Yazar; xingthighs
Çeviri; SeKaism
Pazardan beri 4 gün geçmişti, ve Baekhyun her zaman olduğu gibi başı dönüyormuş gibi hissediyordu. Şu bir kaç gündür, Chanyeol onu alıyor ve iş yerine götürüyor; hızlı bir öpücükle teşekkür ediyor, kuaföre ilerliyor bu sürede de dev kendi işine gidiyor--şöyle bir düşünürsek, Baekhyun Chanyeol'un ne yaptığını bile bilmiyordu. Ona daha sonra sormayı aklına not etti.
Onların ilişkileri biraz sarsıntılıydı, bir baktığımızda zamanı hemen hemen birlikte geçiriyorlardı, fakat her zaman da ertesi gün mesajlaşarak birbirlerine şans verdiklerine emin oluyorlardı. Baekhyun müşterilerin birisiyle ilgilenirken farkında olmadan gülümsedi, meslektaşlarının bakışlarını fark etmeyerek.
Öğle arasındayken, Baekhyun yemek çantasını kaptı ve müsait olan bir sandalyeye oturdu. İki gölge üzerine yansırken yeni yeni içindekileri çıkarmıştı. Esmer olan kafasını kaldırınca Luhan ve Joonmyun'unun ona dik dik baktığını gördü. "...uh selam?"
"Kes bu kadar sırıtmayı Byun, yalnız çocukların bize kötü kötü bakmalarına neden oluyorsun." Joonmyun şikayet etti, kollarını göğsünde birleştirdi, dudaklarını biraz bükerek şekillendirmişti.
"Ama ben yalnız değilim ki..."
"Önemli olan o değil, Lu." Baekhyun arkadaşına homurdandı, çatalı yığın bir ananasa daldırdı ve kibarca ağzına yerleştirdi. "Oh lütfen. Joonmyun, tek yalnız olan sensin çünkü sen Yixing'e açılmak için fazla kadınsalsın." Esmer olan tükürerek konuştu, yanakları kırmızılaştı ve kulaklarına kadar yayıldı. "N-ne?...psssssh! B-ben ne? O-ondan hoşlandığımı kim demiş? Hayır! B-bu...hayır! Haha..."
Luhan tamamen niyetini belli eden adama utançtan eliyle yüzünü kapattı, vazgeçti ve yürüyüp gitti; Sehun'u aramayı ve sevgilisine yaramaz şeyler söyleyerek cinsel sıkıntı oluşturmayı düşündü. Luhan telefonunu almaya giderken içten içe kıkırdadı.
Baekhyun gözlerini devirdi ve başka bir meyveye çatalını daldırdı. "Cidden. Çok fazla inkar ediyorsun, büyükbaba. Zaten ben biliyorum- düzeltiyorum hepimiz ondan hoşlandığını biliyoruz." Joonmyun tekrar reddedecek gibi görünüyordu, ama yerine, sandalyeye çöktü, omuzlarını düşürdü ve yenilgiyle iç çekti.
"Nasıl hoşlanmam Baek? Çok tatlı, bir şey yapmadığı halde! Kahkaha atmasını seviyorum çünkü bu çok bulaşıcı ve ruhumu canlandırıyor. Özellikle de gülümsemesini seviyorum. Yalnızca gamzesinden değil--pekala belki öyle--ama en çok onun doğal oluşunu seviyorum...Luhan'ın bir buçuk yıl önce bize onu tanıştırmasını hala hatırlıyorum...o gün bana gülümsemişti ve ben anında erimiştim."
Joonmyun yumuşakça gülümsedi, hatırlarken gözleri boşluğa daldı. Baekhyun hafifçe kıkırdadı, düşünceleri dikkatini dağıtan oğlanla alay ederek. "Fena aşıksın, değil mi?"Joonmyun utana sıkıla başını salladı, ensesini kaşıyarak. "Evet, ama o ne olursa olsun dönecek gibi değil, bu yüzden gerçekten önemi yok değil mi?" diye iddia etti kumral olan, sesindeki hüzün belirgindi. Baekhyun karşı çıkmak üzereydi fakat büyük olan erkek kısa bir gülümsemeyle es geçirtti. Baekhyun dudağını büzdü. Joonmyun'u bu kadar umutsuz görmekten hoşlanmamıştı. Daha düşünürken, telefonun mesaj sesi duyuldu ve Chanyeol'den geldiğini görünce kilidini açtı.
Kime: Baekkie waekkie
Kimden: Ağaç Chanyeolie
Selam tatlı şey! Şimdiye kadar günün nasıl geçti? Yemek yiyor musun? Yah, sebze de yersen daha iyi olur! >.< Seni özledim~:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
How To Be Your Boyfriend
FanfictionSahte erkek arkadaşınız gerçek olduğunda neler olur? Fake Boyfriend'in devamıdır. Yazar: xingthighs Çeviri: SeKaism İzin alınmıştır. Orj link: http://www.asianfanfics.com/story/view/499978/how-to-be-your-boyfriend-fluff-exo-baekhyun-chanyeol-baeky...