3

98 11 3
                                    


Sahip olduğumuz kısıtlı zaman su gibi akmıştı ve kendimi kapıda Zayn, Louis ve Liam'la vedalaşırken bulmuştum. Harry, Barcelona gezisinde bize eşlik edecekti. Herkese sıkıca sarıldım ve son kez öptüm.

''Sadece 2 hafta sonra biz de geleceğiz, üzme kendini.'' dedi Liam. Zayn sırtımı sıvazlıyordu:
'' Ağlama Tarry.''

O an gözümden akan yaşları bile farketmemiştim. Biraz olsun mascara ve eyeliner sürecek en doğru (!) günü bulmuştum. Böyle şeyler hep benim başıma gelirdi. Adeta bir şanssızlık mıknatısı gibiydim!

''Sen farkına varmadan yanında olacağız tatlım.'' diyordu Louis bir yandan elindeki anahtarla oynarken.

Derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.
''Çocuklar bakın,üzgün falan değilim!Cidden, ben iyiyim. Gidin ve eğlenin! Benim için El, Sophie ve Perrie'ye selam söyleyin. Zayn ve Louis'e gelirsek, sakın benden habersiz ot içmeyin.'' Son cümleyi söylerken gülmemek elimde değildi. ''Sadece şaka yapıyordum.''

''Bunu anlamak hiçte zor değildi.'' dedi Zayn gülerken. '' Hadi fotoğraf çekelim!''

Cebimden telefonumu çıkardım, hep birlikte garip ve çirkin pozlar verdikten sonra bu fotoğrafı Instagram'a yüklemeye karar verdim. Gereğince fazla takipçim vardı(9 milyon). Niall'ın kardeşi olduğumu ve bir Youtube kanalımın olduğunu göz önüne getirirsek bu rakam hiçte garip gelmiyor.

Birkaç saniye sonra beğeniler ve yorumlar yağmaya başladı, fakat aralarından bir bildirim gözüme takıldı: neymarjr senin fotoğrafını beğendi.

Hemen sonra bizimkiler yola çıkmıştı bile. Evde sadece ben, Niall ve Harry idik.

Telefonum titredi ve Google'dan bir Bildirim geldi.

Neymar hakkında!

''FC Barcelona'nın başarılı forveti Neymar Jr. , 23, dünkü Valencia maçında ayağını incitti. Sabah Antrenmanda bileğindeki git gide artan ağrıdan şikayet edince kulübün doktorları küçük bir inceleme yaptı. Görülen o ki Da Silva'nın ayağında 1. derece burkulma var. Bize Neymar Elche'ye karşı olan açılış maçında oynayamayacakmmış gibi geliyor. ''

Zavallı  şey! Bu aralar sürekli kendini sakatlıyor. Hızlıca ona bir mesaj atmaya karar verdim.

Kime: N

Merhaba Ney,

Sakatlandığını duydum. Umarım  bunla başa çıkabilmişsindir. Seni düşünüyor olacağım.

Sevgilerimle,

''O''

Elimle kapatma tuşunu arıyorken telefon bir kez daha titredi.

Kimden: Nialley-Poo

o koca poponu koltuktan kaldır ve üst kata gel.

-evrende en çok sevdiğin insan

Bazen bu küçük çocuk beni sinir edebiliyordu.

Uzun mermer merdivenlerin yukarısına doğru koşmaya başladım.  En üste ulaştığımda boğulmak üzere olan bir deniz aygırı gibi nefes alıp veriyordum.

''NE?'' dedim hızlıca odasına girerken.

'' Mesajımı almışsın gibi görünüyor.'' 

''Evet, seni akıllı şey.'' devam ettim '' Herneyse, ne istiyorsun?''

''Aslında,'' burnunu kaşıdı. '' Yarın için eşyalarını hazırladın mı? Bugün senin Youtube videonda olabilir miyim? ve bana Nutella'lı  Sandviç yapar mısın, lütfen?''

''Hayır, evet ile karışık az bir hayır, ARTI, sen o yavru köpek bakışını atmadan önce odadan çıkmış olacağım.''

''Hayır bekl-''

Bununla birlikle, odama gittim. Phew!

Şimdi, valizime neler koyacağım?

. . . . . . . . . . . . . . .

Bütün bu toparlanma ve bavul olayı bittikten sonra bir YouTube videosu çekmeye hazırlandım.

''HORAN!'' sesim yüksek çıkıyordu. ''VİDEO ZAMANI''

Çok kısa bir sürenin ardından kapımda belirdi. '' Ben hazırım.''

Gerekli olan hazırlıkları tamamlayıp kamerayı da hazırladıktan sonra kaydetmeye başladım.

