Lanetli Kasaba

Büyük Yolculuk

Sabah olunca erkenden çıkacaktık.
John yatmam için bana bir yatak yaptı.
Bende yatmadan önce duş almak istedim ve banyoya girdim.

John da büyük ihtimalle uyumustu.

Banyo beni çok rahatlatmişti. Üstümü giyindim.

Yatağa yattim. Fakat uyku tutmadi.
Bende evin diğer katlarınıda gezmek istedim.
İlk olarak evin ikinci katına çıktım.
Odalari teker teker geziyordum. Kapilar demirden ve çok sağlam görünuyordu.
Kendi kendime düşünüyordum.'' Neden bu kapılar bu kadar sağlam? Bir ev için neden böyle kapılar yapılmıştı?''
Kapiyi açmaya çalıştım. Fakat kapı kilitliydi.

Ben diğer kapıları da açmayı denerken bir anda John un sesiyle irkildim.
John tedirgin ve bir okdadar da sert bir sesle '' Ne işin var Clara senin burada''

Ne diyeceğimi bilemedim ve kem küm etmeye başladım.

John'' Clara çabuk aşağıya in!''

Hemen aşağıya indim. Ben indikten 5 dk sonra da John geldi.

Bana sert bir sesle'' Clara sakın birdaha benden habersiz bişey yapma.''

John a'' Ama neden John? O odalarda ne vardıki?''

John '' Clara bu seni ilgilendirmez.
Hadi yat yarın uzun bir yola çıkacağız.''

Yatağa yattim.
Bence John bişeyler karıştırıyordu.
Ama ben ne karıştırdığını öğreneceğim.

Ertesi gün sabahın ilk ışıklarıyla kalktık.

Ama benim merak ettiğim bir konu vardı . Soul a yani Hagın a nasıl gidecektik.

Tam o anda John '' Clara hadi gidiyoruz.'' Dedi ve dışarıya çıktı. Bende arkasından gittim

John a'' tamam da John nasıl gidecez?''

John'' İşte bununla''

Karşımda dev gibi bir kuş vardı.
John a dönerek'' hayır John ben bu kuşa binemem.''

John'' Clara bu kral Hagın ın kuşu bizi soul a götürecek. Bu kuşla gitmek zorundayız.''

Beraber kuşun üstüne bindik.

Kuş biz binince hemen uçmaya başladı.
Çok korkmuştum ve korkudan John un elini tuttum.
Gerçekten içim kıpır kıpırdı.
John'' sakin ol Clara. Bir ruh olunca uçmak senin için çok kolay olacak.''dedi.

Laf mı sokmuştu anlayamadım. Ama bu dediği hiç hoşuma gitmemişti.

'' John sana bişey sorabilirmiyim?''
John '' sor''

'' sen bir ruhsun değil mi?''
John'' evet Clara''

Ben yine devam ettim.
'' Ama daha yeni elini tuttuğumda elim elinin içinden geçmedi''

John'' unutmaki Clara benim annem bir insan dı.''

Bisey diyemedim sadece'' ha evet unutmuşum'' diye bildim.

John a yine bir soru sormak istiyordum.
'' John peki beni ruh yaparken canım acıyacak mı''

John'' bilmiyorum Clara''

Ben yine '' John...'

John sinirli bir şekilde'' Ne var yine Clara?''

Ben yine söze başladım.'' şey... acaba varmamıza ne kadar kaldı?''

John'' daha var.''

'' John peki yarına varırmıyız?''

John bağırarak'' Yeter artık Clara John John John... Soru sormayı bırak!''

John un bana bağirmasindan sonra bidaha ağzimi açmamaya yemin ettim.
Neden bana bağiriyordu?
Sanki çok normal şeyler yaşiyordum.

Biraz uyusam iyi olacakti.
Ama kuşun üstünde nasil uyuya bilirdim ki?

John bir anada ''sen uyu ben seni tutarim'' dedi.

John a'' sen benim içimden geçeni nasil anladin?''

John'' şeyy....
Uykulu görunuyorsun da. Biraz uyuman icin demistim.''

Neden se John dedikleri hiç de inandirici gelmiyordu.
Neyse biraz uyumaliydim.
-
-
-
Uyandığim da akşam olmustu.

John'' Clara Kırallığa gelmek üzereyiz.''dedi.

John un bu sözlerinin üzerine rahat bir nefes almıştım.

Her tarafim tutulmuştu.

'' John sana bişey sorabilirmiyim?''

John'' sor Clara''

Ben söze başladim.'' Hani ben ruh olunca özel güçlerim olacak ya. O zaman insanlarin içinden geçenleri anlayabilecekmiyim?''

John'' Neden olmasın. Ama bütün ruhlarin gücleri ayni değildir.''

Aslinda ruh olmak bana eğlenceli geliyordu.
Ben böyle düşünürken John '' Krallığa geldik.'' Dedi.