Multide Baran&Ecrin var
Zakkum- Kaçak
İçeri o girdi ben şaşırmış bir şekilde ona baktım ve olduğum yerde kaldım. Baran Demir odamdaydı ve ben bişi demiyordum. Bana doğru yaklaştı ve konuşmaya başladı
-Merhaba Ecrin
Ne kadar da ne arıyosun benim odamda pis sapık, ne hakla buraya gelirsin defol git demek istesemde... Sakince
-Merhaba
dedim. Bana rahatsız edici bakışlarını attı ve konuşmaya başladı.
-Çok güzel olmuşsun.
Yani sormadan söylemicek niye geldiğini gıcık şey ve dayanamadım sordum...
-Of, beni bırakta ne oldu niye geldiğin ve bu isteme işi de nerden çıktı?
-Bi an hiç sormican sandım ve beni hiç şaşırtmadın dayanayamayıp sordun işte seni bu yüzden seviyorum.
Seviyorum mu bu adam ne diyo daha beni iki kez gördü ne sevmesi ne saçmalıyo!!
-Söyle artık neden geldin?
-Tamam lafı fazla uzatmaya gerek yok söylüyorum. Benimle evleneceksin!!
Bu adam bugün beni öldürmeye niyetli galiba kalbim bu kadarına da dayanamicak ne evlenmesi! Ben daha üzerimdeki şoku atlatamamışken yine sinir bozucu bir şekilde konuşmaya başladı;
-Konuşmicakmısın artık ve banada uzaylı görmüş masum köylü gibi bakma sadece benimle evleneceksin dedim.
Ve artık üzerimdeki şoku atlatıp konuşmam gerektiğini anladım;
- Senin ağzın çıkanı kulağın duyuyomu ne saçmalıyosun ne evlenmesi daha iki kez gördüğüm bi adamlamı evlenicem. Asla. Seninle. Asla. Evlenmicem.
Her kelimesini bastırarak söyledim, ben kelimelere vurgu yaptıkça Baran daha fazla yumruklarını sıktı. Ve konuşmaya devam ettim,
-Hem akşam istemeye geldiğinizde de babam asla böyle bişeyi kabul etmicek.
Baran kolumu sertçe tuttu ve kendine doğru çekti konuşmaya başladı,
-Sana evlenirmisin demedim! Benimle evleneceksin yoksa...
-Yoksa ne he devamını getir cümlenin!
-Babanı öldürürüm anladınmı gözünün yaşına bakmam gebertirim!
Ben olduğum yerde kaldım ve dizlerimin üstüne oturdum ağlayarak konuşmaya başladım,
-Yapamassın, böyle bişey yapamassın.
-Öyle bi yaparım ki, babanın bana borcu var ve senin ödeyemeyeceğin türden bu borç iki türlü kapanır ya benimle evlenirsin ya da...
Cümlesinin tamamlamasına izin vermeden bağırarak konuşmaya başladım,
-Yeter! Sus! Çık odamdan.
-Cevabını akşam alıcağım
Odadan çıktı , benim ağlamam şiddetlendi hala yerde oturuyordum zorluklada olsa kendimi yatağa attım yüzüstü uzandım hıçkıra hıçkıra ağlarken odaya babam girdi.
-Ne oldu kızım ne dedi o şerefsiz!
-Gerçekleri anlattı baba, dedikleri doğrumuydu he söyle ne borcu bu. Bu borc ancak benimle evlenirse kapanırmış ya da seni..
Cümlemi tamamlayamadan babama sarılarak ağlamaya başladım.
-Şşş prensesim ağlama onunla evlenmeyeceksin bana ne yaparsa yapsın umrumda değil ama, seni mutsuz edemez anladınmı .
-Hayır baba asla senin ölmene izin veremem!
-Kızım...
Lafını böldüm ve,
-Akşam gelduklerinde vericeksin beni baba sen ölürsen ben yaşayamam annemin yokluğuna daha alışamamışken bide, sensiz ben yaşayamam.
Babam çaresizce kafasını sallıyarak onayladı. Yatağa sırt üstü uzandım ve dünmeye başladım...
Bazen insan sevdikleri için kendinden vazgeçmeli, hele ki o kişi canınızdan çok sevdiğiniz babanızsa, ben babam için canımı bile veririm ben mutsuz olmuşum çok mu? En azından babamı, canımı kaybetmicem...
Babamı Kurtarmak İçin elimden gelen herşeyi yapıcam.
Saate baktım akşam olmak üzereydi birazdan gelirlerdi banyoya girdim aynadan kendime baktım korkunç gözüküyordum, ağlamaktan gözlerim şişmiş ve makyajımda akmıştı yüzümü yıkadım ve makyajımı tazelemeyi düşündüm, sonra vazgeçtim bi de onca yaptıklarından sonra ona süslencekmiydim.
Zilin sesini duydum ve aşaği indim kapıyı Zeliş Sultan açtı, kapıya baktım ve ego yığınıyla gözlerimiz kesişti.
Ve hayatımın en berbat akşamı başlasın...
+Vote yeni bölüm en kısa zaman da gelicek. Görüşmek üzeree