''Merhaba küçük ördeklerim! Sizin tek ve bir tarayaroxyoursox'unuz olarak yeniden karşınızdayım. Tatiliniz nasıl geçiyor? Benimki gayet güzel gibi görünüyor. Sadece burda oturuyorum, yemek yiyorum ve tüm gün bilgisayar ekranına bakıyorum. fakat kim demiş bundan pişman olduğumu? Aslında hiçbir şeyden pişman değilim. Bu arada hepinize çook teşekkür etmek istiyorum, bugün ON YEDİ MİLYON takipçiye ulaştım. Son paylaştığım videomda belirttiğiniz görüşler  için de ayrıca teşekkür ederim. Her neyse, videoya başlayalım. Bugünkü konumuz '' Sinir olunası insanlar'' veee yanımda içlerinden biri olan değerli kardeşim Niall Horan bulunuyor.

Bunlardan sonra ben ve Nialler 20 dakika boyunca kamera karşısında oturduk ve konu hakkında konuştuk. Aynı eski zamanlar gibiydi. Şakalaşmalar, gülüşmeler, saçmalıklar... Dürüst olmak gerekirse uzun bir sürenin ardından bu çok iyi gelmişti.

NEYMAR'IN AĞZINDAN:


anonymous123'ün bana gönderdiği mesajlara baktım ve gülümsedim. Fanlarımın beni bu kadar önemsemesi çok tatlı bir şeydi. Ama onu bir fan olarak adlandıramazdım. En iyi arkadaşım demek daha cazipti. 

Gerçi kafamın fena halde karışık olduğu bir şey de vardı.

''Selam Bartra'' 

Soyunma odasında oturuyordum. Bizimkileri ziyaret etmem lazımdı. Haliyle tüm gün evde oturmaktan da iyiydi.

Marc içeri girdi.

''Neymar!'' dedi heyecanlı bir şekilde. '' Evde dinlenmen gerekiyorken niye burdasın?''

''Sıkıldım ve sizi antrenmanda izlemek istedim. Ayrıca bir sorum var.''

''Sorabilirsin, küçük Brezilya'lı şey.''

Nickname'in üstüne yaltaklandım.'' Niye Anonymous her mesajının altına farklı bir  harf koyuyor? İlk başta N idi, sonra  A oldu, daha sonra R, şimdi ise O.''

Marc anonymous123'ü bilen sınırlı sayıdaki kişilerden biriydi.

''Bilmiyorum, belki de sadece bunu yapmayı seviyodur.''

''Ya başka bir şey ima etmeye çalışıyorsa?''

''Wow Ney. Gerçekten çok sıkılmış olmalısın. Dostum, çok fazla irdelememelisin. Büyük ihtimalle bunu rastgele koyuyor.Endişelenmene gerek yok.''

O haklıydı. Son günlerde kendim gibi hareket edemiyordum. Pireyi deve ediyordum.

Şakaklarımı ovdum. Her şey beni çok geriyordu.

''Baksana..'' dedi Marc rahatlatıcı bir ses tonuyla. ''Hiç dert etme. Sadece üstünde çok fazla stres var. Hadi sahaya gel. Antrenmandan sonra bir şeyler yemeye gidebiliriz. Belki bu kafanı boşaltmana azcık yardım eder.''


''Tamam, varım.'' Bu iyi olacağa benziyordu.  '' Sadece hızlıca bir mesaja cevap vermeme izin ver.''

Sırtımı sıvazladı ve antrenmana geri döndü.

Kime: Anonymous123
Selam A,

İyi dileklerin için teşekkür ederim. Doğrusu açılış maçını kaçıracağım için biraz hayal kırıklığı yaşadım. Fakat en azından doğum gününde küçük oğlum Davi Lucca ile zaman geçirebileceğim. 4 yaşına girecek! Ah, zaman çok hızlı geçiyor. Carolina da geliyor. Uzun zamandır  onnla yüz yüze konuşmadığım için biraz utanç verici olcak gibi geliyor. Düzenli olarak birbirimize mesaj atıyoruz, aramız iyi olcağa benziyor, umarım .

Şuan gerçekten çok stresliyim. Ebeveynlerim sürekli arkamda, iyi olup olmadığımı soruyorlar. Ayrıca Bruna beni delirtiyor( Her ne kadar o kızgınlığından ve negatfliğinden çok azcık bile olsa kurtulmuş olsa da). Sanırım şansımız düzeliyor. Ne dersin?


Sen nasılsın? Umarım her şey yolundadır.

Ney.


Sonunda mesaj yazmayı bitirince diğerlerine katıldım. Sahaya adımımı attığım anda adımı bağıranları duyabiliyordum.

''NEY! Seni görmek çok güzel.'' Leo bağırdı.

Gerekli olduğu kadar onlara yaklaştığımda kendimi sıcak bir grup kucaklaşmasının içinde buldum. Suares, Pique, Munir, İniesta bana en yakın olanlarıydı.

Bu sarılma bana hiçbir zaman yalnız olmadığımı hatırlattı.

''Sen iyileşene kadar beklemek istemiyorum.'' Alba kulağıma fısıldadı.

Bana her zaman en iyi  tavsiye ve önerileri veriyorlardı ve beni gerçekten umursuyolardı. Onlar (ve tabiki Brezilya squad) ikinci ailem gibiydi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 16, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Enamoured(Türkçe Çeviri)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin