-1-

56 7 1
                                    

Multide Asya

Her zamanki gibi yolda yürüyor; hem yapabileceğim işler var mı diye bakıyor, hem de iyi yürekli olabilecek kişilerden ekmek veya yiyecek istiyordum. Kendi başıma durmak için işte lazım... Hep isteyerek olmaz. Sokakta iyi gözüken birisiyle karşılaştım.
"Afedersiniz iş arayan bir yakınınız var mı?"
"Hayır. Git önce okulunda oku sonra iş bulursun zaten." diyip sinirlice uzaklaştı.

İnsanları anlamıyorum. Hani okuyabilseydim iş aramaz okula giderim yani değil mi? Herşeyi geçtim, okula gidiyor olsaydım bile okulun bittiği saatlerde çalışacağımdır harçlık için yani değil mi?

Yolda yürümeye devam ediyor ve insanlatın ne kadar kötü olduğunu düşünüyorken gözüme bir tabela çarptı. "Eleman Aranıyor" ! Okumaya devam ettim.

"Genç bayan eleman aranıyor. En az 2 farklı dil bilmesi gerek (ingilizce dışında). En az lise mezunu olmak zorunda... "

Evet. Tam benlik . Zaten sokakta bir kız liseyi bitirmiştir (!).
Tam asla iş bulamayacağım derken. Yeni bir iş ilanı asılıyor! İş ilanının asanın yanına gittim."Sanırım iş arıyorsunuz" diyerek gülümsedi. Benden en fazla 1 yaş büyük gibi duran bir bayandı. "Evet iş arıyorum." diyerek onun gülümsemesine karşılık verdim. "O zaman ilana bakarsın eğer işi beğenirsen hemen şu açık borda ve beyaz renk olan cafe. Eğer sana uygun gelirse oraya gel." dedi ve arkasından da ekledi; " Güzel kızıl kız". Söylediği cafeye gitmeye başladı. İlanı hemen okudum.
"Kız/Bayan garson aranıyor.
Haftanın her günü 10:00'dan 17:30'a kadar çalışacak. Hızlı, sakar olmayan ve çalışmayı seven garson aranır. Ayrıntıları ve maaşı konuşmak için;
Adres: ...........
Tel No: 05........"
Evet tam benlik! Hem de bu sefer gerçek anlanda tam benlik! O cafeye gitmem lazım. Çok yakın. İlanın asıldığı yerden cafeyi görebiliyorum. İlanı da elime aldım ve koşarak cafeye gittim. "Mrs. Coffee" garip isimmiş doğrusu.
Kapıdan içeri girdim ve sanki önceden onları tanıyormuşçasına;
"Bu ilanları asmanıza artık gerek yok; Eee ben varım ya!" diyerek neşeyle bağırdım. Herkes bana bakıyorlar ve bana gülüyorlardı. Gariptir ki başkalarının gülüşünden farklı olarak alaycı bir şekilde değil; samimi, tatlı ve içten bir şekilde gülüyorlardı. Çoğu kızdı . Aşçı bölümü, şirin masa ve sandalyeler vardı. Hoş bir yermiş. Kızlardan birisi "sizi cafenin sahibine götüreyim" dedi ve beni kolumdan tutarak yukarı kata çıkardı. Düşmrmeyi başardım. O hızla sürüklerse başka ne olurdu ki? Merdivenlerden çıktıktan sonra o şirin masa ve sandalyelerle yine karşılaştım. Üst kat camdanmış. Sola döndük. Yemek yenilen yer ve buranın sahibinin odasını ayıran bir kapıyı tıklattı ve içeri girdik. Gösterişten uzak, sade ve tatlı bir oda. Tatlı ve odaya hakim olan bir kitaplık. Odanın ortasında bir masa ve koltuğu ve koltukta oturan ilanı asan kıza - buranın sahibine- baktım. Oda bana bakıyor ve gülümsüyor. Burayı yönetmek için küçük değil miydi? Düşüncelerimi beni buraya getiren kız kesti. Bana bakarak;
"Asya, iş aramaya bu hanfendi geldi." demek adı Asya idi ve demek ben bir hanfendiyim. Gülmemek için kendimi zor tuttum.
"Bizi yalnız bırakabilirsin Zehra" Adını ve yüzünü aklıma yazdım. Zehra bizi ualnız bırakınca;
"Sanırım burda çalışmaya karar verdin... Güzel kızıl ?"
"E.evet ef..." cümlemi tamamlayamadan konuştu;
"Bana efendim deme. Ben senin kraliçen değilim. Buranın sahibi olsam da sizden bir farkım yok. Bu sana da özel bir şey değil. Zehra'da bana Asya dedi gördüğün üzere. Bana sadece Asya demen yeterli"
"Peki Asya" dedim. İyi anlaşacak gibi gözüküyoruz.
"Evet, maaşın haftada en az 15 tl olacak. Senin için uygun mu?"
"Maaş hiç sorun değil! Ayrıca benim için de uygun!"
Evet yılda 795 Tl falan alacaktım. Düşünsenize bi, sokakta yaşayan biri için zengin olmakla eş değer!
"Evet biraz da senin hakkında konuşalım adın ne?"
"Elif Kara"
"Güzel isimmiş. Yaş?"
"18"
"Tam benlik. Benim yaşlarımdasın ve bu daha iyi anlaşırız demek. Hem de daha dinç ve hızlı olduğun anlamına gelir.Peki okuduğun okul?" yutkundum. Kelimeler boğazımda kalmıştı. Ona bakamıyordum.
"Düşük dereceli bir okul olabilir utanmana gerek yok." okulum yok ki derecesi olsun."
"B.ben oku(ya)muyorum." gözümden bir damla yaş düştü.
" Ağlamana gerek yok ki. İlla okumak zorundasın diye bir kaideye de, Utanmana da gerek yok. Paranız yetmiyor olabilir. Aileni anlat biraz." Ben utanmıyordum ki. Anılarımı hatırladıkça üzülüyorum. konuyu değiştirmeye çalışıyor fakat daha da kötüleşiyorum.
"A.annem öldü benim." giderek ağlamam artıyordu. Şaşırdı ve üzüldü.
"Baban" üzgünlük mü? Hayır! O adama ancak hauvanlara layık bir yaşam yakışır. Hayvan demeyim yazık olur. Sonra hayvanlar o kadar küçük düştükçe üzülür.
"O beni bir yiyecek gibi, tanımadığı kişilere sattı" hatırlamak bile istemiyorum. Midem kalkıyor.
"V.ve sen de sokakta çareyi buldun." derin düşüncelere daldı.
'Evet." birden düşünme havası geçti ve bana bir kağıt gösterdi.
"Şurayı imzala. Kalem. Okunur olsun diye büyük, büyük yazdım. Okuyabilmen için değil. Sahtekar olmadığım için. Şimdi üzülmeyi ve tiksinmeyi bırak çalışanlarım ikisini de yapınca üzülürüm."
Sevinçten gittim ve boğacak şekilde sarıldım.
"Çok, çok teşekkürler." sarılmamı tam engellemedi ama boğmaktan kendini kurtarmaya çalıştı.
"Önemli değil ama burda çalışman için ölmemem lazım." ikimiz de kahkahalarla gülmeye başladık.
"Bu arada ben de patronum hakkında bilgi isterim." dedim gülerek. Sarılmayı bırakıp oturdum.
"Bütün gün boyunca sarılacaksın sanmıştım." gülerek devam etti.
"Benim ailem zengin fakat ben züppe değilim. Ya da herkese emir veren tiplerden. Annem okul dışındaki boş zamanlatım için bana bu cafeyi hediye etti. Burada daha çok zaman geçiriyorum çünkü okul arkafaşlatım sırf param için yanımda." oha ilk defa zengin olupta hava atmayan bir kız görüyorum. Bugünleri de görebilecekmişiz demek.
"Asya, arkadaş olalım mı?"
"Elbette!" sanki bunu beklermiş gibi hemen söyledi.
"Biliyor musun, ilk arkadaşım sensin."
"Nasıl olur?"
"Dedin ya, hep paragözler. Parasız birini gçrünce bakmıyorlar."
"En iyisi." dedi ve ikimizde güldük. Sanırım ben iş aramaya değil dost aramaya gelmişim. Annem öldükten sonra ilk kez bu kadar mutlu olabildim doğrusu.

-
İvit biraz kısa oldu ama artık idare edeceksiniz. Diğer bölümde telafi edeceğim :*.Yazım yanlışları varsa kb. Bölüm resminde Asya. Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ki diğer bölüm daha kısa zamanda gelsin ^^ instagram;
Sokaktakimasum.

Sokaktaki MasumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin