Keşke hep küçük kalsak Herşeyden habersiz , masum , içinde kötülük olmayan tertemiz bir kalbi olan tek derdimiz oyuncak olan minik dünyamızda kalabilseydik keşke . Keşke büyük olmanın sorumluluklarını , hatalarını , kötülüklerini , acılarını üstlenmek zorunda kalmasaydık . Gece yastığa başımızı koyduğumuzda gözyaşlarımız içimizdeki acıların , hüznün , çaresizliğin olmasaydı da uyumadan önce içmemiz gereken bir bardak süt olsaydı tek derdimiz . Çocukluğumuz da giydirildiğimiz kıyafetlerle tatlı sevimli şirin oluyorduk etrafımızdaki insanlarca şimdi ise giydiğimiz kıyafetler bizim namusumuzu , karakterimizi , insanlığımızı eleştirircesine bakılıyor . Annemiz babamız bize yüzü gülen herkesi hep güvende hissedip içten bir gülücük atıp hep yanlarında olurduk . Şimdi ise sahte gülüşler öğrendik , yanılmayı öğrendik , insanlara güvenmeyi unuttuk , korkar olduk . Çocukken bir çikolataya dünyalar bizim olurdu şimdi ise Hiçbir şey bizi mutlu edemiyor . Çocukken yaramazlık yaptığımızda bir şey kırdığımızda kızıyorlardı ağlıyorduk ama bir gülücüğe hepsini unutuyorduk . Şimdi ise en ufak şeylere kendimizden büyük bedeller vermek zorunda kalıyoruz . Annemiz kızdığında ya da dövdüğünde yine anne diye onun kucağında ağlardık . Şimdi ise annelerimiz ağlıyor . Büyük olmak beni yoruyor ben artık mutlu sürekli gülümseyen güzel mi güzel çocukluğumu istiyorum KEŞKELERSİZ . . .
