BÖLÜM 4: Yeni Okul

440 31 20
                                    

Hâlâ yoldaydık. Cidden çok sıkılmıştım. Tanımadığım-ki büyük ihtimalle okulda çalışan-bir adam arabayı kullanıyordu. Tahminimce okulun özel şoförlüğünü yapıyordu. Adamın siyah takım elbisesiyle uyumlu siyah saçları,siyah saçlarına mükemmel uyan bal rengi gözleri vardı. Tahminen 40'lı yaşlarının sonundaydı.
"O kadar genç mi görünüyorum cidden? Teşekkür ederim küçük bayan"
"Anlamadım?"
"Ah affedersin,benim zihin okuma gücüm var ve bazen kontrol etmek zor olabiliyor. Ayrıca 40'lı yaşlarımın sonunda göründüğümü düşünüyorsun,onu kastetmiştim. Ben 57 yaşındayım."
"Sizin de mi özel gücünüz var?"
"Elbette,yoksa okulun gerçek halini nasıl görebilirdim ki? Mantıken,sıradan bir yatılı okulun şoförü olmaz herhalde.Bu arada,okulun normallere yatılı okul olarak görüldüğünü biliyorsun değil mi?"
"Evet,biliyorum,bu arada gerçekten genç görünüyorsunuz."
"Teşekkür ederim. Ben Arif,okulun şoförüyüm. Sizin adınız nedir küçük bayan?"
"Ben de Eda,tanıştığımıza memnun oldum"
"Bende küçük bayan"
Konuşmamız burada son buldu ve önüme döndüm.

Yarım saat daha geçmişti ve diğerleri hala uyuyordu. Arif Bey'e döndüm ve:
"Acaba daha ne kadar yolumuz kaldı Arif Bey?"
"Arif Bey mi? İlahi Eda,Arif amca demen yeterli olur."
"Peki Arif amca."
"Bu arada yarım saatlik bir yolumuz kaldı. Şu keretaları uyandır bakalım."
"Tamam"
Azra başta olmak üzere hepsini sayamayacağım kez dürttüm,çimdikledim,seslendim ama bir türlü uyanmadılar. Son çare olarak bende avazım çıktığı kadar bağırdım.
"UYANIN ARTIIIIIIK! GELDİİİİİİK!"
Hepsi yerinden sıçradı. Azra:
"Ne bağırıyorsun kızım uyandık işte"
"Kaç kere seslendim uyanmadınız ben ne yapayım?"
"Bağırmak dışında bir şey yapabilirdin"
"Aklıma gelmedi,affedersin"
"Tamam neyse boşver,geldik mi?"
Arif Amca:
"Az kaldı,toparlansanız iyi olur"

🌀❄🌀❄30 dakika sonra❄🌀❄🌀

Arabayla kalan yarım saatlik yolculuğu tamamladıktan sonra kocaman bir binanın önünde durduk. Ön taraftan bakılınca iki bina gibi görünse de arkada aynı boyutta iki bina daha vardı. Arif Amca bizi okulun bahçesinde bırakıp bize benim için gelecek olan rehberi beklememiz gerektiğini söylediğinden beri burada bekliyorduk. Aslında element okulunu bana Azra,Yiğit veya Burak da tanıtabilirdi ama önce rehberin bana yurttaki odamı ve okuldaki sınıfımı söylemesi gerekiyordu. Ben gelmeden önce Yiğit okula haber verdiği ve elementimi söylediği için ben gelmeden odam ve sınıfım ayarlanmıştı. Bize de öğrenmek düşüyordu.
Karşıdan öğrencilerin arasından bir bayan bize doğru gelmeye başladı. Büyük ihtimalle rehberim bu bayandı. Yanımıza geldiğinde önce oğlanlara ve Azra'ya selam verdi sonra da bana döndü.
"Sen yeni gelen öğrenci olmalısın,ben Irmak. Senin rehberinim.
" Memnun oldum Irmak Hanım,ben de Eda."
"Irmak Abla demen yeterli tatlım,ben de memnun oldum. Hadi gel sana Azra'yla kız yurdunu gezdirelim. Beyler siz kendi odalarınıza gidebilirsiniz."
Burak:
"Peki Irmak Abla."

