"Hey Michael!"
"Hey Luke!" Marketten geri dönüyordum ve onu burda görmek kötüydü, evde beni bekliyor olması gerekirdi. Hızlı adımlarla ona yürüdüm.
"Michael, Tanrı aşkına evde beni bekliyor olman gerekirdi"
"Luke.. Canım cidden fena çikolata çekti. Ve.."
"Ve? Ve ne Michael? Ateşin var yanıyorsun"
"Seni bekleyemedim Lucas"
Lucas.. Öyle demesine bayılıyordum.
"Hadi eve gidelim Michael."-
"Mike! Banyo hazır Mike! Su soğumadan gel ve biraz yellen!"
Merdivenlerden ayak sesleri geliyordu, kapı açıldı.
"Benimle ilgilendiğin için teşekkür ederim Luke"
"Önemli değil.. Michael." Oturduğum yerden kalkıp ayaklandım ve banyodan çıktım. Onunla banyo yapmak, isterdim elbet. Ama o ister miydi?
Merdivenler indim ve mutfakta yiyecek bir şeyler aradım.. Tamam en azından patetes kızartabilirdim. Alt çekmeceden patatesleri çıkardım yıkadım. Soymaya başladım ve çok olmadan arkadan iki el belime dolandı, önce biraz ürktüm ama sonradan hoşuma gitmişti. Michael olduğundan emindim, çünkü başını omzuma koymuş ve saçları yandan az da olsa gözüküyordu. Patatesleri tavaya koyup kızartmaya başladım, ama o hala belimi sarmış başı omzumda duruyordu. Birden geri çekildi ve koltuğun üzerinde duran iki tişörtü gösterdi "Hangisini giyeyim Luke?" Patatesleri tabağa koyup ona döndüm "Sağ elindekini Michael" Tişörtü kendine çevirip inceler bi edâyla baktı "Öyle dediysen" Tebessüm ettim.
Aşağıya indiğinde koltuğa oturdu ve patatesleride alıp yanına oturdum. Elimi alnına koydum "Ateşin yok Mike" "Senin sayende Luke" "Benimle ilgilendiğin için tekrar teşekkür ederim Hemmings" "Rica ederim Clifford"