SONUNU BİLENLER ÖLÜMDEN KORKAR MI?

4.Bölüm

Nöroşirürji Servisi hemşiresi  Necla:Doktor bey Polisler Nesrin den ifade alabilmek için sürekli olarak gelip gidiyorlarlar,ne yapmam gerekiyor?çok ısrar ediyorlar nasıl davranacağımı şaşırdım diye hayıflanıyordu.Fatih, sinirli bir şekilde ifade verecek durumda değil,diyerek odasına yöneldi.Necla, hemşire deskine geçerken, Polis memuru  koridorun başında beliriverdi.Hemşire hanım uyandımı hasta?Necla: hergün onlarca defa yöneltilen bu sorudan sıkıldığını belli edecek tarzda yeter artık uyandığında size haber vereceğimizi söylemiştik.Gidip geldikçe işimi yapmama engel oluyorsunuz dedi.Polis,sen işini yapıyorsun da ben armut topluyorum değil mi? hobilerimin arasında hemşirelerin işlerine engel olmak var.Tövbe tövbe her gün buraya gelmeyi spor olsun diye yapmıyorum.Bana terslenip durmayın dedi.Nesrin hanımdan ifadeyi almak zorundayım.Necla hemşire polisin görevini yaptığını biliyordu,gerginliği iş yükünün fazlalığının yanında, arkadaşını hareketsiz yatakta yatıyor olmasındandı.dört gün önce Nesrin den nöbeti teslim alıyordu,şimdi arkadaşının idrar torbasını boşaltıyordu.Bu adalet değil dedi öfkeyle adalet değil. Herşeyden habersiz yatıyor size anlatabileceği bir şey yok.Anlatacak durumda olsa siz gelmeden o gelirdi zaten dedi.Polis biraz yumuşamış bir ses tonuyla tamam doktoruyla görüşebilirmiyim?Bakın amirlerim bu işin bir an önce çözülmesi gerektiğini söylüyor dedi.Necla hemşire hekimin odasını işaret ederek deskin üzerindeki dosyalardan orderleri kontrol etmeye başladı. Kapının hafif tıkladığını duyan Fatih gel diye cılız bir ses le kapı önündekini içeri çağırdı. Buyrun memur bey oturun diyerek Polisin oturması için koltuğu işaret etti.Memur, teşekkür ederim oturmayacağım.Birkaç soru sorup gideceğim dedi.Gerçi her gün gelip soruyorum herhangi bir değişiklik yok.Bir de size sorayım dedim.sizden aldığım yanıtla amirlerime bekleme süremizi bildireceğim dedi.Doktor fatih mümkün olduğu kadar Nesrin'in durumunu sadeleştirerek anlatması gerektiğini biliyordu.Söze şöyle başladı Memur bey hasta düşme anında kafasına bir darbe almış Beynimiz, kafatası içinde onu günlük hareketler sırasında hafif darbelerden koruyan serebrospinal sıvı içinde yüzer. Ancak bu sıvı ani sert bir vuruş veya hızlı bir şekilde durma sırasında ortaya çıkan gücü absorbe etmek için yeterli olmayabilir. Bu durumlarda beynimiz kafatasımızın iç duvarına doğru kayabilir ve zarar görebilir.Oluşan şişliğe biz İntrakranial hematom diyoruz.Sizin anlayacağınız tabirle kafatası ve beynimizin arasındaki ana veya kılcal kan damarlarının hasar görmesi ile oluşur. Kan beyniniz ve kafatasınız arasında akmaya başlar. Kan toplanarak (hematom) pıhtılaşır, beyin dokunuza basınç yapar.Şimdi ben arkadaşımızı kontrollü bir şekilde uyutuyorum uyandığında beyinde ne gibi bir hasar olabileceğini inanın tahmin edemiyorum.Ama zamanından önce uyandırmak,ölüme,uzun süreli hafıza kayıplarına,kişilik değişimlerine kadar bir çok şeye neden olabilir dedi.Biraz sabrederseniz ifade verecek duruma geldiğinde size haber vereceğim dedi.Bu arada, bodrum katında nesrin hemşirenin bu duruma gelmesini sağlayacak kadar korkunç ne var? diye sordu.Polis memuru:Bu konuda size fazla bilgi veremem ama kısaca anlatayım gelebilecek tehlikeye hazırlık olmanızda fayda var dedi.işlenen cinayet vahşice işlenmiş.Kurbanlık hayvan gibi bağlayıp boynunu kesmişler.Sonra da vücudundaki kan boşalana kadar öylece etrafa fışkırtmışlar kanı.Sanki resim çizmişler.Dört duvar kan ile süslenmiş dedi.Fatih duyduklarının inanılmazlığıyla şaka mı dedi.Polis memuru şimdi gitmek zorundayım verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim.Uyandığında mutlaka bize haber verin.Nesrin hanıma sormamız gereken birkaç soru var.Gerçi çağrı yaptığı zamana bakılırsa birşey bilmiyor,arkadaşlarıyla konuştuk nöbeti 23:00 de bitmiş.Çağrıyı 23:08 de yapmış.Polis arkadaşlar 23:15 de gelmişler.Nesrin hemşire ile konuşma konusunda ısrarımızın nedeni şu.Nesrin hanım bodrum katındaki çıkışın aksi yönüne doğru gitmiş.Onu oraya yönelten ne idi.Uyarı tabelaları var. onları takip etse ceset ile karşılaşması mümkün değil dedi.Cinayetin tam saati belli olmasa da 22:00 sıraları gibi düşünülüyor.herhangi bir ses mi duydu yöneldi?birini gördü mü bu soruların yanıtını ancak Nesrin hanım verebilir dedi.Doktor Fatih peki ölen şahsın kimliği belirlendi mi?Kimmiş?dedi.kapıdan çıkmak üzere olan Polis memuru işte bu konuda kesinlikle bir şey söylemem mümkün değil dedi.

