Tatlı Belam'la Evlilik

Karşılaşma

İlk defa bir gecemiz olaysız geçti. Sabah kalktığımda aşkın evde yoktu. Beni kaldırmadan şirkete gitmiş. Bende kahvaltıyı es geçerek odama çıkıp üzerimi giyinmeye başladım. Üzerime siyah bir büstiyer altıma siyah uzun bir etek ama yan tarafında derin bir yırtmacı olan bir etek ayakkabı siyah önü açık topuklularımı giydim saçımı tepeden topuz yaptım ve hafif makyaj makyajla işimi bitirdim. Aksesuar olarak kolye ve bileklik taktım. Güneş gözlüklerimi anahtar ve telefonumu da çantaya atıp çıktım. Hemen arabama binip şirkete doğru yola çıktım arabada ilerlerken telefonum çaldı. Ben telefonumu almak için sağa dönmemle arabanın birine çarpmam bir oluyo. Kafamı çevirince arabanın içinden uzun boylu bir taş çıktı.

Taş çocuk (adını bilmiyorum): Ne yaptığını sanıyosun sen?

Duru: Pardon çok özür dilerim telefonum çalınca ben onu cevaplamak için telefonumu almaya kalkınca yanlışıkla oldu gerçekten.

Tabi ben böyle herşeyi tek nefeste söyleyince çocuk bana acaip baktı ama sonra tekrar eski haline geri döndü.

Taş çocuk: Trafiktesin sen bırak telefonun çalar çalar susar. Şimdi napcam ben toplantıyada geç kaldım hepsi senin yüzünden.

Duru: Tamam özür diledim ya uzatma sen şimdi burda laf yetiştirmek yerine gitseydin geç kalmazdın toplantıya.

Taş çocuk: Bu burda kalmadı cadı seninle sonra hesaplaşıcaz

Taş çocuk beni tehdit edip gitti. Bende arabama atlayıp şirkete gittim. Babamın odasına gircekken sekreteri toplantıya girdiklerini ve benide beklediklerini söyledi. Bende tamam deyip toplantı salonuna gittim kapıyı çalıp içeri geçtim arkamı dönmemle onu gördüm . Taş çocuğun bur da ne işi var ben böyle dalmışken babamın duru diye seslenmesiyle kendime gelip hemen yerime oturdum. Babamlar işle ilgili konuşurken babam biran da siz ne dersiniz Andaç Bey deyince bütün gözler Andaç'a (Taş çocuğa) döndü.

Andaç: Tamam anlaşmayı imzalayalım Demir Bey deyince bende hemen babama

Duru: Baba ne anlaşması bu

Demir: Ortaklık anlaşması Duru artık Andaç bey şirketimizin ortağı.

Babam öyle söyleyince ben biran dondum kaldım ama hemen toparladım.

Duru: Hayırlı olsun o zaman Andaç Bey deyip elimi uzattım.

Andaç: Teşekkür ederim Duru Hanım.

Andaç öyle bir baktı ki tuhaf oldum. Herkes yavaş yavaş çıkarken en sona andaçla ben kaldık bende tam çıkarken andaç beni kolumdan çekip kapıyı kiltledi. Bende hemen dururmuyum başladım bağırmaya

Duru: Nabıyosun be gerizekalı niye kitledin bizi buraya?

Andaç: Cadı sana dedim dimi bu burda kalmıcak seninle hesaplaşıcaz diye.

Andaç öyle söyleyince korkmadım değil çocuğun bakışlarından korkuyorum ki ben sözlerinden niye korkmuyem.

Duru: Ne istiyosun gerizekalı ?

Andaç: 1- Bana gerizekalı demeyi kes yoksa olucaklardan sorumlu değilim
2- Akşam yemek yicez.

3- Başbaşa beraber başka kimse olmuyacak akşam 8'de hazır ol.

Duru: Tabi canım başka bi isteğin

Andaç: Söylesem yapar mısın ?

Duru: Lan bi yürü git bi de gelmiş yapar mısın diye soruyo

Bana dönüp bana lan deme diye bir bağırdı yerimden sıçradım. Adamda ki ses babamda bile yok maşallahı var.

Andaç: Dediğimi duydun akşam 8'de hazır ol dedi ve gitti gerizekalı.

Andaç gidince bende arkasından gittim aşkın beni görünce noldu diye sordu bende hepsini anlattım o da oha deyip benim gibi şaşırdı. Şirketten çıkıp okula gittik okul her zaman ki gibi sıkıcıydı yağızlarla kantinde oturup sohbet ederken telefonum titredi açtım baktım bilinmeyen numara bu kim ki acaba