Benim adim Ahmet ben bir otelin resepsiyonunda calisiyorum.Sabah sekiz akşam altıya kadar isfeyim.Isim cok rahat zor degil.Isimiz otele gireni çıkanı kaydetmek. Tabii ki dil bilmek önemli bizim için.Tum dünya da en geçerli dil İngilizce olunca diğer dillere de yardımcı olabiliyoruz.Isimi seviyorum.Hergun değişik insanlarla karşılaşıyoruz.
Sabahtan işime yetişmek için koşturuyorum.Yine bir sabah oise yetismek icin kostururken bilmeden birine çarptım.Elinde kağıtlar vardi.Hepsi bir yerlere saçıldı.Bende o saçılan kağıtları topladım.Eline verdim.
-Ben Ahmet Küçük özür dilerim.Biraz acelem vardı yanlışlığı size çarptım.Bir yerinize bir şey oldu mu?
Carptigim bayan :
-Kusura bakmayın. Bende dalgindim.Bende ise geç kalmamak için acele ediyordum.Benim adım da Arzu Kara tanıştığımıza memnun oldum.Simdi ise yetismem lazım.
Ben:
-Arzu hanim tanidik geliyorsunuz acaba nerde çalışıyorsunuz?
Arzu:
-Ben Lakee kahvede çalışıyorum.Siz de bana tanidik geldiniz.
Ben de ona :
-Biz arkadaşlarla kahve içmeye çok gideriz.Sanirim ordan göz asinaligiz var.
O da bana
-Aaa tamam hatırladım.En az 5 veya beş kişi geliyorsunuz.Kahveleri içip sohbet ediyorsunuz.Ben de sizi bizim orda görmüştüm.Insanlara pek dikkat etmem siz kalabalık olunca dikkatimi çekmişti.Her geldiğinizde de bahşiş bırakıyorsunuz.Ordan hatırladım.Ahmet Bey oraya sizi bir gün kahve içmeye beklerim.Turizm sezonundayiz ya şu sıralar cok yoğunuz.Kendinize iyi bakın görüşmek üzere hoscakalin.
Onun ve benim yolum ayrıldı.Ise güce daldım.Unuttuk kahveyi.Bir gün resepsiyona bir aile geldi.Kaydini yaptım. Kendi, eşi ve küçük bebegi vardı.Bilgisayara işlerken
Kadinin Adi Arzu ,adamın adı Yılmaz küçük bebeğin adı Bora'ydi.Bebek Maşallah çok tatlıydı.onlara odalarına kadar eşlik ettim.Bana güzel bir bahşiş verdiler .Almak istemedim.Zorla cebime koydular.Otelden dışarı çıktıklarında ve girişlerinde hep selam verdiler.Kibar ve nazik insanlardı.Birden aklıma çarpıştığim Arzu Hanim aklıma düştü.Nobet değiştirdiğimde Lakee gidip"" Kahve iceyim." Dedim.Bizim otelin karsisindaydi.Yurume mesafesine beş dakikada gittim.Bos bir masaya oturdum.Ortam güzeldi.Hafif bir müzik caliryordu.Kahverengi,sarı ve gri tonlarda koltuklar vardi.Tahta bir masa ve üzerinde yapma cicekler vardı. Masada yemek ve icmek icin ayri menuler vardi.Bir tane garson geldi.
-Buyrun efendim ne istersiniz?
Diye sordu.
Ben de:
-Ben tadı keskin bir kahve istiyorum.Ne tavsiye edersiniz ?
Diye sordum.O da bana :
-Anladığım kadar kahvenin tadı keskin birseyler istiyorsunuz ?Efendim dedi.
Bende :
-Evet dedim.
Garson :
-O zaman ben size Taft Coffee 'yi tavsiye ederim.Dunyanin en fazla kafeinli kahvesi ve bizim malımız yani Turk Mali efendim.Size şiddetle tavsiye ederim.Dedi.
Ben:
-Tamam o olsun.Birde ben Arzu hanımı soracaktım.Kendisi acaba burada mı?
Garson:
-Evet efendim.Tamam ben kendisine söyleyeyim.18 numara burası.Gorusuruz.Deyip garson gitti.
Birazdan yanıma Arzu Hanım geldi.
-Aaaa hosgeldiniz Ahmet Bey siz buraları bilir misiniz ? Diye sordu?
Elini uzattı.Tokalastik.Masama Buyur ettim.Havadan sudan konuşmaya başladık.
