Bu resimdeki Melodi
Sabah tülden giren güneş ışıkları gözümü dürterken gözümü açmamak için direnirken bu savaşa yenik düşüp
gözlerimi araladım. Kalkıp banyoya doğru yürüdüm ve banyoya girip elimi yüzümü yıkadım. Odama geri döndüm ve üstümü giyindim. Siyah bir kot ,üzerine beyaz bir tişört ve üzerine uzun gri bir hırka giydim. Saçlarıma hafif dalga yaptım. Salona doğru yürüdüm içerden Rüzgarın sesini duydum. Salona daha çok yaklaştığımda ses netleşti. Dediği şey beni çok mutlu etti. Daha 2 yaşındaki bir kardeş 'abla gel' diye bana bağrıyor. Hemen merdivenlerden hızla aşağıya indim. Halıya oturmuş oyuncaklarıyla oynuyordu. Beni görünce ellerini birbirine vurdu ve anneme
" anne abam gedi " diye bağırdı. Ben hemen Rüzgar'ı kucağıma aldım ve yukarı doğru kaldırıp
" ayyy yerim ben seni sen ablanı çok mu seviyorsun? " dedim oda kahkaha atıyordu. Yüzünü yüzüme yaklaştırıp o fındık burnunu burnuma sürttüm. İçeriden annemin sesi geldi
" Günaydın kızım hadi al kardeşini sofraya gel." Dedi bende kucağımda Rüzgar'la sofraya doğru ilerledim. Rüzgar'ı bebek sandalyesine oturttum. Hızlı bir kahvaltı yaptım. Aileme veda edip çantamı alıp çıktım. Garajdaki arabama bindim. Okula gelince Leyla'nın beni beklediğini gördüm. Arabayı parkedip Leyla'nın yanına gittim. Leyla
" kanka nerde kaldın ya bir ders geçti merak ettim." Dedi bende bu dedikleriyle şaşırdım. Bir ders geç mi kaldım ben yani bu demek oluyor ki geography dersi gitti. Oley ders kaynadı. Ben Leyla'nın söylediklerine hemen cevap verdim
" Nasıl yani birinci ders gittimi. Yaşasın be en sevmediğim ders gitti " Dedim ve Leyla ile kafeteryaya doğru yürümeye başladık. Kafeteryada Buğra'yı gördüm bize el işareti yaparak 'buraya oturun' dedi. Bizde o tarafa doğru ilerledik ama Buğra tek değildi. Buğra'yı iki haftadır görmüyorum ve çok özlemiştim. Buğra bana sarılmak için ayağa kalktı ve hemen ellerini belime doladı bende yanağına masum bir öpücük kondudurdum. Buğra " seni çok özledim güzellik" dedi. Bende " seni çok özledim yakışıklı 2 hafta oldu görüşmeyeli" dedim. Buğra ve biz kardeş gibiydik aynı evde büyüdük. Buğra oturmam için yanındaki sandalyeyi çekti bende hiç beklemeden hemen oturdum 1 kaç saniye sonra herkes yerleşti. Bu arada Buğra'nın masasında iki tane çocuk vardı. Benim tarafımda oturan çok yakışıklıydı. Leyla'ya baktım kendi tarafındaki çocuğa bakıyordu. Buğra çocuklara baktığımızı görünce hemen lafa atladı
" Melodi senin karşındaki Poyraz, İrem senin karşındaki ise Görkem" dedi. Poyraz bana elini uzatarak
" Ben Poyraz Fidansoy" dedi uzattığı eli tutarak
" Bende Melodi Kaylar" dedim.
" tanıştığıma memnun oldum Melodi" dedi Poyraz bende hemen karşılık vererek
" bende memnun oldum Poyraz" dedim
Biz 5,10 dakika daha konuştuktan sonra zil çaldı. Biz Leyla'yla hemen ayağa kalktık. Ben Buğra' ya tekrar sarıldım ve kulağına
" bir daha arayı bu kadar açma yoksa bozuşuruz" diye bir tehdit savurdum. O bu tehdide tebessüm ederek yanıt verdi. Hemen Leyla'ya doğru ilerleyip birlikte merdivenlerden çıktık. Biz sınıfa girerken ders başlamış hoca sınıftaydı. Ben hızlıca kapıyı çaldım ve karşı taraftan cevap beklemeyerek sınıfa daldım. Hoca bize baktı ben hiç tınlamadan yerime geçip oturdum.Maths dersinde her zaman ne yapıyorsam onu yapmaya devam ettim. Yani açtım telefonu ve karıştırmaya başladım. Dersin sonlarına doğru facede gezmeye başladım. Gezerken aklıma kafeteryada gördüğüm çocuk geldi. Hemen ismini yazdım ve faceden onu bulmaya çalıştım ve çalışmalarım sonuç verdi. Poyrazı buldum ve herkezin yaptığı gibi hemen ilişkisi var mı? yok mu? diye baktım ve bir anda şok oldum gerçi niye oluyorsam. Çocuk ilişki sevmezmiş tek gecelik ilişkiler yaşarmış. Bu okuduğumla hayal kırıklığı yaşarken zilin sesini duyunca sevindim hemen Leyla'nın yanına geldim. Oda benim gibi merakına yenik düşerek faceden Görkem'e bakıyordu. Onun yüzündeki şaşkınlıkla benim yüzümdeki şaşkınlık aynıydı. Bu çocukta Poyraz gibi tek gecelik ilişkilerin çocuğuymuş. 'Ne kadar saçma ' deye geçirdim içimden. Bizim okulumuz öylene kadar olduğu için okuldan çıkma vaktimiz gelmişti. Ben hemen arabama binip evin yolunu tutum. Eve geldiğimde hızla arabayı garaja bırakıp eve doğru yürüdüm. Evin kapısını Rüzgar'ın bakıcısı Nesrin teyze açtı. Bana " hoş geldin kızım erkencisin" diyerek sarıldı. Bende cevap vererek " hoş buldum , yok teyzecim bugün okul öylene kadar ya ondan erken geldim." Diye karşılık verdim. Salona doğru hızla ilerledim. Koltuktan kahkaha sesleri geliyordu hızlı adımlarla koltuğa doğru ilerledim ve gördüğüm manzara ile gülmeye başladım. Rüzgar koltuğa yayılmış ellerini birbirine vura vura gülüyordu. " neye gülüyorsun sen bakıyım" diye sorunca televizyonu gösterdi. Televizyona bakınca Trt-çocukta ağaç kakan çizgi filimi olduğunu gördüm. Rüzgarın yanına geçerek bende izlemeye ve onunla gülmeye başladım. Yarım saat sonra çizgi filim bitince koltuktan kalkıp odama doğru ilerledim. Odama girip üstündekilerden kurtulup, sıcak bir duşa girdim. Ellerim buruşana kadar suda kaldım ve artık çıkmam gerektiğini anladım. Suyu kapatıp bornozumu üzerime örttüm. Üzerime rahat birşeyler giydim. Aşağıya doğru yürüdüm. Babamın ve annemin geldiğini gördüm. Gidip onların yanlarına oturdum. Sonra yemek yemek için kalktık ve masaya doğru ilerledik. Yemeğimi yiyip masandan kalktım ve odama doğru ilerledim. Aileme 'iyi geceler ben yatıyorum' dedikten sonra kendimi uykunun şefkatli kollarına bıraktım.
Merhaba arkadaşlar ikinci bölümüde yazdım umarım beğendiniz yazabildiğim kadar uzun yazdım inşallah beğenirsiniz.. Bir dahaki bölümde görüşmek üzere...
