Dersler bitmişti. Eve geldim ve yatağa resmen gömüldüm. Canım hiçbirşey yemek istemiyordu. Yatağımda uyuyakalmışım. Annem geldi uyandırdı. Saat 5 oldu kızım hadi kalk. Ben bir uyandım, noluyo lan diye. Annem nolcak uyuyakalmışsın dedi. Daha okul kıyafetlerim üzerimde duruyordu. Hemen ayağa kalktım. Üzerimi değiştirdim. Yüzümü yıkamaya gittim. Saçımı topladım. Yemek yedim. Canım hiç ödev yapmak istemedi. O yüzden yapmadım. Çok önemli değildi zaten. O yüzden boş boş oturdum. Televizyon izledim, film izledim, telefonla uğraştım, instagramda dolaştım. Zamanı öyle boş boş geçirdim. En sonunda ödeve bakmaya karar verdim. Veeee yarına bir ödev tabiki. Kendimce bravoooo alkış Esraya dedim. Yarına Türkçe ödevi varmış. Türkçecimiz çok kıl adamdır. Ödev yapmayınca soru işareti koyar. Yapınca imza atar. O yüzden hemen ödeve başladım. Aklım hep ona gitti. Bu olanlardan sonra bir daha aşık olmamaya yemin etmiştim. O günler geçti diyerek kendimi ödeve verdim. Maşallah ödevde 5 sayfaydı. Hep etkinlik hep yazma. Lanet dedim içimden. Aslında kolayı vardı. Niye cevap anahtarlarından bakmıyorum ki. Ödevi resmen geçirdim. Sonra çantamın içine kitapları fırlatıp yatağımı açtım. Uyumuşum.
Sabah alarmla uyanmadım. Annem uyandırdı. Saat 9 olmuş tabiki. Derse geç kaldım. Hocalardan bir güzel fırçayı yicem şimdi. Aklıma o geldi. Gelmiştir. Kesin gelmiştir. Okula gelme saatimi tenefüse göre ayarladım. Tenefüste sırama oturacakken sıramda onu gördüm. Yine köpeklik peşindeydi. Ben tersim böyle biraz. Ağzıma geleni söylerim. Sırama geldim. Ne bokuna oturuyon burda dedim. Sinirlenip kalktı. Allah Allah. Tapulu malın mı kızım. Ne bokluk çıkarıyon. Bana bağırdı. Bana. Bana. Hemen tabi oğlum sen hayırdır diyip kabadayı imajı verdim. Siktir git lan sıramdan. Sonra millet toplandı tabi. Biz daha bağırıp kavga ediyoz. Zil çalmıştı. Hoca içeri girdi. Benim sıçma anımdı resmen. Bişey diyemedim. Yerinize oturun çabuk dedi azarladı. Ben çok duygusalımdır. Oturdum yerime. Sinirliyim ama gözlerim doldu. Mecbur yanına oturdum. Derslerde dikkatimi dağıtıp durdu. Elimden geldiğince dinlemeye çalıştım. Türkçe dersine girecektik. Tabi ödevleri yapmayanlar ödevleri hep benden alırlar. Kitap resmen sınıfta dolaşır. Bu sefer o yapmamıştı ödevi. Doğal olarak yaptın mı diye sordu. Yaptım dedim. Çantamdan kitabı aldı. Kitabımı niye alıyon mal dedim. İzin almama gerek varmı diye sordu. Ah o gözler o gözler. Bürşşşş sakin Esra sakin çocuğu resmen yedin. Hani sen bir daha aşık olmayacaktın dedi içimdeki ses. Sonra iyi peki dedim. Noluyo bana ben böyle yumuşak diğildim...
***Duyuru: Çocuğun adı daha gelmedi. Biliyorum. Biraz merakta fayda var. Beğenmeyi unutmayın.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umut Işığı
ChickLitBir yanda Mert bir yanda Barış'ın olduğu ve Esra'nın kararlarıyla gidebilecek bir hayat. Bir seçim yapması gerekli. Hem gülebileceğiniz hem de belki bende olsam böyle yapardım diyebileceğiniz bir hikaye.