Burak ve Yiğit'le ayrılıp Irmak Abla'nın peşinden ilerlemeye başladık. Irmak Abla bana yurdu tanıtıyordu.
"Sağ taraf erkek,sol taraf kız yurdudur. Genel olarak acil şeyler haricinde karşı cinsin yurdunda bulunman hoş karşılanmaz tatlım,bu konuda biraz hassasızdır. Her neyse,yemekhane ve kantin yurtlarla sınıfların bağlandığı koridorda karşılıklı yer alır. Okul her ay öğrencilere belirli miktarda para verir,o parayı kantinde ve ihtiyaçlarını almak için kullanabilirsin. Her ay paralar biz rehber öğretmenler tarafından dağıtılır. Dersler sabah saat 08.30'da başlayıp akşam 16.30'da biter. Öğlen yemeği saat 12.00'dan 12.50'ye kadardır. Sabah element tarihi,efsaneler,yaratıklar,matematik,biyoloji kimya vb. Temel dersler alınırken öğlen olan dersler;strateji,silah ve ok kullanımı,elemet kontrolü gibi geneli fiziksel olan derslerdir. Ah tabi element dersinin yanında yan gücünü de kullanmayı öğreneceksin.Bunların hepsini aklında tutmanı beklemiyorum tabi,sana ders programınla beraber derslerle ilgili bilgi veren bir kağıt zaten vereceğim. Prosedür gereği anlatıyorum. Şimdiye kadar aklına takılan bir şey oldu mu?"
"Aslında evet,burası element okuluysa neden kimya,biyoloji ve matematik gibi dersler almalıyız?"
"Bu okuldaki bazı öğrenciler benim gibi burda öğretmen olmak istese de bazı öğrenciler de gelecekte dışarıda meslek edinmek istiyorlar. Bunun için okullarda verilen temel dersleri biz de veriyoruz. Onun dışında bizde zaten bu dersler zorunlu. Çünkü gelecekte dışarıda çalışsa da burda çalışsa da o derslere ihtiyacı olacak. Fakat eğitimininin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra size soracağız, dışarısı mı burası mı diye. Eğer burayı seçerseniz ders programınız aynen devam edecek,dışarıyı seçerseniz derslerinize seçtiğiniz branşa göre(sayısal veya sözel) edebiyat,dil ve anlatım gibi dersler de eklenecek ve dışarıda çalışacağınız için son yıl güç kontrol dersleri de alacaksınız. Dışarıyı seçmesen bile matematik ve fen altındaki dersleri almak zorundasın,çünkü burda element kullanıcısına ihtiyacımız olduğu kadar bilim adamlarına,mühendislere,öğretmenlere de ihtiyacımız var. Şimdi anladın mı?"
"Evet,teşekkür ederim"
Tamam o zaman devam edeyim. Okulda sınıflar A,S,T,H başlıkları altında ayrılır ve her elementin 5 sınıfı vardır. Sen ateş elementinden olduğuna göre A1,A2,A3,A4,A5 sınıflarından birine gideceksin. Azra sen S4 sınıfındaydın değil mi?"
"Evet Irmak Abla"

Bu arada konuşa konuşa benim odamın önüne gelmiştik. Tabi ben şanslı bir kitap karakteri olmadığımdan Azra'yla aynı odada kalamıyordum. Ama en azından aynı kattaydık.
Irmak Abla:
"Tamam,şimdi siz Eda'nın odasına geçin ben de Eda'nın ders programıyla bilgilendirme kağıtlarını alıp geleyim."
Deyip merdivenlere doğru ilerledi Irmak Abla. Biz de Azra ile odama geçtik. Odada kimse yoktu,tahminen derste olmalılardı. Biz yoldan yeni geldiğimiz için bize izin vermişlerdi. Zaten yarın cumartesi,rahat rahat yerleşirim diye düşünerek valizlerimi yere bıraktım. Buraya gelene kadar Allahtan Irmak Abla ile Azra bana valizlerimde yardım etmişlerdi. Yoksa ben buraya kadar bu kadar eşyayı hayatta taşıyamazdım. Neyse,odama gelirsek; kapıdan girdiğimde solda 2 sağda 2 tane duvara yaslanmış yatak vardı. Odanın ortasında yere düz krem rengi bir halı serilmişti. Her yatağın yanında birer tane komidin(ya da komodin,nasıl yazılıyor bilmiyorum)vardı ve üstlerinde de gece lambası. Soldaki duvara yaslanmış 2 yatağın arasında bir kapı vardı -tahminen tuvaletti-,aynı şekilde sağdaki duvarda da tam ortada bir kapı yer alıyordu. Odada hiç kıyafet dolabı olmadığı düşünülürse giyinme odası olmalıydı. Kapının tam karşısında büyük bir pencere vardı önünde de iki adet çalışma masası. Sağ ve sol duvarla tam karşıdaki pencereli duvarın kesişim yerlerinde birer adet kitaplık vardı. Kapının sol ve sağ tarafında da aynı çalışma masaları ve hemen yanlarında -köşelerde- kitaplıklardan mevcuttu. Odada renk olarak mor ve krem rengi kullanılmıştı. Gayet şık ve hoş bir odaydı. Azra da peşimden odaya girdi ve üzerinde kişisel eşya bulunmayan -tahminen benim olan- yatağa doğru ilerledi. Tam ben de peşinden gidecekken koridordan gelen seslerle adımlarımızı kapıya yönlendirdik. Kapıyı açtığımızda karşımıza çıkan görüntüyle ağızlarımız aralanmıştı.

❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄❄

Bu yıl TEOG sınavım vardı ve yeni bölüm yazmaya vaktim pek olmadı. Bunun için özür dilerim. Ayrıca sizlere sormak istediğim önemli bir soru var. Bu kitabı gerçekten beğeniyor musunuz? Eğer beğenmiyorsanız lütfen yorumlarda söyleyin. Eğer kitabın devam etmesini isteyen birkaç okur çıkarsa kitaba devam edeceğim.
Kitapla ilgili gelecek haftalarda sizleri bilgilendireceğim. İyi bayramlar...

5 Element LisesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin