Abi ya Onur okulda yanıma geliyo hep her gün her saatimi onunla geçiriyorum resmen. Ama hiç şikayetim yok.
Bugün yanıma arkadaşlarıyla geldi. Ismi Ege ve acayip kafa bi çocuk. Onur, Ege ve beni bahçedeki banklardan birinde yalnız bırakıp futbol antrenmanına gitti. Ben de Egeyle konuşmaya başladım. Yani o benimle konuşmaya başladı.
"Onurla biraz çabuk yakınlaşmadınız mı sence de ? Hani biraz daha ağırdan alsanız bence daha iyi olurdu."
"Evet galiba ama onu tanıdığım iki yıldan beri onunla birlikte olmanın hayalini kuruyordum ben. İlkokuldan beri onu tanıyorum ben."
"Ve kantinde üstüne çay dökmen işini kolaylaştırdı sanırım." Güldü. Aslında var ya Ege de fena çocuk değil hani.
Tabi bu söylediğimi Onur duymasın onun kokusundan mahrum kalmak istemiyorum.
Onur kızarmış yanakları ve alnından akan ter damlacıklarıyla yanımıza geldi. Çantamdan peçete çıkartıp yüzünü sildim ve elinden tutup onu okula soktum. Okulda en üst katta kimsenin kullanmadığı bi sınıf var ve onunla o sınıfa girdim. Kapı kapanma sesi duyduğumda ona döndüm. Bana ne istediğimi bilen bir bakış attı. Sonra ellerini kalçalarımda sabitleyip beni öpmeye başladı. Ellerimi boynunda birleştirip saçlarının arasına soktum. Beni öyle güzel öpüyordu ki ona dayanamıyordum. Ellerimi tişörtünün eteklerine indirip yukarı çekmeye çalıştığımda belimdeki elleri beni kendine daha çok yapıştırdı. Teninin sıcaklığını hisettiğimde ağzımdan zevk dolu bir inilti çıktı. Onur kendini benden ayırdı ve alnını alnıma yapıştırdı. "Ne istediğini biliyorum onu ben de istiyorum ama bunu sana yapamam."
"Neden ?" diye mızmızlandım. Bence gayet de yapabilir yani of bilmiyorum.
"Çünkü canını yakmak istemiyorum."
Evet tamam bu yeterince ikna edici bi açıklamaydı.
"Yine de.. Bugün yurttan çıkabilir misin ? Seni mutlu etmek için bişeyler ayarlayabilirim."
Gülümsedim. "Bi düşüneyiiim.. E galiba olur." Ona bakarak geri geri gidip bi sıraya oturdum.
Sırıtarak yanıma gelip ellerini kalçalarıma koydu. Kıpırdanarak ellerini altıma aldım ve kollarımı boynuna doladım. Bacaklarımla belini sardım ve onu kendime çektim. Beni kaldırdı ve böylece artık ona bi koala gibi sıkıca sarılabiliyordum. Alnına düşen saçlarını kenara çektim be onu öpmeye devam ettim. O mükemmeldi. Beni anlıyordu.
Dudaklarımı ondan ayırıp ona "Planladığın şey nedir ?" diye sordum.
Dudaklarını büzüp bana baktı. "Söylemesem olmaz mı ?"
Hayır anlamında başımı sallayıp ona beni yere bırakmasını işaret ettim. Istemeyerek beni yere bıraktı. Ona tahrik edici bi öpücük verdim ve masum gözlerle ona baktım.
"Eşyalarını aldın mı bi an önce seninle eve gitmek ve sana istediğini vermek istiyorum."
Zafer kahkahası attım ve kapıyı açıp onu elinden çektim.
"Yine yaptın yine sana olan ihtiyacımı kullandın." diye söylendi.
Bahçeye indik ve Egeden çantamı alıp Onurun beni götürmesine izin verdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bayan Mozzarella
Teen FictionHani kaşar peynir ya, mozzarella da peynir. O benzerlikten şey ettim ben. Beni terbiyesiz sanmayın yani acayip terbiyeli biri değilim ama bayramlarda el öperim. Şey yorum da yazar mısınıız, fikirlerinizi öğrenmek istiyoruum. Ayrıca sizi seviyom bana...