Siktiğimin alarmının çalmasıyla yeni lanet olası bir güne daha uyanmıştım. Artık her şeyin aynı olması çok can sıkıcıydı. Alarm çalınca kalk, okul için hazırlan, okula git, okulla uğraş, öğretmenlere söv, Ceyhun'a laf yetiştir... Hayat yaşamak için fazla bunaltıcıydı. Yine elim sigaraya uzandı. Sıkıntımı falan aldığı yoktu ama alışkanlıktı işte. Alışmıştım bir kere. Birden dün olanlar aklıma geldi. Tanımadığım kız bir anda hayatıma bodoslama girmişti. Tekrar tekrar yaşananları gözümde canlandırıyordum. Neden öpmüştü beni, neden sevgiliymişiz gibi davranmıştı, neden birden bire kendimi sorgulamama neden olmuştu? Hayır düşünmeyecektim. Bunların hiç biri yaşanmadı varsayacaktım. Kendimce ikna olup çıktım evden. Rüzgarın soğukluğunu bütün hücrelerimde hissettim. Daha yılın ilk karı yağmamıştı. Ben çok severdim karın yağmasını. Her kar tanesi yere düştüğünde annemle olan hatıralarımın canlandığını düşünürüm. Annem çok severdi. Ben küçükken kar yağmaya başlayınca heyecanlanır beni de alır yanına dışarıda oynardı benimle. Gözlerim soğuktan mı yoksa annemi hatırlayınca mı dolmuştu belirsizdi. Aldırış etmeden okulun bahçesine girdim. Hava soğuk olduğu için okula girenler dışında bahçede kimse yoktu. Sadece bahçede değil sınıfta da az kişiyi görünce Ceyhun'a ;
''Bugün niye kimse yok okulda?'' dedim şaşkınlıkla.
''Bilmem. Doğrusunu söylemek gerekirse pek umurumda da değil.''
''Neyse bi bakarsın derslerden yırtarız.''
Gözleri parladı ve '' Haklısın. Bu kadar öğrenciyle ders işlemezler heralde.''
Tam cevap verecekken sapık müdür sınıfımıza teşrif etti. Şöyle bir sınıfta göz gezdirdikten sonra ;
''Neden böyle az kişisiniz gençler?''
Sınıftan 'Bilmiyoruz' diye mırıldanmalar geldi. Sahi biz ne bilelim amk?!
Yan tarafındaki hocaya dönerek;
''Devamsızlığın 10 gün olduğundan haberleri yok sanırım yavrucakların.'' diye yaramıza tuz bastı.
Allah'ım neden böyle hem sapık hem piç aynı zamanda da tam bi orrrrospu çocuğu olan müdürün olduğu okulda okuyorum? Kimseden ses seda çıkmayınca arkadaşları için kendini siper eden bir kahraman edasıyla;
''Hocam şunun şurasında 7 kişiyiz ders işlemeyiz heralde demi?'' dedim.
Kimin konuştuğunu bulmak istercesine sınıfa döndü. Ayağa kalkıp sırıttım. O da yapmacık bir gülümsemeyle karşılık verdi.
''Tabi oğlum. Siz de gidebilirsiniz. Yok yazılmayacaksınız.''
Böyle iyi bir insan olacağını bilseydim daha önce şantaj yapardım amk. Ceyhunla birbirimize bakıp güldük. Hocayla müdür odadan çıkınca da kahkahayı patlattık. Beratla Ata bana doğru dönüp ;
''Eee napıyoruz gençlik?'' dediler.
Ceyhun'a dönüp ''Bugün topu Cey'e atıyorum. Ne yapacağımızı o belirlesin.''
Ceyhun şöyle bi düşünüp ''Imm bence ekşınlı bir şeyler yapalım.''
''Tamam. Kayağa gidelim.'' diye atladı Ata.
''Batın çok seviyo kaymayı.''
''Piçleşme Berat.''
Ceyhun da yeni anlamış olacak ki herkesin gülmesi bittikten sonra kahkaha atmıştı.
''Şunu atın gruptan ya.'' diye hemen dalga geçti Berat.
''Tamam ben bi utanıp geliyorum.'' diye kendine güldü Ceyhun'da.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Katilin Anatomisi
Teen Fiction''Evet. Hatta büyük konuşuyorum. Ben aşık olmam. Aşk mı? Saçmalık.'' ''İnan bana hiç bir şey beklediğin gibi gitmeyecek.'' ''Sen öyle san. Aptal bir küçük kızsın daha.'' ''Bana öyle demeyi kesmeni söylemiştim.'' ''O çocuğu kıskandırmak için beni öpü...