ÖĞRETMENİM KOCAM OLUYOR!

-İSTEME-

Kafeden ayrılıp AVM'ye doğruyola koyulduk, çok heyecanlıydım. Sonuçta ilk kez isteniyorum, daha geçen hafta test kitaplarıyla boğuşurken...... Şimdi ise evlenme yolundayım. Ben bunları düşünürken AVM'ye varmıştık bile.

İndik,çok heyecanlıydım ALLAHIM İNŞALLAH BUGÜN HİÇBİR SORUN ÇIKMAZ! Girdik, bir sürü mağaza vardı. İçlerinden birini seçip girdik. Ama hiç beğendiğim model yoktu. Elini çabuk tutumalıyım, çünkü daha yemek hazırlayacağız.

Hızlıca mağazadan çıktık,bir mağazaya daha girdik. Elbise veya elbise tarzı birşey istemiyorum. Daha çok etek,gömlek tarzı birşeyler bakıyorduk.

"Ayy,kanka bu çok güzel" dedi deri çok hoş bir etek tuttu.

"Aaa! Nereden buldun? Çok tatlı" dedim onun üzerine gömlek bakıyordum. Gözüme bir gömlek çarptı ki! Hemen elime aldım. Beyaz bir gömlek, yakaları ve bilekleri deri hemen denedim ikisini.

Çok güzel olmuştu, çok hoş görünüyordum. Kübra beni güzelce süzüyordu

"Bir şey eksik!" dedi. Hemen ayakkabı reyonuna gitti deri bir ayakkabı getirdi. Onu da denedim. Çok güzeldim.(Cemre'nin Kıyafetleri Multimedya'da) Şuan bir erkeği kendime aşık edebilirdim.

Satın alıp çıktık, eve geldik. İçeri girerken annem bizi gördü.

"Neredesin kızım sen?! Ha! Saat kaç biliyor musun?" dedi azarlar bir şekilde. Saate baktım.........17:24 OHA! O kadar oldu mu yahu!?

"Anne çok trafik vardı, AVM'ye gittik" dedim biraz yumuşadı.

"Ya pardon kızım, sen hazırlan ben hallederim" dedi ve gitti, ne oldu bu kadına?

Herneyse odama çıktık, kıyafetlerimizi giyindik. Ben makyajımı Kübra saçımı yapıyordu. Çok güzel olmuştuk. Bekle bakalım KERİM BEY!!

3SAAT SONRA KERİM'DEN.........
"Anne! Tişörtüm nerede!?" diye bağırdım

"Oğlum nereden biliyim ben senin tişörtünü? Hem kız istemeye gidiyoruz sinemaya değil!" diye bağırdı.

"Ne giyineyim?" dedim yanıma geldi.

"24 yaşına geldin hâlâ ne giyeceğini bilemiyorsun PES!" dedi gerçi doğru söylüyor ama neyse

"Annem Modacı ne yapayım?" dedim

"Şımartma beni " dedi takım elbise getirdi, giyindim. Mafya gibi olmuştum.

"Anne bu ne ya?" dedim

"Tişört ve kot pantolondan daha iyi " dedi, babam seslendi.

"Gül! (Gül, Kerim'in Annesi) gravatım nerede!?" diye seslendi Annem küplere bindi.

"Ağızımda Cem!" dedi gülmeden edemedim. Annem odadan çıktı. Parfümümü sıktım, kol düğmelerimi taktım (Kerim'in Kıyafetleri Multi Medyada) BEKLE BENİ BEBEĞİM BEN GELİYORUM!!

CEMRE'DEN............

Bütün hazırlıklar tamamdı. Kübrayla içeride oturuyorduk, evlilikten bahsediyordu

"Keşke bizde evlensek ya" dedi.

"Zamanı gelsin evlenirsiniz kanka" dedim suratına mal mal bakıyordu.

"İyi misin kızım sen?" dedi

"İyiyim canım sen nasılsın?" dedim Ama Kerim'i düşünüyorum.

"Durmadan dalıyorsum da" dedi zil çaldı geldiler işte!

Kapıyı açtım karşımda EMRE! içmiş galiba, leş gibi kokuyordu.

"Özür dile- -HICK- rim" dedi

"Git buradan!" dedim

"Ooo aile şıkır şı- -HICK- kır giyinmiş. Nolu- -HICK- yor? " dedi Piç smile lı yapıyordu.

"Defol!" dedim

"NOLUR -HICK- AFFET BENİ!" diye bağırıyordu, ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Kolumu tuttu.

"Bırak! Yoksa o kolunu bir daha hissedemeyeceksin!!" dedim

"Tamam şampiyon, sakin ol! Ama unutma seni geri KAZANACAĞIM! YİNE BENİM OLACAKSIN!" dedi ve Aferin EMRE! SİNİRİM BOZULDU İŞTE! İçeriye geçtim, babam beni geriye çekti. Emreye saydırıyordu. Kübra, beni sakinleştirmeye çalışıyordu.

"Tatlım sakin ol!" diye teselli ediyordu beni Kübra. "Takma o gerizekalıyı" diyordu

"Tamam, tamam sakinim" dedim. Derin bir nefes verdim, zil çaldı. Kapıya yöneldim,ve açtım. Kerim'ler gelmişti. Olabildiğince gülmeye çalıştım başardım mı bilemiyorum. Annesi bana sarıldı.

"Hoşgeldiniz" dedim gülümseyerek

"Hoşbulduk canım" dedi Kerim annesine çok benziyordu.içeriye girdi. Babasıyla el sıkıştım.

"Hoşgeldiniz" dedim

"Hoşbulduk Kızım" dedi içeriye girdi. Sıra Kerim'e geldi, belimden kavradı.

"Şuan yapamayız" dedim

"Biliyorum" dedi yanağından öptüm

"İdaire et" dedim gülümsedi, içeriye girdi.

İlk önce yemek yiyorduk, Kerim beni dürttü. 'Ne oldu?' bakışı attı. 'Sonra anlatırım' bakışı yolladım. Yemeğe döndü.
Dışarıya sohbet etmeye çıktılar, Kübra telefonla konuşuyordu. Kerim elini tuttu, havuz kenarına gittik.

"Ne oldu?" diye sordu. Olan biteni anlattım, yüz ifadesi değişti.

"Ya Aşkım takma kafana sarhoşmuş işte, somurtma böyle Gülümse!" dedi gülmeden edemedim. "Heh şöyle" dedi dudağından öptüm.

"Hadi içeriye gidelim, üşüme" dedi el ele gidiyorduk ki aklıma bir şey geldi.

"Dur!" dedim

"Ne oldu?" dedi

"Bir anlaşma yapalım" dedim

"Ne anlaşması?" dedi

"Şimdi siz beni isteyeceksiniz ya, kahvene bir şeyler atacağım, onların hepsini içersen 1.5 yıl istediğin her şeyi yapacağım evlenince" dedim gülümsedi

"Her şey ama" dedi

"Her şey" dedim

"Hadi bakalım şu kahvene" dedi içeriye girdik. Salona geçti Kübra beni mutfağa çağırdı,gittim

"Ya kanka, Eren hastalanmış benim gitmem lazım " dedi montunu giyinirken,

"Tamam kanka sorun değil" dedim sarıldık onu uğurladım. Geçtim mutfağa. Kahve yapıyordum.

Kübra olsa, ona yaptırırdım kahveyi. Herkesin kahvesini koydum. Keriminkine, limon suyu, acı biber,tuz,elma sirkesi Attım, yarım saat yerini ezberledim ve götürdüm. Hekes e dağıttım, en son olarak Kerim'e verdim. İÇ BAKALIM KAHVENİ!.

KERİM'DEN........

Bana kahvemi verdi, ALLAHIM NE KOYDU? iğrenç kokuyor........ Bir yudum aldım, dilimi çıkardım . Cemre içeriye gitti, kahveyi çiçeğin dibine çaktırmadan döktüm, içmiş gibi yaptım. Cemre, bardakları topluyordu. Benimkini aldı, gözlerini açtı. Götürdü.

CEMRE'DEN.........

Bardakları topladım Allahım Kerim hepsini içmiş........ Ne yapacağım ben şimdi?