♔
Ed, Mia'nın okuluna diplomasını almaya gittiğinde karşısına çıkan Neymar yüzünden duraklamak zorunda kaldı. Neymar'ın meraklı gözleri Ed'in suratını tararken "Mia nerede dostum? Bir haftadır yok." Diye sormaktan alamadı kendini.
İlk önce boğazındaki yumruyu yutmaya çalıştı, sonra kafasını yukarıya kaldırıp göz yaşlarının akmasını engelledi Ed. Sonra da konuştu. "O bir kaza geçirdi. Şu an yoğun bakımda tutuluyor."
Neymar yerin sarsılsığını hissetti. Sanki bastıkları zemin olduğu yerde durmak yerine geriye doğru çekiliyor ve Neymar'ın bedeni yerine ruhunu yere çarpıyor kalkmasını güç hale getiriyordu. Ne demesi gerektiğini kestiremedi veya ne yapması gerektiğini de bilmiyordu şu an. Tepkisizliğini sürdürme yemini vermiş gibi donuk gözlerle Ed'e bakarken boğazının düğümlendiğini hissetti.
İki gün önce kardeşine dediği şey geldi aklına "Bağımlılık mı, alışkanlık mı, aşk mı henüz çözemedim ama şundan eminim, çok özlüyorum." Kardeşi kim için dediğini sorsa da Neymar konuyu değiştirmişti.
"Diplomasını alıp gideceğim bende zaten. Seninle karşılaştığıma sevindim Neymar." Ed'in sesini duyunca kendisini düşüncelerinden anca ayırabilmişti. Aklına gelen fikirle;
"Saat kaçta gideceksin Ed?" Diyiverdi. Mia'nın yanına gitmesi lazımdı. Onun o yatakta gün geçtikçe güçlenmesini izlemesi lazımdı. O özlem dolu geçirdiği günlerin ardından Mia'yı doya doya izlemesi lazımdı. Bunun için sadece bilet lazımdı ve bu Neymar için kolay bir şeydi. Bir telefonla bulabileceğini bildiği için sadece gideceği zamanı öğrenmesi lazımdı.
"İki saat sonraya uçak kalkıyor. Neden sordun ki?" Sesindeki meraklı tınıyı gizlemeye gerek duymadan sordu.
"Bende geleceğim ama eğer sizin için sorun olmazsa-" Neymar'ın konuşmasını Ed yarıda kesti.
"Sorun olmaz. Ben diplomayı alınca evine uğrarım."
"Teşekkür ederim dostum görüşürüz." Ed diplomayı almaya giderken Neymar otoparktaki arabasının yanına gidip kapıyı açtığı gibi kendisini arabanın içine attı.
Yolda bilet işlemlerini halletti. Evine gidince giyecek bir şeyler alıp laptopunu da çantasına attığı gibi salonuna inip beklemeye başladı. O sırada telefonu çalmaya başlayınca arayana bakmadan telefonu açtı.
"Oğlum."
"Anne. Nasılsın?"
"Gideceğini kardeşinden değil de senden öğrenseydim daha iyi olacaktım." Sesindeki sahte kızgınlık annesinin gerçekten sinirlenmediğini ve kırılmadığının göstergesiydi.
"Mia'nın kaza geçirdiğini duyunca, e bunca yıldır tanıyorum. Yanlarına gidip destek olmam en doğrusu olur diye düşündüm." Akılına Mia gelince ne hissettiğini şaşırmıştı. İçi acıyordu ve nefes alması zorlaşıyordu. Aklına hastane yatağında olan görüntüler doluşuyordu. Daha onu görmemişti ama onun durumunu düşünmek bile aklına hayali ve kötü görüntüleri dolduruyordu.
"Oğlum beni duyuyor musun? Mia iyi mi? Nesi var? Junior orada mısın?" Girdiği kısa çaplı şoktan çıkıp annesine kekeleyerek cevap verdi.
"Şey bilmiyorum anne seni sonra arasam." Diye bildi sadece. Ve cevap beklemeden kapayıverdi telefonu. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Boğazına takılan yumruyu umursamamaya çalıştı. Kapalı televizyonu izlemeye başladı.
Telefonundan bildirim sesi yükselince eline aldı ve gelen mesajı okumaya başladı.
Gönderilen; Junior
Gönderen; Calum
Dostum bu gün Mia'yı aradığımda Effie diye bir kız açtı ve Mia'nın hastanede ailesinin yanında olduğunu söyledi. Okulda ise Mia'nın abisi Ed ile karşılaştım Mia'nın kaldığı hastanenin adresini aldım. İki gün sonra oraya gideceğim. Haber alınca sana söylememi istediğin için mesaj attım iyi günler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Junior // Neymar Jr
FanfictionSadece kalbinin sesini dinle, beynin kadar yanıltmaz seni.