Polis kapıdan çıkar çıkmaz Fatih'in içini garip bir his sarmaya başladı.Duydukları ile vahşetin boyutunu hayal etmek bile midesinin bulanmasına neden oldu.Hızla odasındaki lavaboya yöneldi.İçinde ne var ne yoksa hepsini lavaboya çıkarttı.Polisin anlattıkları Fatih'i derinden etkilemiş,geçmişi anımsamasına neden olmuştu.İçinde sakladığı ne çok şey vardı..Bir gün gördükleri,duydukları karşısına dikilecekti.Bu zamana kadar susup derinlere ittiği her şey yavaş yavaş gün yüzüne çıkarken ne yapacaktı acaba?Duvardaki saatin 17:00 olduğunu görünce üzerindeki doktor önlüğünü çıkarıp günlük kıyafetleriyle bugünkü şoku ve anımsattıklarını unutabilmek için kendini bir bara attı.Her akşam aklındakiler silinsin diye alkol alıyordu.Böyle giderse alkolik olacaksın dedi barda duran kızcağız.Fatih her defasında yapılan bu espriye gülümsüyor,atın ölümü arpadan olsun güzellik diye kıza hafiften kur yapıyordu.Aralarında bir şey olacağından değil,maksat muhabbet olsun.Kadehleri hesapsızca yuvarlıyor içtikçe keyifleniyor,kafasındaki seslerden kurtuluyordu.Artık istediği şey olmuş zaman,mekan kavramını yitirmişti.Bardaki kıza bana bir taksi çağırırmısın?bu şekilde araba kullanamam dedi.Kız onaylar tarzda başını sallayarak taksiyi çağırdı.Fatih yarı ayık bir durumda taksiye adresi verdi.Eve varıncaya kadar birkaç kez taksi şoförünün gereksiz muhabbetine ne dediğini bilmeden karşılık verse de,o anda takside ne konuştukların sabah hatırlayamayacakdı.

Taksiden inip anahtarı kapının anahtar deliğine zorla da olsa takıp evine  girebildi.Yalpalayarak yatak odasına geçip üzerindekileri değiştirmeden gündelik kıyafetlerle yatağa girdi.Girer girmez de sızıp kaldı.