Hostesi çağırmadan önce teyzeye sormanın faydalı olabileceğini düşünen Murat gergin olduğunu hissettirmeden teyzeye dönüp gülümsedi.''İyi misiniz?'' diye sorsa panik yapabilirdi. Durumun psikolojik olduğunu düşünen Murat bu şekilde konuya girmenin uygun olmayacağına karar verdi. Düşünecek zamanı yoktu. Birden:
-Teyzeciğim eğer sen iyiysen uçaktan inince Defne Hanım'a yemeğe gidelim de maharetini görelim , diyiverdi.
Halbuki Defne'nin evi varmıydı onu bile bilmiyordu. Defne bu ani soru karşısında Murat'a çıkışacaktı ki göz kırparak teyzeyi işaret ettiğinde bir şeyler olduğunu anladı.
Teyze halsiz bi şekilde ''olur '' diyebildi
Murat:
-Teyzeciğim kalp rahatsızlığın varsa Defne Hanım ona göre yemek yapsın.
-Yok evladım, derken teyzenin nefesinin dahada sıklaştığını farkeden Murat artık mudehale edilebilir diyerek hostese haber verip teyzeye döndü.
-Şişlerini bırakmasaydın teyze Defne nasılda merakla izliyordu farketmedin mi?
-Birden uyku bastırdı evladım. yemeğe gittiğimizde ben gösteririm hanım kıza
Kabin görevlileri geldiği gibi yerinden kalkan Murat teyzenin yanında gitti. Bu arada pilotun anaonsu üzerine yolcular arasında bulunan bir bayan doktor olduğunu belirterek kabin görevlisinden bilgi almak isteyence Murat dayanamayarak lafa girdi.
-Hasta uykusu geldiğini söyledi, terleme var ve nefes alış verişindeki hızın farkında bile değil. Yani hiperventilasyon olmalı.
-Sen görevli misin?
-Hayır, ama tıp okuyorum ve..
Yani henüz öğrencisin. Bu tip durumlarda müdehaleye yetkin yok. Ya hiperventilasyon değilse
Murat ilk defa bu kadar küçümsendiğini hissetti. Doktor olabilirdi ama bu başkalarını rencide etme hakkı vermezdi. Hele de böyle bir durumda. Sonuçta başka bir hastalığı olabilirdi ya da ilk yardım gerekli bir durum olsa pekala müdehale edebilirdi. Bir de karşısında ''İşin bittiyse oturabilirsin'' der gibi bakışı yok muydu Murat'ı çileden çıkartmıştı. Utanç içinde koltuğuna oturdu. Teyzenin nefes alış verişi yoluna girdikten sonra tansiyonu ve nabzı kontrol edilip getirilmişti. Defne gülümserken Murat rahat bir nefes aldı, inişe geçmişlerdi. Bulmacasını katlayıp kitabının içine yerleştirdi, kalemini çantasının küçük gözüne atıp toparladın. Defne ise iner inmez annesini arayabileceğini düşünüp sevindi. Merdivene doğru ilerlerken Telefonu eline almış rehberde numarayı aramaya başlamıştı. Şaşkınlıkla sırt çantasını uçakta unuttuğunun farkında bile değildi. Murat teyzeye yardım ettiği gibi en arkadan inmeyi tercih etmiş çantayı görüp almıştı. Merdivenlerden inince teyzeden izin isteyip Defneye doğru yürümeye başladı, yetişemeyeceğini anlayınca arkasından seslendi.
-Defne Hanım çantanız!
Defne aniden arkasını dönmek isterken ayağı takılıp yere kapaklandı. Tabi ki filmlerde olduğu gibi Murat gelip kucağına almadı. Çantayı uzatıp yoluna devam etti. '' Ne şapşal bir kız, millet yüksek topukluyla dans ediyor bu daha spor ayakkabıyla yürümeyi beceremiyor'' diye geçirdi içinden
Defne ise düşüşüne mi utansın, adamın birinin telefonunun üstüne basıp parçalamasına mı bilemez halde çantayı aldı ve yürümeye devam etti. Tam da annesiyle konuşurken düşmüştü. Aniden telefon kesilince kim bilir ne kadar meraklanmıştı annesi . Üstelik düşerken attığı uafak çığlığıda duymuştu kesin. Bu düşüncelerle yerden kalktı bavulunu alıp ilerlerken aklına birinden 2 dakika telefonu isteyip annesine haber verme fikri geldi.Etrafına bakındı az ilerde bir adamla tokalaşan Murat'ı gördü arabaya binmek üzereydi. Kim olduğu belirsiz herhangi birinden ise ondan telefon isteyebilirdi Gerçi onuda tanımıyordu ama kaba da olsa yardım sever olduğuna inanıyordu.
-Affedersin telefonunu kullanabilir miyim malum benim ki mefta oldu?
Murat telefonunu çıkartırken adamın kendisine tip tip süzmekte olduğunu anlayan Defne arabanın camından kendisine baktı. Pantolonu toz olmuştu, saçıda toz pislik içindeydi. Hemen açıklama yapmak isteyerek
-Az önce arkadaşınız yüzünden düştüm de
-Arkadaşım mı Murat'tan mı bahsediyorsun.
Murat:
Sana iyilik yapanda kabahat. Çantanı getiriyordum, eğer telefonda aptal aşkınla sohbete dalmasaydın düşmezdin.
Aptal aşık mı? İşte bu Defne'yi çıldırtmıştı. Ne yapacağını bilemez halde Murat'ın yüzüne geçirdi çantasını. Beklemediği bu ani hareket karşısında arabaya çarpan Murat'a yaklaşıp:
-Bugünden beri demediğin kalmadı bana. Ne kaba herifsin sen. Nerden biliyorsun sevgilim olduğunu?
Olanlar karşısında şaşıran arabanın sahibi Defne'yi tutup hafifçe itikleyince Murat :
-Abi tamam bırak gitsin ne hale varsa görsün.
-İyi de bu ruh hastası kız kim oğlum bu ne demek oluyo şimdi ne cüretle seni tartakalar
Defne elini adama uzatıp:
-Ben Murat'ın sevgilisiyim daha doğrusu eski sevgilisi demeliyim şu durumdan sonra terk ediyorum kardeşinizi. bu şekilde tanışmak istemezdim.
..........SANIRIM EN SIKICI BÖLÜMÜMÜZ BU OLACAK.. 4. BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK DİLEĞİYLE......

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAFADAN KONTAK
ComédieÇoğu yerinde güleceğiniz, bazı kısımlarda sinirlenip bağırmak isteyeceğiniz ilerleyen bölümlerde hem aksiyonlu hem eğlenceli bir yazı dizisi sizi bekliyor. Umarım beğenir ve yeni bölümü sabırsızlıkla beklersiniz. Bölümlere yorum yaparak yada mesaj a...