BÖLÜM18:BU SON MU? BENİM SONUM MU?

720 32 13
                                    

"ARKADAŞLAR UZUN BİR ARADAN SONRA YENİ BİR BÖLÜM UMARIM SEVERSİNİZ ÇÜNKÜ ÇOK UZUN ZAMANDA AKLIMDA OLAN BİR BÖLÜMDÜ. YANDA GÖKÇE... İYİ OKUMALAR"

Daha fazla bu ortamda kalmak istemediğimi anlayıp konuya girdim “Sana iki şey sorucam birincisi bu evde doğru düzgün kıyafet yok mu ve ikincisi bana bu geceliği kim giydirdi” dedim daha doğrusu fısıldadım. Bu halimi görünce kahkahaları bomboş malikanede yankılandı.

Kendini biraz toparlayınca “Sorularına cevap vereyim birincisi var ama benim için ikincisi ise…” yine kahkaha atıp “… evet ben giydirdim” dediği an kalbim yerinden çıkacakmış gibi oldu. Sonra koşar adım uyandığım odaya geri dönüp kapıyı kapattım. Ve yatağın içine girip yorganı kafama kadar çekip zor tuttuğum göz yaşlarımı serbest bıraktım.

Beni Albaric’den başka ilk defa bir erkek öyle gördü, kendimi ona ihanet etmiş gibi hissediyorum. Hıçkırıklarımın arasında odaya biri girip yatağın üstüne bir şeyler koydu ve odadan çıktı.

Yorganı kaldırıp getirdiği pijamalara baktım. Hemen onları giyip saçlarımı topladım. Acaba aşağıya insem mi yoksa inmesem mi diye düşünmeye başlamıştım bile.

Yaklaşık 2 saat kadar öylece oturdum daha sonra kapıyı açıp içeri daldı bay sorun. Ben ona bön bön bakarken o yaklaşıp “Bu gece bunları giy” dediğinde anlamsızca bakıp “NE için?” diye sorduğumda “Her şey eski zamanlardaki haline geri dönecek” dedi ve odadan çıktı. Bana getirdiği beyaz elbiseye baktım çok güzeldi ve giymem için getirdiği ayakkabılar.

Hava kararmaya başlamıştı o yüzden banyo yaptım ama ne için olduğunu bilmiyorum. O ne diyorsa onu yapıyordum. Duştan çıkıp elbiseyi giydim. Saçlarımı kurutup topladıktan sonra hazırdım. Bütün gün bir şey yemediğim için çok açtım. O gelene kadar dinlenmeye karar verdim  yatağa dik vaziyette oturup gözlerimi kapadım…

Karşımda dikilip beni sarsıyordu. Ne kadarda kibar (!) “Ne var niye canımı yakıyorsun ya” dediğimde beni yataktan kaldırdı “Zaman yaklaştı artık başlamamız lazım” diyip beni odadan çıkardı.

Çatı katına çıkarırken saçımdaki tokayı alınca dalgalı saçlarım serbest kaldı. Kapıyı açınca zifiri karanlıkla karşılaştım ama o beni hala sürüklüyordu. Işığı açınca  küçük çaplı bir şok yaşadım. Yaklaşık 50 siyah giyimli yüzleri kapalı adam bana bakıyordu. Daha sonra gözüm ortada duran masaya kaydı. Yanında ki küçük masada kocaman bir kitap ve yanında çeşit çeşit kesici-delici madde vardı. Korkmuştum ama ne yapabileceğimi bilmiyordum.

 Derin düşüncelerimi Adam böldü “Vakit geldi” diyip oradaki adamlardan birine kaş göz işareti yaptı ve adam üzerime yürümeye başladı. Beni kucağına alıp masaya zorla bağladıktan sonra tekrar ışıkları kapattılar ve zifiri karanlığa tekrar merhaba dedim ve ardı arkası kesilmeyen çığlıklarıma lakin bu fazla uzun sürmedi adamlardan biri perdeyi çekince dolunayın en güzel haliyle karşılaştım.

Adam kulağıma “Artık geçmişine ve hayatına veda et burada seni kurban edip eski dönemlerde yaşamış olan büyük büyük atalarımı mezardan çıkarıp intikam alacağım. Vampirlerin nesli son bulunca eski halimize geri dönüp dünyaya biz hakim olacağız. Senin kafan karışmıştır şimdi hani bazı cadılar sağ bırakılmıştı hatırladın mı işte ben onların soyundanım. Şimdi anlamışsındır” diyip saçımı okşadı ve ağzımı bir bez parçasıyla kapattı.

Kitabını açınca adamlar etrafımızda daire şeklini aldı. Adam yani bay sorun bazı sihirli sözcükler söylemeye başlayınca ben yine bağırmaya başladım ama ağzım kapalı olduğu için sesim uğultu gibi çıkmıştı.

Adam sol eline kitabı alıp sağ eline de hançeri aldı. Hançer tam kalp hizamdaydı fakat 50 cm kakar yukarısındaydı. Gözlerimden akan yaşlar yüzünden görüşüm bulanıklaştı. Adam “BU ÖLÜMLÜ FAKAT BÜYÜLÜ BEDENİ AL VE BİZE ATALARIMIZI GERİ VER, DÜNYAYA HÜKMETMEK İÇİN.” Dedi ve bilmediğim dilde konuşmaya başladı.

Artık her şey bitmişti kendimden vaz geçtim ama Albaric’ten hayır hayır ondan asla vaz geçemem. Onu üzemem. En azından o gözlere bir kere daha bakıp tenine tekrar aşık olsaydım. Kokusunu içime çekip ona tekrar tutsak olsaydım. Bu son mu? Benim sonum mu?

Gözlerimi açtığımda daha net görüyordum. Artık son sözlerini söyleyip sustu. Hançeri biraz daha kaldırdı ve…

GECE VE TUTSAK (Düzenleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin