11.Bölüm (Ali Lidar)

115 1 0
                                    

Hadi sen uyu sevgilim ,Uyumadığın zamanlar,Başkalarını düşündüğün gibi tuhaf düşüncelerim var.
- Ali Lidar

▪▪▪

Ah ne varsa beraber sevmeye yetişemediğimiz Yokluğunda hepsini birer birer seviyorum...
- Ali Lidar

▪▪▪

Hazırlığınızı yapın. Sizi bekleyen tek şey var: hayal kırıklığı.
- Ali Lidar

▪▪▪

Beni affetme. Anlama da. Hayatımın özeti düzeltilemeyecek kadar vahim bir anlatım bozukluğu. Beni daha fazla konuşturma. Ben susayım, sen ağla..
- Ali Lidar

▪▪▪

Ölüyoruz işte. Yavaş yavaş ölüyoruz. Ama bazı geceler farkında olmuyoruz bunun.
- Ali Lidar

▪▪▪

Gerçek aşk, hiçbir şey yapmamaktır. bir şeyler yapmak kolay; aramak, ağlamak, yalvarmak, kızmak, yalan söylemek, dünyayı yerinden oynatmak.. zor olan bunların hepsini yapmaya gücün yetecekken hiçbir şey yapmamaktır. beklemektir zor olan, herhangi bir beklentiye sığınıp yaslanmadan beklemek. hiçbir şey ummadan, hiçbir şeyi değiştirmeye kalkmadan, gücünü sadece masumiyetten alan ve sabırla beslenen.
- Ali Lidar

▪▪▪

Ve her şeyin farkına vardığında artık çok geçti. Birdenbire olsaydı keşke. Keşke aniden karşına çıksaydı. Reddedebilir,kaçabilir, yokmuş gibi davranabilirdin o zaman belki. Olmadı. Yavaş yavaş girdi hayatına,ve sen durumu fark ettiğinde hayatın artık sana ait değildi.
- Ali Lidar

▪▪▪

Nasıl da dışardan bakıyorum kendime Nasıl da yabancı Nasıl da tedirgin Sanki girmediğim mücadeleleri bile Kaybettim.
- Ali Lidar

▪▪▪

Kimseyle konuşmuyorum. Böyle daha iyi oluyor sanki. Bir anlamı olduğundan değil. Konuşamadığımdan da değil. Canım istemiyor sadece. Aslında canım isterse bir saksı bitkisiyle hava durumu hakkında bile konuşabilirim. Ama hiç canım istemiyor işte. Sahiden de hiçbir şey söylemeden susarsam ne demek istediğim anlaşılabilir mi ki ?
- Ali Lidar

▪▪▪

Oysa bir bilse gülüşünün kıyısına sığınıp bir ömür geçirebileceğimi.. Bilse sesini her duyduğumda içimden durmaksızın bilmediğim, unutulmuş dillerde şarkılar söylediğimi..
- Ali Lidar

▪▪▪

Bir insan nasıl sevilir hatırlamıyorum. Öğret bana. Tut elimden, gözlerimin içine bak. Okula başlamış çocuğa alfabeyi öğretir gibi, kırk yıllık budiste namaz kılmayı öğretir gibi, sabırla öğret bana seni sevmeyi. Merhameti ve şefkati elden bırakma. Öyle bir bak ki bana, hırçınlığım gözlerinin buğusundan utanıp kendi kendini yok etsin.
- Ali Lidar

Yazarlardan Kısa SözlerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin