evet artık başlamıştım, yoluma yeni bir ayakkabı tasarımcısı olarak devam ediyordum.diplomamı aldıktan sonra bankada biriktirdiğim paramı çekip güzel bir şirket kurmuştum iyi bir şirketti ve çok müşterisi vardı babam hep tasarımcı olmama karşı çıkardı yapamazssın derdi ama ben yaptım çok ünlü bir şirket oldum çalışanlarım hayal bile edemeyeceğim kadar iyiydi , şirketimin tadilatı bittikten sonra bütün işlerimi hallettim annem benim hep istediğim bir mesleği yapmamı istemişti o öldükten sonra bu bana artık bir vasiyet olmuştu şirkete adımımı attıktan sonra ilk aklıma gelen annemin ölümüydü babam bizi bir başımıza bırakıp gitmişti o giderken biz öyle üç kardeş onun peşine ağlıyarak bakmıştık beni affedin dedi.babam gittikten 1 ay sonra ölüm haberi geldi.ondan nefret ediyordum ama sadece o ölene kadar.o öldükten sonra içimde bir burukluk oluştu sanırım ben babamı sevmişim.bu acıyla ayakkabılarımı çiziyordum.bir evim vardı ama onu şirket için satmıştım artık şirket benim evim olmuştu.kalıcak bir yerim yoktu.artık ayakkabılarımı çizmeye başlamıştım.löşos ta birinci oldum ve 50.000 tl kazandım ilk işim anneme bir mezar taşı yaptırmaktı.oldu yaptırdım ve diğer bir hayalimi daha gerçekleştirmiştim.yetim lösevili vb kuruluşlardaki çocuk,genç,yaşlı hepsine yardım etmiştim ve yaşadığım yerdeki huzur evlerini ziyaret ediyordum artık çok mutluydum.bir işim vardı şirketimi büyütmüştüm hayallerimi gerçekleştirmiştim şimdi sırada evim vardı evimin alışverişini yaptıktan sonra evimi düzenledim ve çocukluk arkadaşımın yanına gitmiştim adliyede avukattı biraz dil döktüm ve artık şirketimin de avukatı olmuştu.her zaman haklılardan yanaydı haklı olmayan birinin asla yanında olmazdı yalandan nefret ederdi.akşam olmuştu yarın yapacak çok şeyim vardı artık yatma vaktiydi evime gittim güzel bir duş aldı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hoşçakal
ChickLitaşkının peşinden giden hayal sevdiği adama kavuşabilecekmi yoksa aşkın bir selamına bile yenikmi düşecek