Meçhul bir sevgiliye şiir yazıyorum.
Onun benim yüzünden üzülmesi ihtimaliyle kahroluyorum.
Dileyeceğim bin bir özrün ne kadar içten olacağını düşünüyorum.
Onun da benim onu sevdiğim kadar seveceğini biliyorum.
Meçhul bir sevgiliye yapacağım küçük sürprizlerim var.
Ne kadar mutlu olacağını düşünürken mutlu oluyorum.
İleride oturup anılarımızdan bahsederken oluşacak buruk gülümsemeleri hatırlıyorum,
Belki dökülecek bir kaç damla gözyaşını.
Ayrılacağımız gün geliyor aklıma, delirecek gibi oluyorum.
Nereden belli ayrılacağımız?
Ah, avutmayayım kendimi şimdi, tabi ayrılacağız.
Bizi ayıran ölüm de olsa kaçınılmaz son bu.
Ne olursa olsun çok renkli anılarım olacak onunla,
Beraber uçurduğumuz uçurtmalar,
Birbirimize okuduğumuz kitaplar, şiirler,
Canı sıkkın olduğunda yanağına kondurduğum öpücükler,
Sıradan olacak.
Onunla bir gemi seyahatine çıkacağım mesela,
Bir ay karadan uzak, sadece onunla ilgileneceğim.
Adına aşk denen şeyi ona hissettireceğim,
Ben de aynı şekilde hissedeceğim bunu.
Krallara layık kahvaltı kuracağım arada,
Dudaklarını öperek çağıracağım sofraya.
İkimizin de çaldığı enstrümanlar olacak,
Müzik yapacağız birlikte.
Onun da eli boş durmayacak.
Günün yorgunluğuyla eve geldiğimde buharı tüten bir kahveyle karşılayacak beni.
Bir gün uyandığımda cüzdanımı boş bulacağım
Bana gösterdiği iki kişilik tatil bileti giderecek merakımı.
İkimizin de motosikleti olduğu halde
Bir bahane bulup bana bıraktıracak kendini işe,
Sırf bana sarılarak gitmek için.
Meçhul dedim sevgiliye,
Çünkü kim olduğu önemli değil.
Önemli olan beni benim onu sevdiğim kadar sevmesi,
Benim gibi ince düşünebilmesi,
Yaptığım küçük sürprizlere karşılık verebilmesi,
Benim ona hissettirdiklerimi, bana hissettirmeye çalışması.
Masallara layık bir aşk olacak bizimkisi
"Olmaz!" diyenlere inat-öyle seveceğiz ki birbirimizi
Olacak!