Ben:
-Kusura bakmayın Arzu Hanım biliyorsunuz işten çıkınca yorgun oluyorum.Bir yerlere gidesim gelmiyor.Bayagi oldu görüşmeyeli dedim.
Arzu :
-Haklısınız Ahmet Bey bayağı oldu.Görüşmeyeli dedi.
Ben:
-Arzu Hanım ne yapıyorsunuz boş zamanlarında? diye sordum.
O da
:
-Ne olsun.Is güç uğraşıyorum.Birde babam cok hasta onunla uğraşıyoruz.Kanser hastası üçüncü evre .Hastane ev koşturuyoruz.Sorma çok zor .Karaciğer nakli gerekli uygun donör bekliyoruz.Sevdigin birinin adim adim erimesini görüyorsun.Lafini bitirir bitirmez ağlamaya başladı.Yanina gittim.
-Lütfen Arzu üzülme inşallah baban iyileşir.Uygun donör bulunur Insallah.Benim karacigerim uyarsa bende verebilirim.Hangi hastanede tedavi görüyor?
Arzu:
-Izmir Ege üniversitesi Araştırma Hastanesinde tedavisi devam ediyor.Sahi babam için uygun olup olmadığına baktiracak misin?
-Baktiracagim uygun olursa verecegim.
Arzu:
-Çok sagol Ahmet gerçekten çok iyisin .Ne zaman müsaitsen gide bilir miyiz?Uygunluğuna baktırmak için.
Ben de:
-Bugun cuma sen herseyi ayarla çarşamba günü yapalım.
Ben:
-Hangi hastane soyle ,ben ona göre oraya geleyim.
-Tamam çok çok teşekkür ederim.
O akşam Arzu'yu gormek bana iyi hissettirmisdi.Aksam evime geldim.Ev dediysem annem,babam küçük kardeşim ve Elif biz çekirdek bir aileyiz.Birbirimizi çok seven ve birbirimize çok bagliyiz .Kucuk kardeşim Elif lise son sinifda üniversiteye hazirlaniyor.Babam emekli annem ev hanımı.Kapiyi bana kardeşim açmıştıAksam yemeği vakti sofra kurulmuş. Beni bekliyorlardı.Ben gelince hep beraber sofraya oturduk.Hal hatır sorduk.Herkes cok iyiydi.
Annem corbalarimizi kaselere kattı.
Annem bana:
-Ahmet senin sevdiğin çorbayı yaptım.Sen tandir çorbasını çok seversin .Dedi.
Ben:
-Sagol annem sen benim meleğimin.dedim.Kalktim elini öptüm.
Iki gün daha gecdi.Ben de hastaneye gitmek icin carsamba Arzu ile buluştuk.Ben donör olmak için test yaptırdım.Sonuclar bir hafta sonra cikacakdi.Calistigi yere gittik.Birer kahve içtik.Sohbet ettik .Daha sonra onu evine birakip ben de kendi evimize gecdim.Annem maşallah gene yemekleri döktürmüş.Ailecek oturup yemeğimizi yedik.Bizim evimiz bahçeli iki katli müstakildi.Asagida kiraci yukarıda biz oturuyoruz.Babam bazen kendi köyüne bizi götürür.Orda yazdan kisligimizi hazirlardik. Koy hayati bana ve kardesime iyi geliyordu.Dedem vefat etti.Babaannem tek başına köyde yaşıyordu.Bazen biz gidip onu evimize getirip bizimle yaşaması için getirip ikna etmeye calisiyorduk.Ama o fazla kalmayıp en fazla bir hafta kalıp köyüne dönüyordu.Hep dedemi anlatıp ondan özlemle bahsediyordu.Annemin ailesi yurt disinda yaşıyor.Sene de bir ay kalıp Almanya'daki evlerine dönüyorlar.Gelirken bize çok güzel hediyeler getiriyorlar.Evleri bize yakın onların bahcesi ve evleriyle biz ilgileniyoruz.Kardesim kursa gidiyor.Kurs parasini onlar ödüyor.Beni de yurt dışına götürmek istediler.Ama ben başka ülkede yaşayamam diye kabul etmedim.Bazen acaba gitseydim.Nasil yaşardım Alisa bilir miydim? Diye sormadan da yapamıyorum.Annem sabahtan kalkmis bize kahvaltılık borek,çörek tatlisindan tuzlusuna hersey yapmış.En çok da küçük kardeşin sevindi.
