Merhaba arkadaşlar yazım hatası varsa şimdiden özür dilerim.Lütfen yorum veya begenini fikirleriniz merak ediyorum.Sizi çok seven yazarınız.Resimdeki kral henry ve kraliçe katherine.
Abim bana şaşkın bir şekilde baktı.
(-'ler anastasya,+'ler abisi micheal)
+Anastasya sen ne diyosun?Saçma sapan bir kavga için burdan gitmek mi istiyosun?Burası senin evin anastasya.Buradan nasıl vazgeçe bilirsin.Şimdi sinirlisin bu konuyu sonra konuşalım.
Abimin dediklerini duyunca dahada sinirlendim.Nasıl benim yanımda olmazdı.Burası benim evime ama sanki evim degil gibi burada çok mutsuzum.Ne kadar aileme göstermemeye çalışsamda.Burayı hiç bir zaman sevmedim.Herkezin önümde egilmesi,hiç gerçek arkadaşımın olmaması vb.Bu kavga sadece buradan ayrılmak için kullandıgım bir bahane.Abime bakıp
-Abi burası benim evim degil.Benim evim,ailem sizsininiz ben sadece siz burdasınız diye burdayım.Size ne kadar belli etmemeye çalısamda dayanamıyorum.İnsanlar yalandan gülmelerine,insanların saçma bişey yüzünden ölmesine ve buna karar verenin babam oldugnu bilmek.Abi benim ne kadar suçlu hissedigmi biliyomusun?Ah tabiki bilemesin çünkü sen o zaman yoktun.Babam hastalandıgında geçiçi bir süre tahta çıktıgımdaki yaptıgım şeylerden ötürü nasıl kendimi suçladıgmı?Kardeşim diye gördügüm adamın ölüm emrini vermem.Onun ölümünü seyretmem ve bişey yapamam.Dayanamıyorum abi.Burada oldugum sürece her zaman onları hatırlıçam ve daha çok acı çekiçem.Abi lütfen buradan bu ülkeden uzaklaşmalıyım lütfen.Babamdan izin al.
+Nasya neden bana söylemedin.Kardeşim sana yardım ederimdim.Bak o zaman yaptıgım şeylerden kendini suçlama yapman gerekiyodu ve yaptın.Kardeş diye gördügün kişi seni az daha öldürüyodu.O kadar kendini suçlamayı bırak.Üzgünüm nasya seni bu halde nasıl gönderirim.Hayır kardeşim babamdan izin almıcam.
Abime baktıgımda benim gitmemi engelliçegi belli oluyordu.Beni niye anlamıyordu.Her gün,her dakika burada kaldıgımda yavaş yavaş ölüyordum.Üstelik müttefik edinmek için fransa prensi edward 'la nişanlanmıştım.Kendini begenmiş pisligin önde gideniydi.Onunla evlenmektense ölmeyi yeglerdim.Ki burada kalırsam evlilikte çabuk gerçekleşirdi.
-Abi ne olursa olsun buradan uzaklaşım.Ya sen izin alısın yada ben yaparım.Buradan gidiçem ne olursa olsun gidiçem ve bunu hiç kimse engelliyemez!!
+O kadar emin olma nasya.Ben senin abinim izni olmadan hiç bir yere gidemesin.Bunu o kafana sok!!!
Abim kapıyı çarparak dışarıya çıktı.Abimin bunu yapmasına çok şaşırmıştım.O bile yanımda degilse ben napıçam.Burada asla özgür olamam.Annem ve babam ne kadar yardım etseler bile burada özgürlük diye bişey yok.Ben prenses oldugum için her şey daha zor.Çocuklugumdan beri her zaman kurallar uygun yetiştirildim.Sadece kılıç ve at egitimim kurallar uymuyo.Normalde onların ögretilmemesi gerekirdi ama babaannem ingilter kraliçesi elizabet istedigi için izin verilmiş ki buna çok minnaterım.Eger o dersleri almasayımdım diger kızlara benzerdim ki bu benim için kavus gibi bişey.Annemı ve babamı ikna edip buradan gitmeliydim.Nasıl izin alabilirdim.Düşün nasya annem nasıl gitmeme izin verir.Aklıma gelen fikirlen gülümsedim.Annem başka biyere gidiçem desem abim hemen annem söylerdi.Ama ben önce davranıp babama osmanlı meselesini söyleyip yanıma şövalyem henry ile birlekte gidiçemi söylersem.Kesin izin alırım sadece biraz sevimli olmam gerekir.Hemen babamın yanına gibip söylemeliydim.Yoksa abim bende daha önce davranırdı.Saat baktıgımda akşam yemeği zamanı gelmişti.Yemekten sonra babam çalışma odası çalışırdı.O zaman söylemem daha iyi olurdu.Büyük bir ihtimal abim söyliçeksede yarın söylerdi.Bu demekki abimden bir adım önde oluçam.Hemen odamdan çıktıp.Salona dogru yöneldim.Masada herkez yerindeydi.Yerime oturup annem baktım. (-'ler anastasya,+'annesi kraliçe katherine )
-Anne ben şey özür dilerim.Sana öyle davranmamalıydım.Sadece biraz sinirlendim ondan dolayı.Lütfen beni affet.
Annem bana bakıp
+Tamam nasya.Bi daha yapma sen bir prensesin böyle davranmamalısın.
Annem yine o soguk halindeydi.Annem çok iyi biriydi ama ne zaman ona ihtiyaçım olsa o hep bu halde olurdu.Babam hastalandıgındada böyleydi.Benim ne kadar kötü oldugnu fark etmemişti.Halada fark etmiyo.Acı bir şekilde gülümseyip yemegimi yemeye başladım.O konuşmadan sonra hiç konuşmadım.Herkez yemegini yiyip odasına çıkarken
(-'ler anastasya,+'babası kral henry)
-Baba seninle konuşa bilirmiyiz.Önemli bir konu varda.
+Tamam canım.Çalışma odama gel.Orada konuşalım.
Abim bana şaşkın bir şekilde baktı.Bu hareketimi beklemedigi belli oluyordu.Onu ne kadar sevsemde beni bu konuda engelleyemezdi.
Babam arkadından yürümeye başladım.Lütfen tanrım babam kabul etsin de buradan kurtulim.Babam çalışma odasına girdiginde kapıyı benim girmem için açık bıraktı.Hemen içeri girdim.Babam çalışma masasına oturup
(-'ler anastasya,+'ler babası kral fransis)
+Kızım konuşmak istedigin konu neydi?Buraya geldigne göre senin için çok önemli bir konu.
-Baba ben osmanlılar hakında düşüncelerini biliyorum ve bu konudan sana vardım etmek istiyorum baba.Biliyosun geçici bir süre tahta çıktım.O dönemde krallıgı iyi yönettim baba ve insanların hareketlerinden ne yapıçamı anladıgmı biliyosun.Bu mesele içinde sana çok yardım ederim baba.Sadece oradaki insanları görüp onları gözlemlemlemeliyim ki onları anlayim.Baba demek istedigim senden osmanlıya gitmek için izin istiyorum.
+Anastasya sen ne istedigni biliyomusun?Seni o barbarların yanına mı göndermemi istiyosun?Asla kızım seni oraya göndermem.
-Baba gerçekten akılı bir şekilde düşünürsen.Bu fikrimin krallık için iyi bişey oldugnu anlarsın.Baba ben sadece ülkemin iyiligni istiyorum.Bunu anladıgında beni yanına çagır.
Babamın biley demesine izin vermeden odadan çıktım.Babamın ne demek istegni anlıycanı biliyordum çünkü o benim babam olsa bile o bir kral ve bir kral için ülkesinin iyiligi herşeyden önemlidir.
Arkadaşlar gelecek bölümün gelmesi için 5 vote istiyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Esiri
Historical FictionHayatı acılar ve zorunluluklarla dolu bir prenses osmanlı sarayına gider.Osmanlının sanıldıgı gibi barbar ve cani bir millet olmadıgnı anlar. Üstelik nefret ettigi osmanlı sultanına aşık olur. Nefreti aşka dönüşür.Önünde zorlu bir yolculuk vardır.Sa...