Her zamanki gibi hizmetçi üniformamı üzerime giymeye başladım, varlıklı bir ailenin evinde çalıştığım için üniformamı giymek zorundayım. Ah, işte zenginlik bu . Ben de bu dünyaya hizmetçi olmak için gelmişim. Herkesin bir görevi var, benimde görevim Ar ailesine hizmet etmek. Çağlar olmasa daha iyi olabilirdi tabi. Diye düşünürken elimi sırtımdaki fermuara götürdüm , kahretsin sıkışmış. Fermuarımı giysimin arasından kurtarmaya çalışırken sırtımda bir el hissettim. ''Uv ufaklık, kapatmana yardım edeyim.'' dedi ve ustalıkla fermuarımı kapattı. Arkamı döndüm ve '' Aptal çocuk ne yapıyorsun , bana yaklaşma .''' diye bağırdım. Çağlar alnıma parmağını tıklatarak ''Sahibinle doğru konuş,canım kahve istiyor.'' Diyerek bilmiş bir şekilde odamdan çıkıp salona doğru yürüdü. Bay pişkin , ben ona gösterirdim ama , sahip ne demekmiş. Mutfağa gittim ve kahveyi ustalıkla yapıp fincana boşalttım. Çağlar da o sırada televizyondan maçlara bakıyordu. Tabi, Çağlar öküzü demek maç demekti. Ben de bilerek televizyonun önünden yavaş yavaş geçerek Çağlar'a ''Buyrun efendim, kahveniz .'' dedim. Çağlar ''önüme koy'' diyerek sehpayı gösterdi. sehpaya koydum.doğrulmam ile burnumu öptü. Yüzüne hafif bir tokat atıp ''Pis sapık, Jale hanım bunu duyunca ne diyecek bakalım. '' dedim. Pis pis sırıttı ve ''Anneme hesap mı vereceğim ufaklık sanki.'' dedi. Peki o zaman görürsün dedim ve merdivenlere doğru yürümeye başladım. Çağlar arkamdan ''İşinden kovarım.'' dedi . Kovması sanki mümkünmüş gibi. Ben küçüklükten beri buradaydım ve aramızda büyük bir bağ vardı. Annemlerden daha çok seviyordum onları belkide. '' Hadi kov .'' dedim sertçe Çağlar'a . Çağlar ''Şimdi olmaz . '' dedi ve ayağa kalkıp yanıma yaklaştı . ''Başka bir gün birlikte gideriz. '' Dedi. Bu çocuk beni delirtmekten başka bir işe yaramıyordu. ''Peki, peki '' dedim umursamaz bir tavırla ve üst kata çıktım o da arkamdan '' O zaman bunu kabul ediyorsun diye varsayıyorum '' dedi. Merdivenin dirseklerine tutunup aşağıya bakarak ''Seni bir gün geberteceğim. '' dedim gözlerimi pörtleterek . Ve arka odanın kapısı açıldı. Jale hanım hafif kıkırdayarak '' Ah ah ne zaman büyüyeceksiniz.'' dedi ve gecelikleriyle tuvalete girdi. Jale hanım ellili yaşlarda olmasına rağmen hala güzel ve alımlıydı . Omzuna düşen kahverengi saçları, badem yeşil gözleri ve yaşına göre oldukça güzel bir fiziği vardı. Kendime baktığımda acaba onun yaşında o kadar güzel olabilecek miyim diye düşündüm. Koyu kahve, siyah uzun saçlarım, mavi gözlerim ve beyaz tenimle porselen bebeklerine benziyordum. Aslında çok çirkin sayılmazdım, hatta yaşıtlarıma göre idealdim fakat korku filmlerindeki bebeklere benzemeseydim. Alık alık evin duvarındaki aynaya gözüm dalmışken Jale Hanım tuvaletten çıktı ve beni dürterek kahvaltıyı hazırlamamı söyledi. Onaylayarak aşağı iniyordum ki üniformam ayağıma takıldı ve yere düştüm . Bir dakika bu sert bir yer değildi. Yumuşak bir şey ve hafif elmalı bir koku alıyordum, gözlerimi yarı açtığımda Çağlar'ın üzerine düştüğümü anladım.Daha doğrusu onun üzerine yuvarlanmıştım . O öküzün vücudu kas olduğu için bir şey olmamış gibi gözüküyordu. 'Ah !' diye inledi ve beni üstünden attı. ''Çok ağırsın. Sana çok mu yemek veriyoruz acaba ?'' dedi .Sonra elini yüzüme koyup ''Aptal sana bir şey olmadı değil mi ?'' dedi. Jale hanım bu sırada evin doktorunu aramıştı. Yanıma gelip ''Ah Asya, sana bir yardımcı almalıyız bu böyle olmayacak. '' dedi . '' Ben de ayağa zorlanarak kalkıp ben iyiyim , sağolun bir şeye gerek yok , kahvaltı hazırlayayım.'' deyip mutfağa gittim . Çağlar arkamdan yetişip '' Sana bir şey olmasından değil de böyle gidersen yakında canım lüks evim zarar görecek. Bir yardımcı alacağız senin yanına ''dedi.Onaylarcasına başımı salladım. Sonuçta kararı onlar verirlerdi.Jale hanım diretse de doktor çağırtmadım. Bir gün böyle sakin sayılacak bir şekilde geçti.Akşam eve gitme zamanı gelmişti.Üstümü değiştirdim . Ve evdekilere hoşçakalın . diyip ayakkabılarımı giymeye komidinin oraya gittim . Çağlar her zamanki gibi , akşam olduğu için beni bırakmayıp zorla eve götürmek istedi. Aslında belkide en çok güvendiğim arkadaşım oydu çocukluk arkadaşımdı o benim. Muzaffer arabayı hazırlarken Çağlar bana döndü ve yarın okulda görüşürüz.Dedi. Onunla aynı liseye gidiyorduk ve okul zamanlarında burada kalıyordum. Fakat okulda fazla konuşmazdık. Kimsenin gerçeği bilmesini istemezdim çünkü. ''Görüşürüz.'' Dedim. Önüme bakarak. Araba gelmişti ve evime dönüp annemlerle sarılıp koklaşıp uykuya daldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sadece Bir Hizmetçi
RomanceHikâye varlıklı insanların yanında çalışan hizmetçimiz Asya'yı anlatmaktadır.işinde becerikli, korkusuz, cesur ve kendine güvenen bir kızdır.Annesinin de etkisiyle mesleğinin hizmetçilik oldugunu düşünüyordur.Varlıklı bir ailenin yanında ve çalışmak...