-Anne okula götürebilir miyim?
Birkaç tane biliyorsun.Senin yaptıklarını arkadaşlarım çok seviyor ve beğeniyor.
Annem:
-Tabii ki kizim goture bilirsin. Ben sizler için yaptım.Dedi.
Ben kahvaltıdan sonra evden çıktım.Bugun büyük gündü Arzu ile test sonucuna bakmaya gidecektik.Arzu'yu bilmem ben çok heyecanlıyım.Heyecandan neredeyse bayilcak gibiyim.Hastaneye gideceğim.O da oraya gelecek...
Hizli adımlarla hastaneye vardım.Arzu kapıda beni bekliyordu.Beni görünce çok sevindi.
Arzu:
Hoş geldin Ahmet Bey nasılsın?Diye sordu.
Ben de :
-Iyiyim Arzu Hanım siz nasılsınız?
-Bende iyiyim Ahmet Bey İnşallah sonuçlar istediğimiz gibi çıkar.
Ben de:
-İnşallah Arzu Hanım.
Arzu Hanım Bey ve Hanım kelimeleri atalım.Ismimizle hitap etsek yanlış olur mu?Dedim.
Arzu:
-Olur neden olmasın.O zaman Ahmet İnşallah hersey istediğimiz gibi olsun.
Yan yana yürüyerek hastaneye girdik.Doktorun odasına kadar çıktık.Kapiyi çaldık.
-Tak tak tak.
Bir ses geldi:
- Buyrun iceri girin.
Doktor Yiğit ve sekreteri oturuyordu.
Arzu hemen atladı.
-Doktor Bey sonuçlar çıktı mi?
Doktor Yigit:
-Siz Hasan Cengiz'in akrabalarmisiniz ?Dedi.
Biz de:
- Evet .
dedik.
Arzu:
-Doktor Bey lütfen olumlu birsey söyleyin.diye nerdeyse kuttetek düşüp bayılacakti .
Doktor:
-Arzu Hanım lütfen biraz sakin olur musunuz?Simdi dosyasına bakıp söyleyeceğim.Doktor dosyayı buldu.Sayfalari çevirmeye başladı.
Son sayfayı acdi.
-Arzu Hanım müjde sonuçlar tutuyor.Tum sonuçları toplayalım.Ameliyat için gün vereceğiz.
Arzu:
-Çok teşekkür ederim Ahmet Bey .
Diye boynuma sarıldı.
Duygusallaştı.Aglamaya başladı.
Doktor:
-Ahmet bey yarın sizi diğer tahlilerinizi yaptırmaya bekliyorum.Dedi.
Saat akşam altı da diğer tahliller yapılıp bir hafta içinde ameliyata gün verilecekti.
Hastaneden ciktik.Arzu ısrar etti.Beni aksam evlerinde yemek yiyip babasina müjdeyi de beraber verecektik.Annemi aradım.Onemli bir işimin çıktığını ve yemeğe beni beklememelerini söyledim.
Arzu'nun arabası varmış.Araba babasininmis.Mercedes 1976 modeldi.
Arzu:
Arabanin eski olup babasinin çok sevdiği için satmadiklarini söylüyordu.
Arabaya bindik.Araba hareket etmeye basladi.Ev Armutalan'in üst tarafında müstakil iki katli bir evdi.
Arzu kapıyı çaldı.
Orta yaşlı, orta boylu kahverengi gözlü orta kilolu bir kadın kapıyı acdi.
Bize:
-Hosgeldiniz dedi.
Biz de :
-Hos bulduk.
Dedik.
-Çocuklar iceri buyrun. Dedi.Ev ve bahçe muhteşem ötesinde.Ciceklerin dili olsada konuşsa o kokular renk ahenkle muhteşemdi.Ben yasemin, Leylak,Hanım elinin kokusunu cok severim.Envayi çiçek ve meyve ağaçları vardı.Atmosfere bayıldım.Bahce muhteşem otesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ayse'nin Günahı Ne ?
RomansaBenim adim Ahmet ben bir otelin resepsiyonunda calisiyorum.Sabah sekiz akşam altıya kadar çalışıyorum.Isimiz otele gireni çıkanı kaydetmek. Tabii ki dil bilmek önemli bizim için.Tum dünya da en geçerli dil İngilizce olunca diğer dillere de yardımcı...