Gökçeden:
"Ne demeye çalışıyorsun, bir fikrim yok ama beni rahat bırak hem kaçırmak gibi pis bir işe başvuruyorsun hemde sebebin yok!""Git." dedi buz gibi soğuk bir sesle. Bana daha fazla bir şey yapmasına izin vermeden bizimkilerin yanına doğru gitmeye başladım. Onlara anlatıp anlatmayacağımı bile bilmiyordum.
Aleynadan:
"Göökçeee! Nerde bu kız nereye kayboldu? Başına kötü bir şey gelmemiştir değil mi Ege?""Böyle düşünme aramaya devam." derken aranmaya devam etti. Bu sırada karşıdan birinin geldiğini gördüm. Gelen Gökçe'ydi.
"Kızmayın bana, başıma kötü şeyler geldi. Beni kaçırmaya çalıştılar." dedi nefes nefese.
"Ne?! Canım nasıl oldu bu? Kim ne yaptı sana çabuk anlat."
Normalde Gökçe bize böyle şeyleri hemen anlatmazdı, fakat bir karar vermiştik. Bundan sonra birbirimizden sır saklamak yoktu. Artık birbirimizin ailesiydik.
Gökçe başından gelenleri bize anlattı. Bunu yapmaya çalışan her kimse kafayı yemişti.
"Gel buraya çok korktum. Sarılacağım sana." dedim. O da geldi ve kucaklaştık. Her ne kadar ona bir şey olmadıysa da içimdeki sezgilerde bir deşiklik yaşandı. Bu yaşanan olay büyük büyük olayın başlangıcıydı. Böyle düşününce tüylerim diken diken oldu.
"Aleyna dayılarını ara, bizi almaya gelsinler burası tehlikeli." dedi Ege. Bunun üstüne bende hemen dayımı aradım ve olanı kısaca özetleyip bizi almasını istediğimizi söyledim. Allah'tan isteğimizi kabul ettiler. Annem ve babam gibi beni yüzüstü bırakmadılar. Bu sırada biz ormanlık alandan sıyrılıp daha ferah bir yere gittik ve konuşmaya başladık.
"Bu sizce neye işaret?" dedi Ege konuyu açarak. "Bilmiyorum umarım bir daha başımıza gelmez." dedim. "Daha önceden kimsenin duygularıyla oynadın mı ki?"
Birden herkes kendine geldi. "Beni kaçırmaya yeltenen Yusuf'tan başkası değil." dedi Gökçe. "O İstanbul'da." dedim. "Aleyna bizi takip edip gelmiş işte. Peşimizi bırakmayacak ona teslim olmalıyım." dediği gibi Ege'yle beraber avazımız çıktığı bağırdık.
"BÖYLE BİR ŞEY YAPMACAKSIN DAHA ONUN GİZLİ KİŞİ OLUP OLMADIĞI BİLE BELLİ DEĞİL. ONU BULANA KADAR VE BULDUKTAN SONRADA ASLA KİMSEYE TESLİM FALAN OLMAYACAKSIN GÖKÇE! BİRİNE TESLİM OLMASI GEREKEN KİŞİ GİZLİ KİŞİDEN BAŞKASI DEĞİL!"
Böyle dememiz sonucunda Gökçe sustu. Hiçkimse konuşmamaya başladı. Kısa bir süre sonra dayımlar geldi. "Hadi binin bakalım arabaya!" Yolda giderken Gökçe sıkılmış bir şekilde olanları anlattı. "Hım anlıyorum şüphe duyduğunuz kişi olabilir ama bilmeden hareket edemeyiz. Ama sizi güvence altına alabiliriz." dedi dayım. "Nasıl?" diye sordu Ege. Bende merak ettim. "Yanınıza koruma koyacağız, siz nereye o da oraya." Başta çok gerekli olmadığını düşündüm çünkü sorunu Gökçe'yleydi. Bunu onlarla da paylaştım. "Hiç düşünmedin mi eğer bir daha gelir ve tehdit ederse yüzde doksan beş sizin üstünüzden edecek." dedi Gökçe sinirli bir şekilde. "Kızlar lütfen kavga etmeyin veya ortamı germeyin. Tatile geldik keşke bu olay olmasaydı ama yapacak bir şey yok. Dayının dediği gibi bir korumamız olsun yanımızda, bir problem olmaz." diye yumuşattı ortamı Ege. Bunun üstüne daha fazla üstelemedim ve koruma olayını kabul ettik. Yol boyunca çok konuşma yaşanmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Bize Uzak 2
RomanceHer ne kadar önceleri çok göz yaşı döktüysek bile şu an gülen bizdik. Evet şu an İzmir'de yepyeni bir hayata başlıyorduk. Heyecanlıydık. İkimizde bir ilişki yaşamış ama gene başarılı olmamış ve ayrılmıştık. Olsun belki bize aşk uzak ama kurduğumuz...