan birisi değilim ama böyle bir tramva geçirince insan yoruluyor. Uyandım, çan vakti gelmişti bile. Bu demek oluyor ki akşam olacak. Acaba bu gece nasıl geçecek diye düşündüm. Gözüme bir tabela çarptı
"PAUVRA TENTE" (yoksul çadırı). Şu anda yoksul sayılırım değil mi ? Hemen bir çadıra girdim. Gece orada kaldım.

"Ne olur eski yaşantıma döneyim. Hayallerimin Şehri Paris, Korkulu rüyalarıma dönüşmesin...."

Başımın Derdi ParisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin